- Kategori
- Mizah
- Okunma Sayısı
- 760
Dinlemek ve Anlamak Üzerine...

Dinlemek, anlamak...
Konunun uzmanı değilim ama yaşadıklarımdan öğrendim ki; anlamak için iyi dinlemek ve algıları açık tutmak gerekiyor.
Uzmanlar, “dinlemek” için, konuşan kişiye verilen değeri gösterir, dinlemek sevginin en güzel ifadesidir” diyorlar.
( Sanırım doğru; mesela ben bile sosyal bir ortamda hiç tanımadığım çiftlerin sohbet pozisyonlarından, jest ve mimiklerinden, sevgili mi, yoksa evli mi olduklarını,“şıp” diye anlayabiliyorum..:))
Öte yandan, anlatan kişi akıcı-güzel, biraz da nükteli konuşuyorsa, hele ilgi alanıma giren şeylerden söz ediyorsa can kulağıyla dinliyorum. Ama kişi eveleye geveleye anlatıyorsa ya da en ince ayrıntısına kadar kendi özelini anlatıyorsa ya da ilgimi çekmeyen konulardan konuşuyorsa, o kişiye ne kadar değer versem de sıkılıyorum, dinleyemiyorum. Ve böyle durumlarda, genellikle anlatılan şeyi anlamadığımı, anlasam da eksik ya da yanlış anladığımı fark ediyorum.
Şimdi, dinlemek ve anlamaktan söz açılmışken, aşağıdaki fıkrada adı geçen İsmet Ağabey'in, anlatılanı dinlememiş mi, yoksa algılama sorunu mu yaşamış olduğu yorumunu size bırakıyorum..:)
…
*Dünyada sadece bir çift kalan orangutan türünün erkeği ölmüş.
Bilim adamları: “Bu ender hayvanın üreme ihtimali sıfır, bu yüzden soyu tükenecek, ne yapalım” diye düşünmüşler, kurullar toplamışlar.
Kuruldaki bir Türk bilim adamı:, şöyle demiş:” Bizim memlekette bir İsmet Ağabey var, söylemesi ayıptır aynen bu orangutana benziyor, hatta biraz daha kıllıdır. Ondan rica edebiliriz.
Bir de 100-200 Dolar ödül verirsek belki kabul eder ve böylece orangutanların soyunu kurtarır”
Bakmışlar başka çare yok, İsmet Ağabey’e gitmişler. Durumun önemini ve yapacağı hizmetin büyüklüğünü anlatarak, “Karşılığında da 100 Dolar söz konusu” demişler.
İsmet Ağabey düşünmüş, taşınmış: “ Olur ama üç şartım var” demiş.
Herkes sevinç ve merakla “ Ne?” diye sormuş.
Yanıtlamış:
1-Öpüşmem
2-Yavru eğer erkek olursa rahmetli babamın adını koyarsınız.
3-100 Dolar çok, en fazla 50 Dolar veririm! *
...
Kıssadan hisse:
“Dinlemiş olmak için değil, anlamak için dinlemeliyiz ve İsmet Ağabey’in düştüğü duruma düşmemeliyiz:)”
****
*Ahmet Şerif İzgören/ "Şu hortumlu dünyada fil yalnız bir hayvandır" adlı kitaptan...
Önerilerine Ekle Beğendiğiniz blogları önerin, herkes okusun.

Ama şöyle de bir 'atalar sözü' var: "Sözün yarısı konuşana aitse, yarısı da dinleyene aittir." Ağzından bal da damlasa arada bir dinleyene söz hakkı vermek lazım. Bu hakkı hiç kullandırmayanlara çok tanık oldum :)
Hasan Hüseyin Dulun 22.11.2017 12:01- Cevap :
- Haklısınız Hüseyin Bey..:) Bir yazı da sürekli konuşup, dinlemeyi bilmeyenler için yazmalı galiba..:) Selamlar... 25.11.2017 0:08
Dinlemek ve anlama konusunda harika bir mizahi yazı. Sağlık, esenlikler diliyorum.
Şahin ÖZŞAHİN 21.11.2017 21:58- Cevap :
- Beğendiğinize çok sevindim Sahin Bey, teşekkür ederim..:)Selamlar 25.11.2017 0:08
Çok güldüm,hala da gülüyorum :) Bence İsmet Abi anlatılanları gayet güzel can kulağıyla dinlemiş. Fakat dinlemek başka, anlamak başka. İsmet Abi'nin bir suçu yok :) Yapacağı hizmetin büyüklüğü karşısında talep ettikleri de oldukça küçük kalmış:) Saygıyla Fatma Hanım...
Özkan Sarı 21.11.2017 14:14- Cevap :
- Ben de halâ gülüyorum Özkan bey..:) Üstelik okuduğumdan beri, bir bahaneyle her önüme gelene anlattığım halde..:)Türk mizahı önünde saygıyla eğiliyorum :)) Teşekkürler,selamlar 21.11.2017 23:42
Fatma hanım, tamda dinlememek üzerine bir blog hazırlıyordum ki yazınızı okudum ve daha önce okuduğum "Şu hortumlu dünyada fil yalnız bir hayvandır" kitabını ve orangutan öyküsünü hatırladım, emeğinize sağlık, selamlar
Nizamettin BİBER 21.11.2017 9:42- Cevap :
- Eyvah!..Benimki daha çok gülümsetmek için yazılmış bir yazı ama sizinki kesin derin derin düşündürecektir bizi :) İlginiz için teşekkür ederim size de kolay gelsin, düşüncenize, kaleminize sağlık..:) 21.11.2017 23:42