Diğer Taraf ( Tiyato Oyunu)

                                                                DİĞER TARAF                   

SAHNE 1

  ( Sahnenin arkasında beyaz bir fon bulunmaktadır. Salon karanlıktır. Beyaz fonda Bir spiker haber sunumu yapmaktadır.)

 Spiker: Evet, bir diğer haberimize geçiyoruz. Adana’da bir okulda meydana gelen cinsel taciz iddiası… Matematik öğretmeninin 16 yaşındaki genç kıza cinsel taciz iddiası gündeme bomba gibi düştü. Evet, olay yerine bağlanıyoruz.

    (Beyaz fonda görüntü değişir. Fonda ki yeni görüntüde karakol kapısının önünde birçok haber muhabiri ellerinde mikrofon ve fotoğraf makineleriyle beklemektedir. Kapıdan bir kadın, gözünde koyu siyah bir gözlük ve başında siyah bir eşarpla korkak adımlarla dışarı çıkar. Kadının adı Feride’dir. Bütün muhabirler kadına doğru koşar ve ardı ardına soru sormaya başlarlar.)

1.Muhabir: Tacizcinin eşi geliyor. Sorularımıza cevap verecek mi merak içindeyiz Hanımefendi adınızı öğrenebilir miyiz?

Feride:( kekeleyerek) Benim adım Feride

2.Muhabir: Siz biliyor muydunuz olayları?

Feride: Hayır.

1.Muhabir: Kocanızın taciz yaptığını kabul mü ediyorsunuz?

2.Muhabir: Kocanızın sapıklığını hiç mi fark etmediniz? O kadar mı âşıksınız?

Feride : (sinirli )Kocam tacizci değil!

3.Muhabir: İnkâr mı ediyorsunuz? Korktuğunuz bir şeyler mi var? Yoksa size de şiddet mi uyguluyor?

Feride: (yalvarır ses tonuyla) Lütfen, arkadaşlar! Ben öyle mi dedim. Kocam asla yapmaz. O bir öğretmen.

 ( Feride’yi kadın avukat kolundan tutarak arabaya bindirir ve uzaklaştırır.)

SAHNE 2

(Sahnede dikdörtgen bir masa ve sandalyeler vardır. Feride seyirciye bakan sandalyelerden birinde oturmuş uzaklara dalgın dalgın bakmaktadır. Avukat içeri girer.)

Avukat: Feride ’cim iyi misin?

 (Feride’den ses gelmez. Bu sefer Feride’yi dürter. Yine tepki yoktur. Feride’ye bir tokat atar. Feride ağlamaya başlar.)

Feride: ( ağlayarak konuşmaya başlar) Mehmet yapmamış olsun, lütfen.!

Avukat: Umarım, Feride! Sen burada kal. Ben sana haber vereceğim. Sakın tanımadığın insanlarla konuşma.

(Avukat, Sahneden çıkar. Sahne kararır. Feride’yi mavi ışıkla aydınlatılmıştır.)

Feride: Yapmamıştır. Yapsa anlarım. Sapık adamla yaşayıp yaşamadığımı anlarım herhalde. Hem bizimde çocuğumuz olacak. İnsan kendi çocuğuna yapılmasını istemediği bir şeyi başkasının çocuklarına yapar mı?( Hızlıca ayağa kalkar. Sandalye düşer. Ellerini başına koyar ve çığlık atar.) Yapar, yapmaz mı? Hatırlıyorum. Ortaokulda ilk senemizdi. Kızlar bir araya gelmiş oturuyorduk. Şişe çevirmece denen bir oyundu. İlk defa o gün duymuştum. Sonra annemin yeminleriyle bir daha hiç oynamadım. Pelin diye bir arkadaşa geldi şişenin bir tarafı. Diğeri kimdeydi hatırlamıyorum. Karşısındaki doğruluk dedi. Pelinin sorusu gece yatarken ne giydiğimizdi. Bu sorunun karşılığı olacaktı. O yaştaki kızlar için güzel bir soruydu. Sıra Pelin’e geldi ve cevabı bizi çok şaşırttı. Pelin kot pantolonuyla yatıyordu. Sonra meraklı bir arkadaşımız nedenini sordu. Sormaz olaydı. ( Feride sahnede sağ sol yapıp hızlıca yürümeye başladı.) Hayır! Hayır! Hayır! Babası daha zor çıkarıyormuş. Belki bir gün üşenir de çıkartmazmış. Kendi kızına taciz de bulunmuştu. Biz bu olayı ailemize anlattık. Kız bunu çok normal sanıyormuş. Okula polisler geldi. Bir sürü olay yaşandı. Bizim ailelerimiz bizi okuldan aldılar. Bilinçaltımıza yerleşmesin diye. Çocuğun annesi hiç anlamamıştı. Bende anlamadım. Lanet olsun, anlamadım!

  (Telefon çalar. Sahne aydınlanır. Feride üstünü düzeltir. Eliyle gözyaşlarını siler. Telefonu açar.)

Feride: Efendim anne?

(Sahnenin girişinde annesi görünür.)

Anne: Kızım merak ettim seni. Neredesin? Yanına geleyim.

Feride: Anne hiç iyi değilim. (ağlamaya başlar.) Avukat beni bir ofise getirdi. İnan yerini bilmiyorum.

Anne: Tamam kızım. Sakin ol! Çocuğuna dikkat et.

Feride: Anne ben bu çocuğu istemiyorum.

Anne: Nasıl? Saçmalama Feride günah!

Feride: Böyle bir babanın çocuğu olarak onu dünyaya getirmek günah!

Anne: Suçu kesinleşti mi?

Feride: Anne, kızın ailesi yalan mı söyleyecek?

Anne: Kürtajı unut kızım.

Feride: Anne, Pelini hatırla!

Anne: Karıştırma Pelin’i falan. Kürtaj hem günah hem yasak!

Feride: Anne!

Anne: Uzatma kızım bir haber alınca beni ara!

(Telefon kapanır. Feride sandalyelerden birini çeker oturur. Elini karnına koyar mavi bir ışık sadece Feride’yi aydınlatır.)

Feride: Bebeğim! Seni istemiyorum diye kızma bana. Eminim doğsan sen dünyanın en tatlı bebeği olursun. Seninle ne güzel hayaller kurduk hatırla. Ama anla beni annem. Ben seni bu dünyaya nasıl getireyim.

(Avukat hızlı adımlarla içeri girer. Salon aydınlanır.)

Avukat: Geliyor senin ki.

Feride: Suçsuz mu?

Avukat: Hâkim bunun taciz değil, rıza olduğuna kanaat getirdi.

Feride: Bu ne demek? Çocuğun rızası mı olur?

Avukat: Ben görevimi yaptım. Kocan serbest. Bir iki saate burada olur.

Feride: Nasıl yani ceza almayacak mı?

Avukat: Aile itiraz edecektir. Buna ilerleyen zamanda bakacağız.

Feride: Sen nasıl bir kadınsın? (yüksek sesle konuşmaya başlar) Küçük bir kıza taciz var ve sen bunu savunuyorsun.

Avukat: ( öfkelenir) Sende basın önünde savundun.

Feride: Ben inanmıyordum.

Avukat: Emin misin? Benim işim var. Mehmet Bey birazdan gelir. Size iyi akşamlar.

( Telefon çalar. Feride sessize alır. Avukat arkasına bakmadan gider. Telefon tekrar çalar.)

Feride: Efendim Ayşe anne? Nasıl? Anne o küçük bir çocuk. Mehmet’i nasıl tahrik edebilir? Anne oğlunu koruyacağım diye küçücük bir kıza bu lafları nasıl edersin? Ayşe Hanım, sizde bir öğretmensiniz size hiç yakıştıramadım. Lütfen kapatın telefonu.

( Mehmet sahneye girer.)

Mehmet: Aşkım!

Feride: Aşkım mı? Sen ne yaptın bize?  Hani birbirimizi seviyorduk?

Mehmet: Aşkım bir anlık oldu. Anlamadım. O küçük oruspu aklıma girdi. Şikâyet edeceğini bilemedim. Zorla bir şey yapar mıyım ben?

(Mehmet Feride’ye sarılmak ister. Feride onu iter.)

Feride: Sorun onun şikâyet etmesi mi?

Mehmet: Hadi sevgilim uzatmayalım. Seni aldattığımı düşünmüyorsun dimi? Sonuçta üç aylık hamilesin. Benimde ihtiyaçlarım var.

Feride: Senden iğreniyorum. Bu iş bitti Mehmet. Bebeği de beni de unut.

Mehmet: Saçmalama Feride! Otur oturduğun yerde. Karnında çocuk nereye gidecen. Tamam, sakinleş artık. Ben erkeğim, bunda uzatılacak bir şey yok.

Feride: Tacizci bir babanın çocuğunu doğuracağımı düşünmüyorsun herhalde.

( Mehmet, Feride’ye tokat atar. Feride yere düşer. Mehmet Feride’nin yanına diz çöker.)

Mehmet: Alttan aldım diye terbiyesizlik yapma.

( Feride hızlıca ayağa kalkar ve sahneyi terk eder.)

                                   SAHNE 3

       (Beyaz fonda Bir spiker haber sunumu yapmaya başlar)

 Spiker: Evet, bir diğer haberimize geçiyoruz. Geçen yıl Adana’da bir okulda meydana gelen cinsel taciz iddiasını hatırlarsınız. Matematik öğretmeninin 16 yaşındaki genç kıza cinsel taciz davası bugün tekrar görüldü. Matematik öğretmeni bu davadan aklanarak çıktı. Ama genç kızın ailesi iddialarının arkasında olduklarını yineledi. Haberimizi izleyelim.

  Kızın Babası: Bu dava kapandı. Kızımın rızası varmış. Bu nasıl bir adalet?  Bu adamın öğretmenlik yaptığı okula kızlarını aileler nasıl yollayacak? Söyleyecek söz kalmadı.

 Kızın annesi: Karısı doğurmuş. Hiç bir şey olmamış gibi geldiler mahkemeye. El ele tutuşmuşlar. Hiç utanmaları yok. Benim kızın hayatı mahvoldu. O adamın karısına sesleniyorum, bak kucağında kız bebeğinle gelmişsin. Vicdanını bir adam için bırakmaya değer mi?

   Kadın Hakları Savunucusu: Bizi mahkeme kararı çok şaşırttı. Davamızı başka yollar ile devam edeceğiz.

 Muhabir: Kadın Hakları savunucusu olarak eşinin adamın yanında durması hakkında ne düşünüyorsunuz?

 Kadın Hakları Savunucusu: Tek kelimeyle cahillik!

                                                   SAHNE 4

 ( Sahne Karanlıktır. Mavi ışığın takibiyle Feride sahneye gelir. Fonda Şarkı: Sad ~  Xinghua'nın anıları ve özledim! Çello ile çalmaktadır.  Sahneyi ara ara sisler kaplamaktadır. Genç bir kız Feride’nin etrafında dans etmektedir. Sahnede kırmızı ışık genç kızı takip etmeye başlar. Müziğin bitiminde genç kız yere yatar.)

(Sanatçı: Zhang Zhongli Albüm: Beyaz Kitap OST Aşk https://www.youtube.com/watch?v=u0KQqOai-uA) )

 Feride: Cahillik! Ne kadar havalı bir kelime. Sen cahilsin! ;O cahil! Biz Cahil! Ben cahilim!

( Feride yatan kızın yanına uzanır. )

Feride: Bir insanı kaç kelime öldürür. Güzel kız, ben bilmiyorum. Bende kaç kere öldüm. Saymayı unuttum. Peki, sen kaç kez öldün. Bilen var mı? Senin de benim de rızam varmış. Kadın olmak ne zor şeymiş. Ben affetmedim o adamı. Ben mecbur kaldım. Cahillikten değil. Çaresizlikten. Kimse anlamadı. Kimse dinlemedi. Beni affet. Anneme gittim. O erkek kardeşimin pipisini misafirlere gösteren kadın. Onun için bu durum çok normal. Babam erkek adam diyor. Nasıl midem bulanıyor anlatamam. Biliyor musun? Herkes seni suçluyor. Ama aslında için için beni suçluyorlar. Benim kadın olmayı başaramadığımı düşünüyorlar. Söyle bana ne yapmalıydım. Ama hiç kendilerini suçlamıyorlar. Bu adamları bu şekilde yetiştiren kim? Kimse bu soruyu sormuyor. Sende bende kurbanız.

 ( Genç kız ayağa kalkar. Bir bıçak çıkarır ve karnına sokar çıkarır birkaç defa. Feride kalkar. Kız kanlar içinde yatmaktadır. Kadın çığlıkları sahnede yankılanır.)

SAHNE 5

    ( Sahne aydınlıktır. Feride telefonla konuşuyordur.)

Feride: Kâbuslarım bitmiyor. Ne yapacağım, bilmiyorum. Evet, televizyonu gördüm. Kimse beni anlamıyor. Kimse sormuyor ki anlatayım derdimi. Bak sende anlamıyorsun mecburum. O kız mı? Bilmiyorum canım. Onun suçluluğunu hiç düşünmedim. Kadın bedeninde yaşayan kaderdaşım gibi geliyor. Bebeğimi alıp gitmek istiyorum. Kızım için dava süresini bekledim zaten. Neyse şimdi yemek hazırlayacağım. Gelir birazdan yemek sorar. Valla sabahtan beri ev işleri çocuk derken yemeğe yetişemedim. Bakacağım bir şeyler artık. Tamam kuzum görüşürüz.

                                                ( Ferdide sahneden çıkar.),

Perihan T.