Dııt! Dııt!! Sarışelale Meşgul

Aradığınız kişiye ulaşılamıyor. Mobil telefonu kapalı ya da kapsama alanı dışında. Ya çok çalışıyor ya da aradığınız kişi araştırdığı kuralları okuyucularıyla paylaşmak için köşesine yazıyor olabilir. Lütfen daha sonra tekrar deneyiniz. Yahut siz de blogdaki kuralları okuyup mesajlar kısmına notunuzu bırakabilirsiniz. İyi günler.

Hepimiz çok meşgulüz değil mi? Bize ulaşmak ya da diğerlerine erişmek her daim ne mümkün? Çağımızın gereği, koşturmaca, sürekli bir uğraşı içinde olmak, olağan bir hal almışken çalışan dünyasındaki her kişiye has olan bu aynı anda her şeye yetişme durumu için bilirkişilerin ilginç önerileri var. Gelin beraber inceleyelim;

Onatlı altın kural;

Birinci kural; işe başlarken istekli ve iyimser olmamız gerekiyor. Tamamen işe odaklı düşünerek güne gülümsemek belki de en iyisi.
İkincisi, Azim başlangıç noktamızda yanı başımızda olmalı.
Üç ise sevgimizi katmadan lezzetli hangi yemeği pişirip sunabiliriz; ne yapıyorsak sevgimiz de işin içinde katmalıyız.
Hatalar dördüncü sırada. Hatasız kul olur mu? Makineden ne farkımız kalır hatasız olursak. Hatalarımız için üzülmeyeceğiz
Ve beşinci kural da yapmadıklarımız için suçluluk duygusuna ayıracak vaktimiz olmamalı.
Altıncısında önemli işlere her zaman yeterli vakit bulunur. Paniğe gerek yok. Sakin olunmalı.
Dolayısıyla yedinci kuralda; “Zamanın yok!” endişesinin stresine kapılmamalı deniyor.
Araştırmacı olmak daima iyidir. Sekizinci kural; her gün kendimize zaman kazandıracak yeni taktikler arayabilir ve düşünebiliriz.
Bu düşünce sistemi de dokuzuncu kuralı oluşturur ki; eskiden kalma uygulamaları, ortadan kaldırmak ve ya revizyondan geçirmek amacıyla detaylı incelemek altın kuralın en önemlilerinden biri olarak savunuluyor.
Onuncu kurala gelince, kesinlikle masamızda çalışma günümüze ait planlanmış işleri hatırlatan notlarımız olmalı. Bu notlara pozitif özlü sözleri de ekleyiniz. Motive için bire bir. “Öncelikli işleri daima öne al” sözü de hem uygulamalık hem okumalık ne dersiniz?
Ve altın kural on bir, önemli şeyler başardığımızda muhakkak kendimizi ödüllendirmeliyiz. Çikolata, yeni bir çanta iyi fikir olabilir bence.
Planlı çalıştıkça da on iki kuralımızı oluşturuyor. Çok çalışmaktansa akıllıca çalışmayı tercih etmiş oluyoruz. Akıllıca hareket etmek zamandan enerjiden tasarruf etmek demek değil midir?
On üçüncü kural, bekleyen işler için üç politika vardır diyor: 1-Şimdi yap! 2-Delege et! 3-İmha et. Buna da uymakta fayda var.
Kendimize ve birlikte çalıştığımız insanlara iş bitirme süresi belirlemekte iyidir. Bu süreye uymaya dikkat ederek öncülük etmeli ve işlerin takipçisi olunmalıdır. Bu da on dördüncü kuralımız.
Erken kalkan yol alır demişler. Bu yüzden on beşinci kural sabah erken saatlerde yalnız çalışılmalı ve görüşme toplantılarını daha ileri bir saatte yapmayı tercih edilmeli şeklinde.
Ve on altıncı altın kural; tüm bu altın kurallara uyulmalıdır ki hedefimiz olan aynı anda karşımıza çıkan iş yükünü kolaylıkla halledebilelim.

Herkese keyifli meşguliyetler.