Din ve İbadet

Din hür iradeleriyle inanan irade ve akıl sahibi olan insanları, en iyiye, en doğruya, en güzele ve ebedî mutluluğa ulaştıran ilahî kanunlar bütünüdür.

Dinsiz bir topluluk bulunmaz kendilerini atesit deist ilan edenlerin bile inandığı bir inanç sistemi vardır ve bu inanç sistemine göre yaşar hayatlarını ona göre tanzim ederler.

İbadet tevazu göstermek itaat ve kulluk etmek anlamlarına gelir Terim olarak ibadet ise kulun, “Allah’ın razı olacağı işleri yapması”dır. Diğer bir tarife göre “saygının en ileri derecesi”dir. kulun kulluk bilinciyle Rabbbini hamd etmesi ona şükranlarını ifade etmesidir

Allah'a kulluk, yaratılışın en büyük gayesidir. Zira yüce Allah cinleri ve insanları ancak kendisine kulluk etsinler diye yarattığını bildirmiştir. . "Ben cinleri ve insanları ancak bana kulluk etsinler diye yarattım.”(Zâriyât suresi, 56. ayet.) Ayrıca içinde yaşadığımız dünya, ölüm ve hayat yine insanların bu kulluk görevlerini nasıl yapacakları belli olsun diye var edilmiştir.

Ibadet yüce Allah'ın emri olduğu için onlardan vazgeçmek veya onları yerine getirmemek kişiyi dinden çıkarmaz ama günahkar yapar Mükellef olan herkes sınırları Islamda belirtilmiş çeşitli ibadetlerle yükümlüdür.mesela namaz farz hükmündedir kişi bunu bilmeli ama namazın farz olduğunu inkar etmerk kişininin dinini inkar anlamındadır. Namazı olmayanın dini yoktur çünkü namaz bu dinin direği bu temel direk olmazsa bu bina çöker 

Ama sadece dini ibadetler bizi kurtarmaz bunun yanında ahlaklı sözüne güvenilir emin olmak kimsenin hakkını yememek bunlarda islama göre bir ibadet hükmündedir. Yoksa kıldığın namaz seni kötülüklerden kötü davranışlardan alıkoymuyorsa o zaman Yüce rabbimizin dediği gibi " Vay o namaz kılanların haline kıldıkları namazdan gafildirler" - Maun Süresi 4,5 Ayeti Kerime