Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Eylül '09

 
Kategori
Kültür - Sanat
 

Dil ve “ay aman of” kültürü

Dil ve “ay aman of” kültürü
 

Dil, canlı bir organizmadır… Canlı, diri, değişken, dinamik ve bağımsız bir organizma…

Dil, bir ülkenin kültür çıtasının ön önemli kıstasıdır.

İnsanın beyni, kelimelerle düşünür; kavramlarla anlar ve deyişlerle duyarlılığını ateşler..

Bir ülkenin kültürünü mü geliştireceksiniz?

Dile sarılacaksınız.

Bir ülkenin kültürünü mü yozlaştıracaksınız?

Dile karşı savaş açacaksınız.

Dilin dinamik yapısında belirli olan süreklilik özelliği, günün gelişen pratiğinde yeni yeni sözcükler, yeni yeni deyişlerin kullanılmaya başlaması ile kendisini ortaya koyar.

Bakın dilinize yapışan yeni sözcüklere ya deyişlere… Bunlar hangi kültürü simgeliyorlar, birer birer gözden geçirin?

Argo dili mi?

Kültür dilini mi?

Bilim dilini mi?

Yoksa, edebiyatın, aydınlanmanın ve şiirin dilini mi?

Dikkat edin, gözden geçirmekte olduğunuz öğe, irdelediğiniz zaman dilimi içindeki kendi kültürel gelişmeniz ya da gerilemenizle ilgili en doğru göstergedir…

Kaç kelime ile konuşuyorsunuz?

Kaç kelime ile yazıyorsunuz?

Ve en önemlisi, kaç kelime ve kaç kavram ile düşünüyorsunuz?..

Peki, ya duyarlılığınız?..

Bir insanın duyarlılığının da, sahip olduğu dilin düzeyi, niteliği ve kalitesi ile derin bir ilişki içinde olduğunu biliyor musunuz?

Bir insanın kültürel düzeyi, “ifade edebilme” kapasitesi ile doğru orantılıdır.

Algılama… Düşünme, hissetme ve yaratma…

Bütün bunlar dil aracılığı ile gerçekleşebilen beyinsel işlevlerdir.

Daha kısa ve öz bir anlatımla, dilimize olan egemenliğimiz, kültürümüzün doğrudan göstergesidir…

“Ay-aman-of…” kültüründen kendimizi kurtarmadıkça, varabileceğimiz doğru dürüst hiçbir menzil yoktur.

Adamın birine ana-dilinden başka hangi dili bildiğini sormuşlar. Adam hiç duraksamadan cevap vermiş;

- İngilizce…

Bu konuşmaya kulak veren arkadaşı, dayanamamış söze karışmış;

- Yahu sen İngilizce’yi ne kadar biliyorsun ki?..

Adam yine hiç duraksamamış

- Ana dilim kadar!

Öyküdeki adam, ana dilini az bildiğini, bilebilecek kadar bilinçliymiş meğerse…

Meğerse [hiç değilse] bizler, bu kısa öykünün temelinde yer alan esası kavrayabilecek bir yerde durabiliyoruz…

Ve ne mutlu ki, bizleri [yani, sizi, bizi ve hepimizi] birbirine bağlayan kültürel ilmiklere yani dilimize [hala] sahip çıkabilip, bu bağın önem ve ciddiyetinin bilincini koruyabiliyoruz…

http://www.soruyusormak.com/

 
Toplam blog
: 913
: 485
Kayıt tarihi
: 30.01.09
 
 

1942 yılının Şubat ayında Bursa'da (Mehmet Kemalettin'den olma, Emine İffet'ten doğma olarak) dün..