Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Şubat '20

 
Kategori
Mizah
 

Dil Komedisi

DEDİM DEDİ

            Dedim: Merhaba, günaydın!

            Dedi: Hello, hay!

            Dedim: Vay! Yabancı dilin yıldızlı on, pek iyi!

            Dedi: Nereden anladın?

            Dedim: Selamına bile girmiş baksana.

            Dedi: Herıld yani!

            Dedim: Hava bugün çok güzel. Yaşasın!

            Dedi: Çok sevindim buna. Oley!

            Dedim: Sen böyle mi sevinmeye başladın?

            Dedi: Dersime çok çalıştım. Böyle laflara alıştım.

            Dedim: Aferin! Bugün ne yapacaksın?

            Dedi: Biraz dolaşıp stres atacağım.

            Dedim. Sakın yere atma o dediğin şeyi, çevreyi kirletirsin. Zaten dilimizi kirletiyorsun. Gençlere kötü örnek oluyorsun.

            Dedi: Vallahi temizim. Bugün duş aldım.

            Dedim: Biraz da bilinç alsaydın bari.

            Dedi: Almak deyince aklıma geldi. Bir plazaya gideceğim. Fiyatlarda damping yapmışlar, süper indirimler var. Bu avantajı kaçırmak istemiyorum. Kendime birkaç tişört, blucin alacağım.

            Dedim: Saçlarına ne oldu böyle?

            Dedi: Kuaförümle vizyon değişikliği yaptık. Demin söylemeyi unuttum. Önce bir patiseriye gideceğim. Brunç edeceğim. Peynir, zeytin, margarin, reçel, yumurta, börek yiyeceğim. Yanında da limitsiz çay içeceğim.

            Dedim: Simitsiz çayı ben de sevmem.

            Dedi: Simiti de nereden çıkardın? Limitsiz dedim ben.

            Dedim: Bu dil yozlaşmasından kurtulmak için cankurtaran simidi gerekiyor.

            Dedi: Ben maçları çok severim. Yakında start veriliyor. Fikstüre bakacağım. Bizim takım deplasmana gidiyor. Skor ne olursa olsun üzülmeyeceğim. Nasıl olsa rakip takımla aramızda dokuz puan var.

            Dedim: Tazesi varken ne yapacaksın bayatı?

            Dedi: Onu da nereden çıkardın?

            Dedim: Demin maçlara kart veriliyor dedin ya.

            Dedi: Kart değil start dedim. Senin böyle şeylerden haberin yok.

            Dedim: İyi ki yok. Zıvanadan çıkardım sonra.

            Dedi: Ben de yanında biraz daha durursam depresyona gireceğim. Mantalitemi, motivasyonumu bozuyorsun. Performansım düşüyor.

            Dedim: Sadece performansın düşse iyi ya. Daha nelerin düşüyor da görmüyorsun, anlamıyorsun. Senin bozduklarının yanında benimkiler devede kulak kalıyor. Neyse, konuyu değiştirelim biraz. Boynundaki kolye gerçek mi?

            Dedi: Hayır. İmitasyon.

            Dedim: Aynen senin gibi.

            Dedi: Ajitasyon yapma.

            Dedim: Sen de fabrikasyon konuşmalar yapma.

            Dedi: Ben gidiyorum. Yanında biraz daha durursam karizmam çizilecek. Başka söyleyeceğin bir şey yoktur herhalde. Okey mi?

            Dedim: Okey değil, dama, tavla!

            Dedi: Hadi bay!

            Dedim: Hay şaşkın hay!

              Erhan Tığlı

                                                   

 

 
Toplam blog
: 479
: 62
Kayıt tarihi
: 28.11.17
 
 

Emekli öğretmenim. Yazı ve şiirlerim 50 yıldır gazete ve dergilerde çıkar. 21 kitabım yayınlandı,..