Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Ocak '20

 
Kategori
Doğal Hayat / Çevre
 

Didimliler'in Feryadı...

     Didimliler; “Denizimizi, havamızı, suyumuzu ve toprağımız kirletmeyin” diyorlar…
 
Didimliler'in temiz bir çevrede yaşamaya yönelik bu istekleri en saf, temiz ve insani bir duyguyu ifade ediyor… Temiz bir denize girmek, temiz havayı solumak, temiz su içmek, ve temiz topraktan beslenme isteği insanoğlunun en doğal hakkıdır. Tüm bu haklar aynı zamanda bir insan hakkı olarak da evrenseldir…
 
     İnsanoğlu küresel ısınmanın ve çevre kirliliğinin sıkıntılarını şimdiden yaşamaya başladı. Avustralya’da devam eden orman yangınları da büyük bir çevre felaketi olarak karşımızdadır. Tüm Dünyamızda insanoğlu çevreye daha duyarlı olmaya başlamıştır. Siyasi iktidarlarını bu yönde uyarmaya başlamışlardır. Çağdaş ülkeler, bu çevre sorunlarının farkında olarak, çeşitli önlemler almanın yoluna girerek bu yönde politikalar geliştirmektedirler…
 
     Didim ilçemiz, deniziyle, Altınkum’uyla, tertemiz havasıyla, tarihsel ve kültürel dokusuyla evrensel değerde bir turizm kenti olma yönünde hızla ilerliyor…
 
İlerliyor diyoruz ama Didim ilçemiz büyük çevre sorunları yaratacak, Didim turizmine büyük sekte vuracak, Didimlilerin sağlığını olumsuz yönde etkileyecek bir takım girişimlerle de karşı karşıyadır…
 
Yedi-sekiz yıl önce tüm karşı çıkmalara rağmen Taşburun açıklarında kurulan balık çiftliklerinin denizimizin eko sistemini bozduğu ve büyük bir kirlilik yarattığı bu kirliliğin Didim Mavişehir’e ulaştığı gerçeğiyle karşı karşıya kaldık. Yerel ve ulusal basın bu konuda Didimlilerin feryadını hep dile getirdi… Şimdi felaket daha da büyütülmek istenir. Mevcut balık çiftlikleri kaldırılmadığı gibi daha büyük boyutta ek yapılmak istenmektedir… Tüm bunlarla denizimizin kirletildiği yetmiyormuş gibi şimdi de toprağımızı kirletmek için karada Deniz ürünleri işlenmesi için geniş bir araziye kamuoyunda OSB olarak adlandırılan “Deniz Organize sanayisi kurulmak isteniyor…
 
     Didimliler geçimlerini turizmden sağlıyorlar ve kuzeybatı rüzgârlarıyla Altınkum’a ulaşacak kirlilikle Didim’in turizminin dolayısıyla Didim’in biteceği gerçeğiyle karşılaşmamak için mevcut balık çiftlikleri dâhil yeni kurulacak balık çiftliklerine ve balık işleme merkezi haline getirilecek OSB kurma çalışmalarına karşı duruşlarını her alanda ve ortamda sergilemeye kararlıdırlar… Bu yönde AKKÖY’de yapılacak olan ÇED (Çevresel Etki Değerlendirmesi)raporu düzenlemesinin bir ayağı olarak 16 Ocak saat 14.00’den yapılacak toplantıda şirketin‘’İş imkânı sağlanacak’’ söylemi doğru değildir. Aksine turizmden ekmek yiyen on binlerce Didimli İŞSİZ KALACAKTIR!
Ve Didimliler bu karşı duruşlarını şöyle seslendiriyorlar…
 
DİDİM’E DOKUNMA
 
Denizi, kumu, güneşi, sahilleri, tarihi ve doğal sit alanları, kültürel varlıkları ile;
BAŞKA DİDİM YOK!
JES’ler, Balık Çiftlikleri ve Su Ürünleri Organize Sanayi Bölgesi oluşturulması
DİDİM’E İHANETTİR.
‘’İş imkanı sağlanacak’’ söylemi doğru değildir. Aksine turizmden ekmek yiyen
on binlerce Didimli
İŞSİZ KALACAKTIR!
Çiftçi toprağını, balıkçı denizini, Didim geleceğini kaybedecektir.
Biz Didimliler:
Sağlıklı bir çevrede insanca bir hayat sürdürebilmek için; kentimize, havamıza, suyumuza ve toprağımıza sahip çıkıyoruz!
 
Toplam blog
: 1410
: 1053
Kayıt tarihi
: 04.11.06
 
 

Emekli öğretmenim ve  emeklemeye devam ediyorum.  Emeklilik yaşamın sonu değil, yaşama yeni amaçl..