Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Ağustos '10

 
Kategori
Dil Eğitimi
 

Dil yanlışları -4

Dil yanlışları -4
 

21) Erol Evgin Türk Silahlı Kuvvetleri’nden bahsederken:
-Peygamber yatağıdır, diyor.
(ATV, 7 Kasım 2009, 21.54)
Bereket versin ki askerden yeni gelmiş Vatan Şaşmaz da orada ve Evgin’in ifadesini:
- Peygamber ocağı, şeklinde düzeltiyor.

22) “Yurdum insanı olarak soruyorum.”
(Cüneyt Ülsever, TRT1, 3 Kasım 2009, 00.21)
Eleştiri: Garip bir tamlama. Yurdumun insanı, şeklinde kullanılsa anlaşılırdı.
Doğrusu: Yurdumun bir ferdi(birey) olarak soruyorum.

23) “Şerif Gören hapisten bırakıldı.”
(Tarık Akan, Oradaydım Belgeseli)
Doğrusu: 1) Şerif Gören serbest bırakıldı. 2) Şerif Gören tahliye edildi.

24) Köln’den Münih’e bir tren aracılığıyla ulaştım.”
(Cem Karaca, Yolumuz Gurbete Düştü Belgeseli)
Doğrusu: Köln’den Münih’e trenle geçtim.

25) “…fazla vaktinizi işgal etmeyeceğim.
(Kemal Anadol, TRT3, 16.23, 10 Kasım 2009)
Tavsiye: Canınız sıkıldığınız zaman TRT3’ün TBMM’den naklen yayınını seyredin. Çok eğlenceli.
Önbilgi: Aslında düzeltilmesi zor bir cümle ama yine de cümleyi düzeltmeye çalışayım.
Doğrusu: 1) Sizi fazla meşgul etmeyeceğim. 2) …. vaktinizi fazla almayacağım.

26) “Günlerden beri, baş yazılara kadar pek çok fikir adamı bu konuyu konuşuyor. Hani gerçek güneşi, fikirlerin çatışmasından doğar, demiş ya eskiler. Dileriz öyle olur.”
(Hıncal Uluç, Sabah Gazetesi, 3 Kasım 2009)
Eleştiri: “Eskiler”in dediğine göre, günümüzde çok sık kullanılan bir ifade. İfade sahibi sıkışınca ya da kimin söylediğini bilmeyince “hani eskiler demiş ya” diyerek sözü yuvarlanıveriyor. Hıncal Uluç’un yazısının içine koyduğu sözün doğrusu şair Namık Kemal’e aittir.
Doğrusu: “Barika-yi hakikat müsademe-yi efkârdan doğar.” (Gerçek, - şimşeği- fikirlerin çarpışmasından doğar.)

27) “Gayet sağlıksal bir toplantı…”
(TRT1 Magazin Özel, 24.10.2009, 12.30)
Eleştiri: “-sel, -sal” eki “î” ekinin yerine kullanılan bir Türkçe ek. Öyle olmasına öyle de kullanım alanı dar bu –sel, -sal” ekinin her “î” eki almış kelimenin arkasına getirilmesi Türkçe’nin sınırlarını yapmacık olarak zorlama sonucunu doğuruyor. Üstelik kelimenin telâffuzu da kulak tırmalıyor.
Doğrusu: Gayet sağlıklı bir toplantı.

28) “Herhangi bir nezaket görüşmesinin dışında bir şey olmadı.”
(Deniz Baykal, Haber Türk 24 Ekim 2009, 18.15)
Doğrusu: Nezâket görüşmesinin dışında herhangi bir şey olmadı.

29) “Küçük bir Alman kızının İslam deryasına hem de en ince yerlerinden dalış yapma macerasını hissetmeden Frankfurt’a geçmek istemedim.” (Yıldız Ramazanoğlu, Ayraç Dergisi Eylül – Ekim 2009 Sayfa: 62)
Eleştiri: “yapmak” fiilinin “esas fiil”le birlikte kullanılması dilimize İngilizce’den girdi. Yıkanmak yerine, “banyo yapmak”, beklemeyin yerine “bekleme yapmayın” örneklerinde olduğu gibi.
Doğrusu: Küçük bir Alman kızının İslam deryasına hem de en ince yerlerinden dalış macerasını hissetmeden… Frankfurt’a geçmek istemedim

30) “Albay Çiçek’in ifade vermemesine başbakan kızıyor.”
( Haber Türk 03.11.2009 22.09, 1 Gün Programı, Özge Özsağman)
Eleştiri: Bu, söyleyişte yapılan bir hataya örnek. “Çiçek”in diye yazılır da Çiçek’in diye okunmaz. Özsağman böyle okuyor da haberin ayrıntısını veren hanım muhabir sanki onu düzeltir gibi doğru okuyor. Bu birçok haber sunucusu tarafından yapılan bir söyleyiş bozukluğu.
Doğrusu: “Albay Çiçeğ'in ifade vermemesine....

 
Toplam blog
: 300
: 1022
Kayıt tarihi
: 13.06.10
 
 

Tarih, edebiyat, şiir, dil ..