Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Nisan '08

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Dilimin ucundaki dilim

Dilimin ucundaki dilim
 

Canım sıkıldı.Niye mi? Dilim dilim dilimlenen dilimizin durumuna. Ne istiyoruz ki biz! Bir anlayabilsek kendimizi önce. Bir de anlatabilsek dilimiz elverdiğince. Yahu nedir bu küçümseme? Ne yani, neyi eksik Türkçemizin? Neyi var bu aydın geçinen dil zorbalarının!
Bıktım, sıkıldım artık, yazma gereği duydum bu satırları..O güzelim, tertemiz, ayaydın dilimizden utanıyor sanki bazılarımız! Geçenlerde bir kurtuluş töreni kutlamasındaydım. Marşlar, şiirler vs... Sahneye henüz 6. sınıf öğrencisi olduğu söylenen bir kız öğrenci çıktı. Kızımızın görevi şiir okumaktı.

Şiir oldukça uzundu. Ve hala anlayamdığım bir tuhaflıkla şiir arapça-farsça arası bir dille yazılmıştı. Kısacası hangi dilde yazıldığını bile henüz çözemedim. Şiirin bitiminde, bu anlayamamak benim o anki dikkat eksikliğimden mi diye düşünürken ortamdaki yöneticiler ve eğitim camiasının büyük bir bölümünün sadece görev icabı alkışladığını fark ettim kızımızı. Birden dudaklarımdan sadece yanımdaki arkadaşımın duyacağı şekilde şu cümle döküldü: " Şiirden ne anladın?" Arkadaşım başını sallayarak :" Hiçbirşey " dedi. Bunun üzerine bende: "Bilemiyorum, bu nasıl bir algılayıştır.Öğrencimizin kelimeleri doğru telaffuz edebilmek için sahnede döktüğü terleri farketmiyor mu bu görevi veren sorumlu?Çırpınıyor kızımız"dedim. O sırada başka bir öğretmen arkadaşımız lafa girdi:" Yooo şiir çok güzel!Arapça olduğu için Türkçe'ye çevrilemez, Türkçe Arapça'yı karşılamaz" dedi. Bu ifadeden sonra sadece yutkundum. Niye mi yutkundum? İçim daraldı, üzüldüm, kırıldım, öfkelendim.. Bu nasıl bir savunma? Ne demek Türkçe Arapça ifadeyi karşılayamaz? Hiçbir dil başka bir dili tam olarak karşılayamaz ki! Ne zavallıca bir düşünme şekli...Türkçe yetersiz bir dil sanki 'karşılamazmış'!..
Bu bir kişinin düşüncesi gibi görünsede, bu algılayışta çok insan var çevremizde.Yani farkında değiliz dilimizin güzelliğinden, zerafetinden, zenginliğinden... Tabi farkında olmayız; kullanmıyoruz ki!Hangimizin kelime incileri 300 geçiyor günlük olarak? O kadarını bile lütuf buyurup almıyoruz ağzımıza! Nerede bir Arapça, İngilizce...vs kelime varsa onu kullanınca 'çarpıcı' olduğumuzu düşünüp, çeşit çeşit pozlar veriyoruz hayat kamerasına.. Ortalıkta geziyoruz ardından "Biz Türk'üz, Türkçe konuşuyoruz" diye. Hani nerde? Birgün boyunca sabahtan akşama bir dikkat edin konuştuklarınıza. Ne kadarı kendi diliniz? Tabiki farklı dilleri öğrenmek gerek, bende meraklıyım yabancı dil öğrenmeye. Ama 'dil öğrenelim' diye kendi dilimizin verimliliğini sömürge erezyonuna uğratmayalım.
Aslında madalyonun birde arka yüzü var. "Türkçemizi kurtaralım" deyip, bizzat kayıplara karışmasına yardım edenleride görmeliyiz. Yani komedi programlarına malzeme yapılacak şekilde herşeyi de Türkçeleştirmeye çalışmakta yanlış bence. Yüzyıllardır dilimize girmiş kelimelerde artık bizimdir, ayıklamayalım.
Diller dillendikçe değerlenir. Dilimizi 'dinlendirmeyelim'; 'dillendirelim'!....

 
Toplam blog
: 15
: 1067
Kayıt tarihi
: 23.02.08
 
 

Sinop Üniversitesi Eğitim Fakültesi Okul Öncesi Öğretmenliği Anabilimdalında Öğretim Görevlisiyim..