Dişi bir kaplan, Asuman ( 3 )

-Üçüncü bölüm-

Telefonu iyi dileklerle kapatıp kısa bir süre düşündüm. Bunu kendim çözmeli, başkan’daki hakkımı böyle bir gereksinim için harcamamalıydım…

Telefonun diğer ucunda Handan hanım “ Ömer bey Asuman hanım sizinle görüşmek istiyor, uygun musunuz? ” dediğinde “ Bağla” dedim. İçimden de “ offf bir yapışkana çattık galiba” diye de geçirdim. “Hayır kendisi burada efendim” deyince Handan, kısa bir şaşkınlık geçirdim “ gelsin” diyebildim sadece.

İçeri 1.60 boylarında, zayıflıktan avurtları çökmüş, kocaman siyah gözlerinde ürkek ceylan bakışı ile kısa saçlı, siyah anoraklı biri girdi.

- Ömer bey rahatsız ettiğim için özür dilerim. Patronumdan izin istedim, sizinle yüz yüze görüşmeye geldim.

Kısa bir şaşkınlık geçirdim. Kafamda tasavvur ettiğim Asuman ile karşımdaki Asuman apayrıydı. Bir an içimde fırtınalar koptu. Kendi kendime küfür ederek içimden, oturması için yer gösterdim. Bir iki yutkunmanın sonrasında kendime gelebildim. Öylesine utanmıştım ki, gerçekten çok çaresiz bir görüntü vardı karşımda. Bir anne 4 yavrusunun ısınması, karnının doyması için hiç tanımadığı bir adamdan yardım istiyordu ve bu adam onun için “yapışkana çattık galiba” diye düşünmüştü.

Ve anlattı Asuman yaşam öyküsünü bir solukta. Kâh gözlerinden yaşlar sicim gibi indi, kâh gülümsedi o kömür karası gözler; ışıldadı, çocuklarının okul başarılarını anlatırken.

14 yaşından gün sürerken 15 e doğru, Sivaslı Rıfat bir akşamüzeri komşu Nezahat teyze’nin kapısı önünde kolundan tuttuğu gibi atmış kırmızı Murat 124’ün arka koltuğuna. Suratına iki de okkalı tokat. “ Sesini çıkarırsan seni gebertirim buracıkta” deyip kesmiş soluğunu tam gırtlağındayken çığlığı. Üç yıl görememiş anasını.Haber de edememiş “ sağım, merak etmeyin” diye. İlk bebesini , Rıfat’ın koynuna girdiğinden üç yıl sonra almış kucağına. Ve Anacığını görmeye hak kazanmış erkek doğurdu diye. İstanbul’a geldiğinde bir daha dönmemişler geriye ve yerleşmişler Asuman’ın baba ocağına. Bir yıl sonra ikinci bebeyi emzirmeye başlamış “ mayıs kuzum” diyerek sevdiği kızını… Kanarya’da tekstil fason atölyeleri açılmaya başlamış peşi sıra ve iş kapısı çıkmış Asuman’dan büyüklere, akranlarına, küçüklere.. Herkese iş. Asuman’da girmiş bir atölyeye. Erkek-kadın iç çamaşırları üreten bir atölyede çalışmaya başlamış. Karı koca çalışınca eve para daha çok girmeye başlamış. “Keşke” diyor asuman anlatımının bu bölümünde “keşke o kadar çok kazanmasaydık ta, huzurumuz bozulmasaydı”

Rıfat bir dönem sonra içki’nin yanı sıra kumara dadanmış. Ardından gece âlemleri. Uyuşturucu. Eve getirip sarmaya başlamış esrarı. Ve sekiz yıl önce bir gece sızmış. Elinde sarma cigarasıyla. Komşuların feryatlarına uyandıklarında çocuklarını kapıp camdan dışarı atmış Asuman, ardından Anasının odasına girmek istese de alevler salmamış onu ve komşular. Gözlerinden ip gibi yaşlar inmeye başlamıştı yine Asuman’ın “ Anamın babamın katili kocam Ömer abi.” Abi diyerek sürdürdü anlatmasını. “ Ve ben yüklüyüm yine” Bir anda dağıldım. Toparlayamadım

-Beşinci bebeğe mi? Öyle bir telaşla ve şaşkınlıkla sormuş olmalıyım ki , gözyaşları gülme krizine dönüştü Asuman’ın.

-Yok abi ikizlerime..

Yaşamı tam bir romandı Asuman’ın. Hani herkesin “ Anlatsam benim hayatım roman olur “ derler ya! İşte Asuman’ın ki aynen böyle.

14 yaşındayken evinin önünden kaçırıldığı Nezahat Teyze imdadına yetişmiş Asuman’ın. Evini açmış iki bebesi ile karnı burnunda ki Asuman’a

- Kızım sen ve bebelerin gelin ama bu adamı istemem evimde. Ben yalnız yaşayan dul bi kadınım. Evimde Erkek istemem… demişti.

Karakol ifadeleri, Savcı karşısına çıkmalar, mahkemeler sürmüş iki yıl boyunca. Ve Asuman ikizlerini doğurmuş Nezahat teyze’nin evinde. Evdeki eski bir Singer makine ile çevreye işler yapıp geçimini sağlamış uzun yıllar. Rıfat ortalıkta görünmemiş yangın sonrasında uzunca bir süre ve iki yıl önce çıkmış ortaya. Nezahat teyze’nin vefatının 40 çıkmadan.. Kavgalar, bağrışlar, hakaretler ve tehditler sürmüş bir müddet. Ve Asuman karar vermiş. Odunluktaki Nacak’ı alıp, bir daha sarhoş gelip dövmeye, sövmeye yeltendiğinde nacak ile kovalamaya Rıfat’ı.

İki gün rahat etmiş Asuman ve üçüncü gün Rıfat kapıda belirmiş akşamüzeri.

(ARKASI YARIN)