Dillerden düşmeyen şarkı!..

Bir maç, bir kulüp üzerinde bu kadar sarsıntı yaratabilir mi?

Yaratırsa, bu sarsıntının etkisi ne kadar sürer?

Bu sarsıntının etkisini azaltabilecek bir ilaç veya psikolog var mı?

Geçtiğim hafta sonu oynanan ve Fenerbahçe’nin 3-1 lik galibiyetiyle noktalanan Fenerbahçe-Galatasaray maçından bahsediyorum.

Pili bitmiş saat gibi, Fenerbahçe-Galatasaray maçına takılıp kalanlar, bozuk plak gibi bir haftadan beri aynı şarkıyı söylüyorlar! Zamanın geçtiğini, yeni bir haftaya gelindiğini ve takımların önünde yeni maçlar olduğunu kim hatırlatacak?!..

Bir haftadan beri, maçın iptalinden tutun da, yeniden oynanmasına, Fenerbahçe’nin hükmen yenik sayılarak 3 puanının silinmesine kadar yazılmayan ve söylenmeyen kalmadı!

Zaten maç iptal edilip, Fenerbahçe hükmen yenik sayılır ve üç puanı silinirse ancak o zaman önü kesilip, liderlikten edilebilir!

Gelin Galatasaray kulübü futbol şube sorumlusu Haldun Üstünel’in düzenlediği basın toplantısında söylediklerini hep birlikte dinleyelim.

* Alınan kararların emsallerine uygun olması gerekiyor. Görüldü ki federasyon ve kurulların ceza anlayışında renklere göre farklılıklar oluşmaktadır.

* Biz yenilgiye kılıf aramıyoruz. O gece futbol performansımız, beklentileri karşılamaktan çok uzaktı. Biz bunu biliyoruz ve içimizde durumu sorguluyoruz. Gereken önlemleri alacağız.

* Hakem Bünyamin Gezer, 'Maçı iptal etseydim çok şey olurdu' diyerek zaten maçı iptal etmesi gerektiğini ve korktuğunu açık açık ilan etti. Bu korkuyla maçı yönetti ve aldığı kararları da gördük!

* Arda Galatasaray'ın kaptanıdır ve Galatasaray kaptanına kimse el kaldıramaz. Arda'yı bizden başka kimse ne yargılayabilir, ne de cezalandırabilir.

* Henüz ısınma bölümünde taraftarlarını selamlamaya giden futbolcularımıza saldırıldı. Yabancı maddeler atıldı. Oyuncumuz Keita'nın gözünden sakatlanmasına ramak kaldı. Hakeme saldırı oldu.

* Arda'ya 55 bin kişi toplu halde küfür etti. Ama hiçbir Fenerbahçeli yönetici bu duruma müdahale etmedi. Rövanş maçı çok daha farklı olacak. Nasıl konuk ağırlanırmış en güzel şekilde göstereceğiz.

* Bizde hayalperestlik yok, vaat yok; gerçekler var. Ligdeki 18. şampiyonluk kupası, Mayıs ayında Galatasaray'ın müzesinde olacak. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın. O kupa, Ali Sami Yen Stadı'nda havaya kalkacak. Galatasaraylıların içi rahat olsun.

Evet, bu neye benziyor? “Tencere dibin kara, seninki benden kara”…

Haldun Üstünel, Türk toplumunun unutkan bir yapıya sahip olduğunu bildiğinden olsa gerek, geçmişi unutup, basının karşısına geçerek, veryansın ediyor. Ancak kendisininde unuttuğu bazı şeyler var. Mesela, Bilica'ya verilen 3 maçlık men cezası, Kasımpaşa maçında aynı hareketi maç oynanırken yapan ve bu hareketi tüm televizyon kanallarında gösterilen Keita'ya niye ceza verilmedi? Bu çifte standardı görmeyenler, haktan hukuktan bahsedebilirler mi?

Bu veryansın da haklılık payı var mı? Var elbette! Terbiyesizlik yapan birkaç kendini bilmez seyircinin en kısa sürede tespit edilerek, gerekli cezalara çarptırılmaları gerekir. Eğer o stada maç izlemeye geldiysen, sahaya her hangi bir madde atmadan ve küfür etmeden adam gibi maçını izle! Takımını desteklemene kim ne diyebilir ki?

Gelelim, geçen yıllarda Ali Sami Yen Stadyumunda oynanan maçlara; Birkaç günden beri Fener TV. de görüntüler yayınlanıyor. O maçlarda Fenerbahçeli oyuncuların üzerine, bırakın atılan onlarca ton suyu, stadın koltukları sökülerek fırlatılmıştı. Bir bıçağın fırlatıldığı bile olmuştu! Kaç tane oyuncunun değişik yerine bu parçalar isabet etmişti. Örnek mi? Deniz Barış’a, Tuncay Şanlıya, Lugano’ya, korner atmaya giden Alex’e, Deivid’e, ha… Birde geçen yıl oynanan maçtaki toplu saldırı olayı var. Hani şu maçın son saniyelerindeki saldırı…

Gelelim verilen cezalara; Şükrü Saraçoğlu Stadyumunda olayı başlatan kim? Baroni’nin ayağına basarak, masumane bir itmeyi, olaya kim dönüştürdü? Yedek kulübesi ile birlikte Fenerbahçeli oyuncuların üzerine saldıranlar kim? Bilica ceza alırken, Arda’ya niye ceza verilmedi? Fenerbahçe’ye iki maç seyircisiz oynama cezası verilirken, Galatasaray’a nasıl 10 bin lira ceza verildi? Haktan hukuktan bahsedenlerin, bir haftadan beri yapılan yargısız infaza karşı niye sesleri çıkmaz?

Haldun Üstünel, Federasyon’un kurulları tarafından Fenerbahçe’ye verilen ve verilecek olan cezalara güvenerek mi Mayıs ayında şampiyonluk kupasını kazanacaklarını söylüyor? O zaman aldanıyor! Ligin 27. haftasında Ali Sami Yen stadyumunda oynanacak 3-1 in rövanşında, Fenerbahçe yine galip gelerek, şampiyonluk turu atabilir! Yani mayıs ayından iki ay önce…

Netice itibarıyla “Güneş Balçıkla sıvanmaz!” Kadıköy’de Galatasaray’ın kaderi değişmez! Son on yılda olduğu gibi, boynu bükükleri oynayarak geldikleri gibi giderler!..