Dişi Ezel ‘Canan’, biraz canlanmalı!

Peyami Safa’nın romanından uyarlanan FOX TV’nin yeni dizisi ‘Canan’, ilk sınavında başarılı sayılır! ‘Muhteşem Yüzyıl’ ve ‘Çocuklar Duymasın’la aynı gece ekrana gelen dizi, totaldeki sıralamada onuncu oldu. ‘Türkan’, ‘Köprü’ gibi mesaj veren yapımlarla dikkat çeken Koliba Film’in bu yeni eseri de hayata dair vurgulamalarla dolu… Başarılı oyuncuları kadrosunda toplayan dizide, ‘Arka Sokaklar’ın ardından ilk kez rol alan Gamze Özçelik Pektaş, farklı bir görünümle ekranda... ‘Parmaklıklar Ardında’nın sert savcısı Neriman Uğur da canlandırdığı karakterle oldukça uyumlu!  

Bir bilekliğin hatırasıyla 1982 yılına giderek başlayan ‘Canan’, parasızlıktan evlatlık verilen bir kız çocuğunun İstanbul’a yollandıktan sonra yaşadıklarını anlatıyor. Eski Türk filmlerini andıran dramatik bir başlangıç yapan dizi, yıllar sonra lüks ve para içinde yüzen bir kadın olan Canan’ın eski hatıralarından güç alarak akışını sürdürüyor. Fransız kimliğiyle, kendine kötülük yapıp sevdiklerinden ayıranlardan öç almak için İstanbul’a dönen Canan, bu karakterle ‘Ezel’i hatırlatıyor. Geriye dönük anlatımları, günümüzle birleştirerek yürütülen senaryo buram buram intikam kokuyor! Sihirli değnek sayesinde prensesleşen Canan, kaybettiği yıllarının ve biricik aşkının acısını çıkartmak için çabalarken içindeki fırtınalarda kaybolmaktan da kurtulamıyor. Bu çizgisiyle de ‘Ezel’leşen Ömer’i çağrıştırıyor.  

Orijinal romandan daha modern ve çarpıcı bir havaya büründürülerek senaryolaştırılan ‘Canan’ın konusuna ‘tecavüz’ olayının katılmasını da, halkın bu olaydan dolayı ‘Fatmagül’ün Suçu Ne’ dizisine gösterdiği ilginin benzerini yaratma amacı, olarak görmek mümkün! Karahanlarla Canan arasında güç savaşına dönüşen öykü, aslının aksine daha sert bir anlatıma sahip… Ancak dizide göze çarpan bir yön var ki, bunun üstünde özellikle durulmalı… Hikâyenin anlatımı çok ağır! Bu tempoyla sürerse, ilk bölümde yakaladığı ilgiyi kaybedebilir. Kalıcılık için, daha akıcı ve canlı bir çizgiyi yakalaması gerek!  

Anibal Güleroğlu