Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Haziran '10

 
Kategori
İzmir
 

Dikili

Dikili
 

Dikili her gece Midilli ile göz göze olan edepsiz bir şehir…

Yalnızların, dikili ağacı olmayanların sığındığı şehir. Kaçanların terk edenlerin, terk edilip bırakılanların şehri.
Umutsuzların ve umudu tükenmeyenlerin yalnız şehri..

Her gün bir başka günbatımı ile kendine hayran yenileyen, uçsuz bucaksız kumsalı ile denizi karşılayan şehir.

Göbeğindeki limana tırlar girip çıktıkça sarsılan şehir. İnşaatçıların talan ettiği balıkçı ve peynircileri ile yaşayan şehir.

Rüzgarı dinmeyen yağmuru çılgın, güzeli kaçak şehir. Kafası dağınık, cinsiyeti karışık bir şehir..

Dikili çaktırmadan kendine alıştıran güzel bir şehir.

***

Dikili’nin M.Ö. 4000-5000 yıllarına kadar uzanan bir geçmişi olduğu ileri sürülüyor.. Karadağ yarımadası üzerinde yer alıyor; Dikili, Bademli, Denizköy (Hasanağa) ve Çandarlı kumsal uzunluğu 42 kilometreyi buluyor. Dikili kumsalı Salihleraltı'ndan başlayarak Bademli'ye kadar 20 km, sonrası Çandarlı ise 22 km. Dikili şehir merkezinde evinizden çıkıp denize girebiliyorsunuz. Şu anda muhteşem esinti eşliğinde hafif yağmur yağıyor.

Dikili'den ilk çağlardan bu yana, milyonlarca insan gelip geçmiş. Avrupa'dan Anadolu'ya, Anadolu'dan Avrupa’ya gidip gelen kavimler hep Aterneus (Dikili) çevresinden geçmişler. Misyalı, Persli, Lidyalı, Makedonyalı, Romalı ve Yunanlı gibi değişik uygarlıklar Osmanlı beyleri çiftlik, Yunanlılar köy, Yörük ve Türkmen aşiretleri de çadır kurarak Dikili'nin tarihsel dokusunu ve kültürünü oluşturmuşlar. İlkçağı konu alan Mysia ve Eolianın anlatıldığı tüm kaynaklarda Dikili'nin kuzey doğusunda kurulduğu belirtilen tarihi ATERNEUS kenti Ege denizinin kıyısında gösteriliyor..

Bugün “Ağıltepe” adı verilen bu bölge kıyıdan 3 km içerdedir. Günümüzde bu alan geniş bir ova ile kaplıdır. Heredot tarihi ve diğer yazılı kaynaklardan 4-5 bin yıl önce Ege denizinin Bergama'ya hatta Somaya kadar uzandığı, bugün Dikili'nin batısını kaplayan Ege Denizinin ise bir kara parçası olduğu anlaşılmaktadır. Egeit adı verilen bu kara parçası, bugünkü Anadolu ve Yunanistan yarımadalarını birbirine bağlıyordu. Dördüncü jeolojik zamanın sonlarinda Plyossen döneminde meydana gelen tektonik hareketler sonucunda bu kara parçası çökmüş, meydana gelen boşluğu Akdenizin suları doldurarak Ege denizini oluşturmuştur. Heredotun Aigais Patnos olarak adlandırdığı bu denize, Fransızlar Atina kralı Aigaios tan dolayı “Egéé” demişler ve dilimize de “Ege” olarak geçmiştir. Yükselti olarak kalan bölgeler deniz içinde yüzlerce ada ve karada birçok tepe oluşturmuştur.

Arkeolojik bulgular Dikili'nin M.Ö 5000 - 4000 yıllarına kadar uzanan geçmişi olduğunu kanıtlamaktadır. İlk yerleşim yerlerinden Ağıltepe (Kaletepe)'de yapılan kazılardan Akaların yaşadığı ve bu bölgeye de Aterneus denildiği saptanmıştır. Eoılılerin Dikili toprakları üzerinde Aterneus, Pytani, Astria, Teutronia gibi kentleri ve siteleri bulunduğu arkeolojik çalışmalardan anlaşılmıştır. İlk çağlarda Lidyalılar, İranlılar, Frikya ve Mysialılar daha sonra Romalıların eline geçmiştir. Roma ikiye bölününce Dikili Bizanslıların hakimiyetine geçmiştir. Yeni Dikili tarihi, Selçuk boylarından Karaosmanoğlu'nun beylik zeytinliğinin bulunduğu yerde çiftlik kurup burada dikmelik yetiştirmesi ile başlamış. Önceleri Dikmelik olarak geçen isim daha sonra Dikili haline gelmiştir.

Karaosmanoğlu ayrıca bugünkü pazar yerinin yanında da çiftlik kurmuş, bölgede hayvancılıkla geçinenleri burada toplayarak küçük bir köy haline gelmesini sağlamıştır. Nüfus kayıtlarına göre en eski Dikili'linin doğum tarihi 1848'dir. Buna göre Dikili'nin bugünkü yaşının yaklaşık 150 olduğunu söyleyebiliriz. Selçukluların bölgeyi ele geçirdikten sonra, uzun süre Türk ve Osmanlı ‘larda kalmış, 1923'de belediye, 19 Ekim 1928 de ilçe olmuştur.

Kaynak:
http://dikili.blogspot.com/2007/04/dikili-tarihi_04.html

 
Toplam blog
: 444
: 1284
Kayıt tarihi
: 13.09.07
 
 

MB zengin kültürel bir eksen; düşüncelerimizin buluştuğu, tartıştığımız, birbirimizi etkilediğimi..