Diyar-ı küfrün gemileri

1825-1880 Yılları arasında yaşamış olan ünlü Osmanlı devlet adamı Ziya Paşa'nın bir beyti vardır:

Diyar-ı Küfrü gezdim beldeler, kaşaneler gördüm / Dolaştım mülk-i İslamı bütün viraneler gördüm.

Paşanın bir Avrupa seyahatı dönüşünde kaleme aldığı bu beyit, motorla Kadıköy'den Eminönü'ne geçerken Karaköy limanında demirli Mariner adlı muhteşem yolcu gemisini görünce birden aklıma geldi.Mariner kocaman gövdesi, kat kat güverteleri ve kusursuz anatomisiyle o denli çarpıcıydı ki ister istemez seyredenleri kendine hayran bırakıyordu.

Mariner'e bakarken bizim yolcu gemilerimizi hatırladım. En lüksü zaman zaman Sarayburnunda boş boş yatarken gördüğümüz Ankara ve Samsun feribotları..Mariner'e göre adeta salaş Kasımpaşa motorlarını andıran bu teknelerin ne amaçla kullanıldığını bileniniz var mı acaba?

Eloğlu ta Amerikalardan dağ gibi gemilerle İstanbulumuzu ziyarete gelirken biz kendi denizlerimizde vapur işletmekten bile aciziz. Yakın geçmişte İstanbul'la Ege, Akdeniz ve Karadeniz limanları arasında çalışan iyi kötü vapurlarımız vardı. Hele Karadeniz'de çalışan Ege, İzmir, Truva gibi vapurlarımız adeta efsaneleşmişti. Yaşı 40-50 olup da bu gemileri hatırlamayan Karadenizli yoktur. Halbuki şimdi koskoca Türkiye cumhuriyeti'nin Karadeniz'e işleyen tek bir gemisi bile yoktur. Rusya ve Ukrayna limanlarından onlarca yolcu gemisi İstanbul'a gelip giderken biz bir tane bile işletemiyoruz. Elimizdeki bir-iki gemiyi de Sarayburnu'nda çürütüp hurdaya çıkarmak üzereyiz.

Bahane çoktur belki. Bir zamanlar Coşkun Özarı'nın milli takım yenilgilerimize bulduğu bahaneler gibi: Hava soğuktu, saha kaygandı vs. / Yolcu çıkmaz, zarar eder, Karadeniz fırtınalıdır gibi. Ancak bunların hiçbiri günümüz dünyasında geçerli olamaz. Adam gibi çalışan bir vapurculuk şirketi ta 100 yıl öncesinde olduğu gibi yolcuyu da bulur, kar da eder.Yeter ki denizlerimiz boş bırakılmasın.

Bunu da yapamıyorsak artık kabotaj bayramlarına bir son verip, sahillerimizde çalışma hakkını  yabancı yolcu gemilerimize verelim. O zaman görün bakalım Diyar-ı küfrün gemileri denizlerimizde nasıl da çalışıyor.

Belki de kendi denizlerimizden kendi gemilerimizin kovulmasının nedeni böyle bir sonuca ulaşmak içindi.