Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Şubat '13

 
Kategori
Gezi - Tatil
 

Diyarbakır II

Diyarbakır II
 

Tanrı doğuda, Aden'de bir bahçe dikti. Yarattığı Adem'i oraya koydu.Ve bahçeyi sulamak için Aden'den bir ırmak çıktı ve oradan bölündü ve dört kol oldu....Ve üçüncü ırmağın adı Dicle'dir; Asur'un önünden akan odur.

Aden bahçelerinin bir bölümü kabul ediliyor Hevsel bahçeleri.

Bahçeler MardinKkapıdan başlayarak Dicle nehrine doğru uzanıyorlar.Zamanında 180'ne yakın kuş türü yaşar,meyve ağaçları ile dolarmış bahçeler.Yazları insanlar dicle üzerine hülle(kulübe)ler kurarlarmış.Geceleri her yer kandillerle aydınlanır,eğlenceler olurmuş.Yenilen karpuzların kabukları küllerle doldurulup yakılır ve suya bırakılırmış.İlk sönen kabuğun sahibini giysileriyle suya atarlarmış.


 On Gözlü Köprü 

'Diyarbakır'ın zenginliğini göstermek için Dicle'nin üstüne görkemli bir köprü yapmaya karar vermişlerdir. Bu köprünün de ihtişamlı olması için on gözlü olması fikrinde birleşilmiştir.Köprünün yapımı için zenginler aralarında para toplamayı kararlaştırır. Ancak bu kararların alındığı toplantıya çok zengin olan bir o kadar da cimriliğiyle ün yapan o zengini “Nasıl olsa para vermez” düşüncesiyle çağırmazlar. Köprünün kendi katkısı olmadan yapılacağını öğrenen o zengin adam ise buna çok kızar. Diğerlerine “Ben cimri değilim, israfa karşıyım, bunu kanıtlamak için de bu köprünün tamamını ben yaptıracağım, daha sonra yıkıldıkça yeniden onarılması için de köprünün orta ayağına, bir küp altın gömdüreceğim” der. Dediğini de yapar. '

Efsaneye inanan çokmuş, o kadar ki geçmiş yıllarda bir kaç defa köprünün ayakları kırılmış.

Gazi Köşkü/Semanoğlu Köşkü

Akkoyunlu döneminde 15.yy da inşa edilmiş.Atatürk ordu komutanlığına atanınca bir yıl Diyarbakır'da kalmış.Bu süre içersinde bu köskte konaklamaş.Diyarbakır evleri genelde içe dönük düzendedir.Diclenin kıyısındaki köşklerde ise durum tam tersi.Odaların tamamından manzara seyredilebiliyor.

 

 Ulu Camii

 Zamanında dört farklı dine ibadet mekanlığı yapmış.İlk yapılışı putlar içinmiş.Hristiyanlık yayıldığında aynı yere kilise inşaa edilmiş( Martoma kilisesi).639 yılında  arap orduları  egemenliğinde kilise camiye çevrilmiş.

Ulu Cami anadolunun ilk camisiymiş ve hiç işgale uğramamış.Farklı dönemlerde onarımlar, eklemeler yapılmış.Her ekleme yapıldığı dönemi yansıtıyor.Birbirine uydurma ya da benzerini yapma gibi bir kaygı yok.Avlulu bir plana sahip, avlunun dört cepheside farklı mimaride,farklı bezemeler,farklı kabartmalarla kaplı.

Üç giriş kapısı var.Camii ibadete açık.

Hanefiler ve şafiler için iki farklı ibadet yeri var.

Avlunun ortasında El-cezerinin yaptığı güneş saati ve şadırvan  bulunuyor.

 ----------------------------

 

Behrampaşa CamiiMimar Sinan'ın çıraklık eserlerinden birisi.

Mukarnaslı kapısı en çok dikkatimi çekti.Tek kubbeli,çift revaklı ve çilehanesi olan camii kesme taslardan

yapılmıştır.Caminin girişindeki sahanlar harç kullanılmadan sıkıştırma taş düzeninde döşenmiş.Statik olarak açıklaması hala yapılamımış.Deyrul Zafaranda da benzer teknik kullanılmış.Manastırdaki taşlar birbirine geçmeli olarak ayakta durabiliyormuş.

 

  --------------------

 

 

Diyarbakır'dan hediye götürmek için han ve çevresindeki dükkanlara bakabilirsiniz.Gümüş ve bakır eşya satanlar,tesbihçiler,şallar,kilimler.Her gün içtiğimiz için alışıyor insan kahvelerine.

Cafelerden veya baharatçılardan kahve alabilirsiniz. Dibek kahvesinin kilosu 45-50tl ,menengiç ise kavonozlarda 10tl.

Karpuz kubuğu çedirdeğini burada gördüm ilk defa. Mor badem şekeri, lebbebi çeşitleri de alınabilir.

 

 
Toplam blog
: 2
: 240
Kayıt tarihi
: 21.02.13
 
 

Mimarlık öğrencisiyim, seyahat etmeyi, farklı kültürler, insanlar tanımayı seviyorum. ..