Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Ağustos '13

 
Kategori
Siyaset
 

Devletin BAYRAĞI değişsin, PKK’nın Bayrağı Resmi bayrak olsun !

Devletin BAYRAĞI değişsin, PKK’nın Bayrağı Resmi bayrak olsun !
 

Kürtler, Millet mi, azınlık mı ?


Bildiğiniz üzere, siyasi partilerin kurduğu üçlü komisyon aylardır Anayasa’yı değiştirmek için toplanıyor. Bugüne kadar seksen civarında maddede uyum sağlandığı ve anlaşıldığı bahsediliyor basında.. Bu demokrasi adına güzel bir ayrıntı elbette. Ancak, tabir-i caizse dananın kuyruğunun kopacağı asıl maddeler de nasıl bir görüşme olacağı herkes tarafından tartışılıyordu. Neydi o maddeler ? Anayasa’nın değişmez maddeleri. Yani ?

Yani, 1982 yılında darbe ile yönetime el koyan askeri vesayet sonrası yapılan Anayasanın ilk dört maddesinin durumu masaya yatırılacaktı. Peki neydi o maddeler hatırlayalım.

Madde 1:Türkiye Devleti bir Cumhuriyettir.

Madde 2:Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk Milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir.

Madde 3:Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçedir. Bayrağı, şekli kanunda belirtilen, beyaz ay yıldızlı al bayraktır. Milli Marşı “İstiklal Marşı”dır. Başkenti Ankara’dır.
Madde 4: Değiştirilemeyecek Hükümler

Anayasanın 1 inci maddesindeki Devletin şeklinin Cumhuriyet olduğu hakkındaki hüküm ile, 2 nci maddesindeki Cumhuriyetin nitelikleri ve 3 üncü maddesi hükümleri değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez.

Yukarıda yer alan hükümler değiştirilemez, değiştirilmesi teklif bile edilemez.

İşte, Anayasa komisyonu bu maddeler üzerinde ‘değiştirilmesi’ talebiyle dün masaya oturdu, tartıştı. Tartışmak, demokratik platformlarda güzel uygulamalardır. Ancak, Anayasa’nın bu maddelerin ‘değiştirilmesi’ yönünde tartışılması, utanılacak bir durumdur. Hele ki, bu maddelerin “kırmızı çizgi statüsünden “ çıkarılması ise tam bir garabet durumdur.  Hatırlayın Anayasa mahkemesi başkanı Kılıç bile “ilk dört madde kırmızı değil” demişti. Ne demek istedi sizce.. Yani diyor ki sayın başkan “ilk dört madde değiştirilemez değil, değiştirilebilir”. Ee, Akp’de bunu söylüyor. Hükümet de bu maddelerin değiştirilmesi gerektiği yönünde karar bildirmedi mi ? Anayasa komisyonu başkanı burhan Kuzu ‘da bu doğrultu da fikir beyan etmedi mi ? Buna paralel, devlet yönetim şeklinin Başkanlık olması gerektiğini belirtmedi mi ?

Özellikle, içinde bulunduğumuz bu zafer haftasında, hicap duyulması gereken bir durumdur. Nedeni ise oldukça basit. Şu maddelere bir bakın. Ne diyor Anayasa ? “ Türkiye Devletinin yönetim şekli Cumhuriyet’tir “ diyor. Buna neden itiraz edilir.. Cumhuriyet’in faziletlerinden faydalanmak varken, Başkanlık yada hilafet gibi yada pkk’nın dayatması olan federatif bir yönetim gibi neden bir başka yönetim şeklinin getirilmesi istenir ? Bunu iyi irdelemek gerekir..

İkinci madde’ye gelelim. Bu maddede, birilerine batan nokta maddenin tamamı değil. İçerisinde Atatürk Milliyetçiliği ve Laiklik ibaresinin geçmesidir. Bilindiği üzere, Akp, devletin laik olmadığını olamayacağını, insanların laik olması gerektiği savunmakta. Buna bir de Atatürk ve Milliyetçilik eklenince, pkk yönelimli Bdp’de buna destek vermekte. Ancak, Chp’nin kırmızı çizgisi olması (aslında bu toplumun kırmızı çizgisidir) komisyonda uzlaşma çıkmamasına sebebiyet vermiştir.

Üçüncü madde ne diyor ? Türkiye Devleti bölünmez bir bütündür. Akp içinden buna itirazı olanlar çıkabilir. Ancak, genel eğilim, bu maddenin korunmasında. Ancak, komisyondaki ve Meclis’teki pkk çizgisinde olanların elbette ki bu maddeye itiraz etmeleri doğaldır. Çünkü bu madde, tek dil, tek bayrak şartını koşmaktadır. Buna kim itiraz ediyor ? Elbette ki pkk ve paralel çizgide ki Bdp.  Ama, komisyonda bu maddenin aynen korunması öngörüldü. Sanırım bu maddelerde anlaşıldı. Ancak, Bdp buna itirazını sürdürüyor. Sebebini anlamak zor değil. Onların dayatması şu: Bu ülkenin çok dili olması Anayasa’ya bağlanmalıdır. Yani ? Yani devletin resmi dili Türkçe’nin yanında Kürtçe’de olmalı.. Hatta, bölgesel meclisler olmalı, bu meçlilerde Kürtçe kullanılmalı ve bu bölgesel meclislerde Türk Bayrağı’nın yanında pkk paçavrası olan ‘kırmızı-yeşil-sarı’ renkli bayrak(!) kullanılmalı. Yani ? Yani, pkk’nın bayrağı da resmi bayrak olarak tanınmalı ki, yavaş yavaş durum federalizm’e doğru gitsin. İtirazları ve dayatmaları bundandır.

Yakın zamanda, hatırlayın. Bu ülkede, ülkenin bayrağı yasaklanma noktasına geldi. Resmi bayramlarda bayrak dalgalatmak, sallamak neredeyse yasaklanıyordu. Ülkenin resmi kurumlarının ismin üzerinde T.C ibaresi kaldırılmaya çalışıldı. Anayasa’dan Türk ibaresi kaldırılmaya çalışıldı ve neredeyse, Kürtçe resmi hale getirilecekti. Bunlardan tam olarak vazgeçilmedi. Bugün Doğu ve Güneydoğu’da pek çok yerde, yöre isimlerinin Kürtçe hali kullanılıyor. Yerel yönetimlerde çift dilli yönetim sergileniyor. Hatta, birçok yerde pkk paçavrası dalgalandırılıyor.

Ve durum bu merkezde iken hükümetten hiçbir itiraz ve engelleme girişimi yok. Bu da Türkiye’nin getirilmek istendiği, çekilmek istendiği durumu özetliyor.

Fazla uğraşmayın, oldu olacak indirin Türk bayraklarını, çekin göndere pkk bayrağını.. Değiştirin devletin yönetim şeklini, yapın devletin resmi dilini Kürtçe.. Hatta devletin ismini değiştirin. Bakalım, Atatürk’ün ve şehitlerimizin kemiklerini daha fazla sızlatmadan,  işler daha rahat işleyecek mi ?
 

 
Toplam blog
: 671
: 2572
Kayıt tarihi
: 26.06.06
 
 

Anadan doğma bir İzmirliyim ve bu şehirli olmaktan gurur duyuyorum.. Hem bu şehirde doğmuş, hem b..