Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Aralık '09

 
Kategori
Siyaset
 

Devlet Adamlığı...

Devlet Adamlığı...
 

Mazhar Müfid, Birinci Dünya Savaşında Bitlis Valisidir. Damat Ferit hükümeti işgalcilerin emrindedir.

Sadrazam Damat Ferit Paşa, Bitlis valisine telgraf çeker ve validen şu istekte bulunur:

Doğuda bazı yerleri Ermenilere vermek zorunda kalınabileceğini; her olasılığa karşı kamuoyunu, halkı bu konuda hazırlamasını; sonucu zaman zaman ve doğruca kendisine duyurmasını istemektedir.

Vali Mazhar Müfid:

Yurdun topraklarını vermek için kamuoyunu hazırlamanın elinden gelmeyeceğini, bu yetenek ve yeterlilikte olmadığını; kendisince bilinen, denenmiş böyle birisinin yerine vali atanmasını Sadrazama bildirir ve istifa eder.(*)

***

Devlet adamlığı günü kurtaran değil, geleceği kurandır...

Mustafa Kemal Atatürk, bu ülkenin geleceğini kurmuştur...

Bu geleceği beğenmeyen -anlamayan- yeteneksiz devlet adamları, geldiğimiz noktada; ülkemizi bir belirsizliğe doğru sürüklemektedirler...

***

Ülkemizin dört bir yanında bir başkaldırı var...

Binlerce yıl birlikte yaşamış, Türk- Kürt toplumları bir ayrışıma doğru yönlendirilmektedir...

Herkes tedirgin ve endişeli...

Ülkemizin geleceği tartışılır duruma gelmiştir....

Ülkemizi yönetenler de, kararlı bir devlet adamlığı duruşu sergileyemediklerinden, sıkıntılar artmaktadır.

Hal böyle olunca, bir güvensizliğin, moralsizliğin içine girmiş durumdayız.

***

Siyasiler yapışıp kaldıkları koltuklarına daha sıkı yapışmaya devam ediyorlar...

Mazhar Müfid örneğinde olduğu gibi istifa etme yüceliğini gösteremiyorlar...

***

Bakan, Başbakan, Cumhurbaşkanı olabilirsiniz, bu sizin iyi bir devlet adamını olduğunuz anlamına gelmez...

***

Konu ile ilgili, Atatürk'ümüzün söylediği sözlerle yazıma son veriyorum.

"Ulusları yöneten adamlar, doğal olarak herşeyden önce kendi uluslarının varlığını ve mutluluğunu gözetirler. Bunu aynı zamanda tüm uluslar için de istemek gerek".( 1937)

"İnsanları mutlu edecek tek yol, onları birbirlerine yaklaştırmaya ve sevdirmeye , karşılıklı maddi ve manevi gereksinmelerini sağlamaya yarayan hareket ve enerjidir." (1931)

Daha 1932 yılında, ABD Genel Kurmay Başkanı McArthur'a : "Savaş en geç 1940 -45 yılları arasında çıkacak ve Almanya'nın yenilgisiyle sonuçlanacaktır." Demiştir.

*Kaynak : Kazım Yenice, Işıyan Sözler, Çağdaş Yayınları

 
Toplam blog
: 1410
: 1053
Kayıt tarihi
: 04.11.06
 
 

Emekli öğretmenim ve  emeklemeye devam ediyorum.  Emeklilik yaşamın sonu değil, yaşama yeni amaçl..