Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Ağustos '09

 
Kategori
İlişkiler
 

Dinleme becerisi

Dinleme becerisi
 

Sosyal bir varlık olarak insan sürekli diğer insanlarla ilişki halindedir. İnsanın çevresiyle uyum içinde olabilmesi hiç şüphesiz insanlarla kurduğu sağlıklı iletişime bağlıdır. Sağlıklı bir iletişimde ''konuşma'' kadar ''dinleme'' de önemlidir; hatta konuşmadan daha önemli olduğunu söyleyebiliriz. Özellikle başkaları tarafından anlaşılamadığımızı düşündüğümüz günümüzde ''dinleme'' daha da önemli hale gelmiştir.

Acaba ''dinleme'' deyince ne anlıyoruz? ''Duyma'' ile ''dinleme''nin farkını biliyor muyuz? Dinleme kurallarından haberimiz var mı?... Büyük ihtimal bu sorulara vereceğimiz cevaplar “etkili dinleme becerileri” açısından pek tatmin edici olmayacaktır. Ne yazık ki toplum olarak dinlemeyi pek sevmiyoruz. Karşımızdaki kişiyi dinlerken bile kendi söyleyeceklerimizi kurguluyoruz. Kısacası kimseyi gerçekten dinlemiyoruz, ama konuşmayı çok seviyoruz. Ve herkes böyle yaptığı için, kimse birbirini anlamıyor ve başlıyor yakınmalar: Kimse beni anlamıyor!...

İnsanları anladığımız sürece onlarla sağlıklı ilişkiler kurabiliriz. Ve bunun da yolu insanları etkili bir şekilde dinlemekten geçmektedir. Sadece çevremizdeki insanlarla sağlıklı ilişkiler kurmak için değil, kendi kişisel gelişimimizi yükseltmek için de dinleme becerilerimizi geliştirmek zorundayız. Çünkü öğrenmenin en temel kuralı ‘etkili dinleme’dir. Tüm dikkatimizi vererek dinlediğimiz şeyleri kolay kolay unutmayız.

Eğitim sistemimizde de bu konuya yeteri kadar önem verildiğini söyleyemeyiz. İlköğretimden üniversiteye kadar eğitim süreci boyunca dinleme becerilerinin geliştirilmesine yönelik ciddi bir eğitim verilmemektedir. Sadece, “dinle, dikkatli dinle, dinlemezsen anlayamazsın” gibi beylik uyarılar yapılarak, öğrencilerin dinleme becerileri geliştirilmeye çalışılmaktadır. Ve her gün yapılan bu uyarıların, maalesef hiçbir faydası olmamaktadır. Çünkü dinleme düşünsel bir beceridir ve zaman içerisinde planlı bir şekilde geliştirilebilir. Nasıl dinleyeceğini öğretmediğimiz bir öğrenciye “dinle” demenin hiçbir anlamı yoktur.

Dinlemeden konuşmaya çalışmamız, anlamadan anlaşılmaya çalışmamız, bizim gerçek ve içten iletişimler kurmamızı engellemektedir. Şu bir gerçek ki hepimiz dinlenilmek istiyoruz. Eğer bir insana gerçekten değer veriyorsak ve bunu belli etmek istiyorsak, yapacağımız tek şey; karşımızdaki kişiyi etkili bir şekilde dinlemektir. İrade gücümüzü kullanarak daha iyi dinleme becerileri kazanabiliriz. Dinlerken yüreğimizle, beynimizle, her şeyimizle dinlemeliyiz. Etkili dinleme sadece söylenenleri duymak değil, aynı zamanda söylenenleri önemsemek, kavramak ve değerlendirmektir. Duyma, dikkat gerektirmeyen biyolojik bir süreçtir. Çevreden gelen her türlü ses kulak tarafından alınır. Dinleme ise bilişsel bir süreçtir, belli bir amacı vardır, düşünmeyi, yorumlamayı içerir.

Hiç kuşkusuz, insanlarla olan anlaşmazlıklarımızın temelinde iletişim becerilerimizdeki yetersizlikler yatmaktadır. Eğer insanları anlamak ve insanlar tarafından anlaşılmak istiyorsak, dinlemeyi mutlaka öğrenmeliyiz. Dinlemeyi öğrenmeden ve bunu etkili bir şekilde uygulamadan, başkalarından da bizi dinlemelerini ve anlamalarını bekleyemeyiz. Unutmayalım ki herkes dinlemeye değer, çünkü herkesten alınabilecek, öğrenilebilecek çok şey vardır.

 
Toplam blog
: 25
: 1154
Kayıt tarihi
: 28.03.07
 
 

1968 yılında Sivas'ta doğdu. İlk ve ortaöğrenimini Gürün'de tamamladı. Gazi Üniversitesi Kırşehir Eğ..