Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Ocak '11

 
Kategori
Eğitim
 

Diploma mı? İyi Bir Vatandaş mı?

Diploma mı? İyi  Bir Vatandaş mı?
 

Eğitim neden önemlidir… alınacak diploma mı? Önemlidir, yoksa çocuğun öğrendiği bilgi mi? Okullarda amaç çocukların diploma sahibi yapılması mı? Yoksa iyi bir vatandaş olarak yetişmesini sağlamak mı? 

Ailelerde çocuklara karşı sürekli bir baskı vardır. Bak evladım sınava iyi çalış yazılıların kötü gelmesin, daha iyi olmalısın, kimseye hayat gümüş tepside sunulmaz. Bu hırsla öğrenciler sınavlara adeta bir robot gibi hazırlanırlar. O konular ezberlenir ve sınavdan sonra diğer sınava boş yer açmak için silinerek çöp kutusuna atılır. Bütün sınavlarda çocukların hedefi 100 almaktır. 

Peki, ya öğrenmek… Gelecek için iyi bir vatandaş olmak, sosyalleşebilmek bunlar sürekli atlanır. Aileler atlar, çocuklar atlar, çoğu zaman öğretmenler atlar. 

Sonrası… Toplumda duyarsız düşünüp yorumlama kabiliyetlerini kazanamamış, sosyalleşmesini tamamlayamamış hayattan kopuk yetişen bireyler. Evet duvarda iftihar belgeleri ile süslenmiş bir diploması var ama insanlığı, vatandaşlığı nerede… 

Bence okul eğitim yuvasıdır ama okulun görevi öncelikle çocukları geleceğe hem kendileri, hem ülkeleri için yararlı bir vatandaş olarak yetiştirmektir. Her çocuk 100 alacak diye bir kural yoktur. Ailelerde kendilerinin yapamadıklarını çocukları yapsın diyerek saldırmamalıdırlar. 

Önemli olan o çocuğun ezberlerle 100 alması değildir. Konuları kavrayarak, anlayarak ve gerektiğinde uygulayabilecek şekilde öğrenmesidir. Bütün çocuklar profesör olacak değildir. Çocukların seveceği bir işi öğrenmeleri ve kendilerini geliştirmeleri amaç olmalıdır eğitimde… 

İşte hem ailede hem okulda köşeye sıkıştırılan çocuklar bir dönem sonra patlama noktalarına gelmektedirler. Sonra birileri çıkıp bu gençlik nereye gidiyor diyerek sormaktadır. Aslında burada sorulması gereken biz bu gençleri nasıl bu hale getirdik olmalıdır. 

Çocuklar eğitime aile içinde başlar ve çocuk sormaya başladığında başta verilen cevaplar sonralarında oflamalara ve yeter artıklara döner. Merak eden çocuk bir süre sonra merak etmekten vazgeçer. Neticede ileriki dönemlerde sormayan umursamayan bir genç olarak karşımıza çıkar. 

Tabi kimse bunu irdeleme ihtiyacı hissetmez çünkü aranılan potansiyel suçlu karşılarındadır. Anne babaya sorsan onlar her şeyi yapmıştır. Okul masraflarını karşılamaktadırlar kitapları tamdır, ama bu çocuk haylazdır. Durum böyle olunca tabi başarısız olan çocuktur. 

Peki, sormak gerekmez mi? Sevgi nerede, örnek olmak nerede, milli birlik ve beraberlik kültürünü sen çocuğuna ne kadar aşıladın, iyi bir vatandaş olmayı ne kadar öğrettin, paylaşmayı ne kadar gösterdin, çevresine duyarlı olmayı anlattın mı? 

Tabi bunlar ailesel görevler değil… aile daha ne yapsın okul ihtiyaçlarını karşılıyor, cebine açlığını koyuyor sevmese bunları yapar mı? 

Bütün suçlu çocuklardır. Sonrasında karne zamanı kaçan çocuklar ailelerden saklı saklı çeşitli yollara bulaşan gençler ve yitip giden ömürler. 

Çocukları anlamak dinlemek ve onlara anlatmak gerekir. Bunu sizler yapmadığınız takdirde birileri kendi doğrularını bu çocuklara anlatacaktır. İşte o zaman siz ne kadar mücadele verseniz bile çocuğunuz sizce yanlış olan ama onun doğru kabul ettiklerinin peşinden gidecektir. 

 

Burçak YAZICI 

 

 
Toplam blog
: 168
: 1098
Kayıt tarihi
: 02.07.10
 
 

4 kasım 1996 yılında İstanbul'da dünyaya geldim. Bu sene ilköğretimden mezun oldum. Okul hayatımd..