Devlet memurları bordro mahkumu mudur?

Devlet yüzlerce vergi yüzsüzünden vergisini alamazken adeta yakasından yakaladığı memurdan her ay vergisini aksatmadan maaşından kesiyor, sayın milletvekilleri meclis kürsüsünden 9000 YTL maaşımız bize yetmiyor zam yapın derken acaba hiç mi yüzleri kızarmıyor? Bir memurun 750-800 ytl ile ev geçindirdiğini, çocuk okuttuğunu, sıkıntılı günler yaşadıklarını, bankaların kredi kartlarına kul olduklarını, harçlık veremedikleri için çocuklarının yüzüne bakamaz olduklarını, onların da bu ülkenin bireyi olduklarını, devlete hizmet ettiklerini neden düşünmezler.

Devlet memurlarının haklarını koruyacak ve haksızlıklara karşı onları savunacak sendikalar devlet ile işbirliği yapmay ne zaman bırakacaklar bilinmez. Devlet kendi memurlarına karşı acımasız davranmaktadır. Her yıl ocak ve temmuz aylarında yapılan maaş artışları devletin gözünde deve omaktadır aslında her artış döneminde verdikleri 0/2.5 lik bir artış 20-ila 30 Tl sını geçmemektedir.

Sayın vekillere sormak lazım aylık maaşlarına 30 TL zamla bir ay neler alınabilir? Sonra sayın vekiler kendi çocuklarına günlük kaç lira harçlık veriyorlar merak ediyorum çünkü bar pavyonlarda eğlenen çocukları bir gecede 30 değil 300 ler 600 Tl ödemektedirler. Memur çocukları ise okul harçlığını dahi babalarından isteyemez olmuşlardır. İnsaf yani devlet kendi memuruna yıllık yüzde 8-10 puan artış yapmaktan utanmalıdır.

Devlet memurlarına artış yapabilmek için kaynak arıyorsa kamuda kullandığı şeflerin, imza atmaktan başka hiçbir iş yapmadan oturan müdürlerin makam araçlarını satmalıdır. Hiç olmazsa yakıttanda tasarruf yapmış olur, böylesine keyfine düşkün bir devlet dünyanın hiçbir yerinde görülmemiştir. Bazen görüyorum kaymakam ve vali, vali yardımcıları resmi devlet araçlarını eşlerinin hizmetinde sorumsuzca kullanmaktan geri kalmıyorlar, bu durum devlet malına savurganlıktır.

Devlet yıllarca kendisine köle ettiği sonrasında sen işe yaramazsın diye emekli edip bir kenara attığı memurunuda unutmuş onları kendi kaderine terk etmiştir. Kurumlar arasındaki maaş dengesizliği sosyal adaletsizliğinde gözle görülen bir gerçeğidir.

Devlet kendi memurunu kandırmaktadır, ne zaman memur maaşım yetmiyor açım diye sokağa çıksa birileri yollarını kesip maaşlarınızı iyileştirmek için uğraşıyoruz çalışmalarımız devam ediyor yalanını söylemiştir. Dilin kemiği mi var söyle söyleyebildiğin kadar yalanı utanıp yüzünüz kızarmadıkça, nasıl olsa bordro mahkumları ne verirsen onu almak zorunda. Çünkü devlette ve onu idare edenlerde sosyal bir adalet anlayışı yok.

Allahu taala derki ; kul hakkıyla yanıma gelmeyiniz, insaoğlu bu dünyada baki değildir, toprağın birde altı vardır oraya gitmeden önce kullarla musalla taşında helalleşilir. Sorarım ülkeyi yönetenlere devlet memurları acaba size haklarını helal edecekler mi? O gün hamdi beyde olmayacak şu bizim sevapları biraz artırın da günahlarımız hafiflesin diyebileceğiniz. Bugün dinden imandan bahsedenlerde Allah korkusunun olmadığını düşünüyorum.

Bu konuda Erbakan hocanında hakkını yememek lazım çünkü devlet memurlarına en yüksek artışı o yapmıştı. %40 vermişti, o da bugünkü devleti yönetenlerin tarafındaydı ama bugün AKP iktidarı memura verdiği %8 lik artışla hiç sıkılmadan utanmadan övünüyor. Devletin memuru, işçisi, emeklisi 2 yıl sonra AKP iktidarına kırmızı kart göstereceğine inanıyorum.