Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Şubat '17

 
Kategori
Dünya
 

Devlet ve İnşası

Devlet ve İnşası
 

Devlet kurmak; güçlü devlet deneyime ilave olarak, nüfus kültür coğrafi şartların yanı sıra nitelikli insan gücünün sarsılmaz iradesi, koordinasyonunu gerektirir. Bu bileşenlerden belki de en önemli unsur, nitelikli insanın bir devletin ayakta kalması için yaptıkları ve yapacaklarıdır.
 
Nitelikli insan; bir devlet için nitelikli insan, kendi öz değerleri ile yoğrulmuş, kültürel yozlaşmaya karşı dirençli kişidir. Kendi kültür kodlarını taşıyan ve bu kültür kodları üzerine inşa edilmiş bilim ve teknik bilgiyle donanmış kişidir. Bir insan oldukça yüksek bilgi donanımına sahip olması o kişinin bir devlet kurmak ve devletin bekasını sağlamak için gerekli ve nitelikli insan olması anlamına gelmez. Onun aynı zamanda devlet ve toplumuna dair neler hayal ettiği de önemlidir. Gerçekte kendi öz kültürel değerleri ile yoğrulmamış insanların uzun zaman içinde kendi devletlerinin devamını sağlamaları imkânsızdır. Buna en iyi örnek Ortadoğu coğrafyasıdır. Başka bir güzel örnek ise Balkanlar denilebilir. Yakın zamanda Bölge Devletlerinin kurucuları tarafından yıkıldıklarına şahit olduğumuz bir süreç yaşadık.
 
Avrupa'daki fikir hareketlerinin, aslında takipçilerine zarardan başka bir şey vermediği açıktır. Takipçi bir süre sonra bağımlıya dönüşmekte toplumuna eser olarak, toplumsal çözülmeyi hızlandıran ihanet belgelerinden başka bir şey bırakamamaktadır. Ama bunu bilerek mi yapar, ikna mı olur bilinmez.
 
Nitekim 1. Dünya savaşı sonrasında kurulan sözde devletler ya yıkıldı, ya da yıkılmaya ramak kaldı. Söz konusu devletler zaten yoktu. Bir ihanet eseri olarak, bilimden, teknikten bihaber kurulduklarından; yıkılmaları da o denli hızlı oldu. Arkasından kimse de gözyaşı dökmedi. Bu yıkılışlar; tıpkı yapılırken temellerine zaman ayarlı bomba konmuş da, zamanı gelince bombalar patlatılmış devlet temellerinden yıkılmış izlenimi verdi. Gerçek de aslında buydu. Devlet meraklısı budalalar bilmelidir ki, eğer binanın tasarımcısı gerçekte kim ise o devlet binasının yıkılışını da çoğu zaman o tayin ediyor. 
 
O halde şu ilke devlet kuranlara ders olmalıdır. Türkler zaman zaman Çin’i istila etmiş olmalarına rağmen askeri olarak yendikleri, üstünlük kurdukları ülkede çok kısa zaman içinde kültürel yenilgiye uğrayarak, yenilip hüsran oldular.
 
Devlet inşası ihtiyaçtan, toplum bireylerinin mükemmel yardımlaşması ve donanımlı teknik, kültürel, sosyal, ahlaki ve kitleleri peşinden gönüllü olarak sürükleyen fikirlerle kurulursa ne ala. Ya da aslında hiç bir kendi öz fikri yoksa sürüklenen kişiler tarafından kuruluyorsa o yapı kısa zamanda çöker. Zaten bu yapıdan beklenen de budur. Arap ve Batı kültürü arasında kalmış taraflı taraftarların bu ülkeyi nereye sürükleyeceğini merakla bekliyoruz…
 
 
Toplam blog
: 2271
: 163
Kayıt tarihi
: 15.10.14
 
 

Bugünün doğrusu yarının eğrisi, dost görünenler düşman ve herşey aslında zıddı olabilir. Büyük ih..