Diyet yaparken karşılaşılan sorunlar...

Gelin bu yoğun siyaset kokan, güncel konuları bir kenara bırakıp, sizlerle herkesin ortak sorunu olan, diyet yaparken karşılaşılan sorunları tartışalım.

Diyet yaparken niye bu zorluklarla ve yanlışlarla karşılaşıyoruz?

Bunları çözmek için ne yapmalıyız?

Bildiğiniz gibi, her metabolizmanın güçlü ve zayıf yanları vardır.

Diyet yaparken bu özellikler kendini daha da belli eder. Bu nedenle, diyete başlamadan önce bu işin uzmanına bu konuyu danışıp, metabolizmamız hakkında bilgi sahibi olmamız en doğrusu gibi görünüyor.

Bizler için bir araştırma yapan Readers and Digest dergisi, kilo kontrolü sırasında karşılaşılan 'su içemiyorum, kahvaltı yapamıyorum, tatlıdan vazgeçemiyorum' gibi sorunları çözmeye yardımcı olacak pratik çözümleri yayınlamış.

Bende bu derginin yayımladığı araştırma sonuçlarını, kendi yorumumu da katarak sizlerle paylaşmak istiyorum.

İşte sorunlarımız ve çözümleri:

Sorun: Sabahları bir kâse tahıl gevreği yemeyi seviyorum. (Afiyet olsun)
Çözüm: Tahıl gevreklerinin az yağlı olmasına, diyet yapanlara uygun olmasına dikkat etmek gerekiyormuş. Eğer bu tip tahıl gevreği kullanmıyorsak, kâsemize daha az gevrek koyup, kâseyi doldurmak için ise üzerine doğranmış elma, çilek ya da yaban mersini ekleyebilirmişiz. Ayrıca bir yemek kaşığı doğranmış fındık da mükemmel bir uygulama olabilirmiş. Çünkü fındık, protein ve iyi yağ deposu olmasının yanında kan şekeri seviyesini sabitleştir ve tok olmamızı sağlarmış.

Sorun: İşe gidene kadar kahvaltı yapmam, sonra işyerinde simit, açma ya da kek yerim diyorsanız?
Çözüm: Akşam yatmadan kahvaltınızı önce küçük bir çanta şeklinde paketleyebilirmişiz. İyi bir kahvaltı için hazırladığınız çantaya meyve, bir avuç dolusu fındık, 250 ml az yağlı yoğurt koyabilirmişiz.

Sorun: Tatlı içecekleri seviyorum, suyu sevmiyorum.( Hoppala bu da nerden çıktı? Su sevilmez mi?)
Çözüm: Bu tarz şekerli içecekleri yemekten sonraki tatlı olarak düşünebilirmişiz. Bu nedenle, günde bir kereden fazla bu içeceklerden içmeyip ve bunların müptelası olmamak gerekiyormuş. Öğleden sonraya kadar bekleyip, sonra bulabildiğimiz en küçük meyve suyunu içmeliymişiz. Bunun yerine su içmemiz daha iyi olurmuş ama… (Suyu sevmiyoruz ya!) Bu alışkanlığımızı değiştirmek diyetimizi iyileştirmede ve hatta kilo vermemizde etkili olabilirmiş.

Sorun: İşyerimin yakınlarında sağlıklı öğlen yemeği yiyebileceğim yer yok diyorsanız.
Çözüm: Öğle yemeğimizi evden getirmemiz bizim için daha faydalıymış. (Hemen sefer taslarını hazırlayın! Hem tasarruflu, hem de sağlıklı) Eğer şanslıysanız, ofisinizde buzdolabı, mikrodalga fırın ve tost makinesi olabilirmiş. (Ya olmayanlar?) Eğer, işyerinizde buzdolabı yoksa öğle yemeğinizi içine buz kalıbı konmuş ve izole edilmiş küçük bir çantada saklayabilirmişsiniz. Böylece, öğle yemeği zamanına kadar soğuk kalırmış. (Sonrada ısıtmaya uğraş! Ben emekli olduğumdan böyle bir sorunu yok!)

Sorun: Pizza yemeyi seviyorum. Bu çok mu kötü? (Eh oldukça!)
Çözüm: Eğer sucuk, sosis, salam gibi gıdaları da eklersek, kendimizi ekstra kalori ve doymuş yağlarla sabote etmiş olurmuşuz. Bu da insülin direncine katkıda bulunuyormuş. Bu nedenle daha sağlıklı pizza düşünmek gerekiyormuş. Şöyle sebzeli, ince hamurlu (mümkünse hamuru siyah buğdaylı olsun) bu pizzadan da sadece 1-2 dilim yiyerek, yanındaki sirkeli salataya yumulabilirmişiz.

Sorun: Salata yerken, genellikle salatamı peynir, krema ve kızarmış küçük ekmek parçalarıyla süslüyorum diyorsanız.
Çözüm: Tam yağlı peynirlerde ve kremada yüksek oranda doymuş yağ varmış. Bunlar ve kızarmış ekmek parçaları kaloriyle doluymuş. Salataları tamamen kesmeyip, bunları daha ilginç ve sağlıklı hale getirebilirmişiz. Zenginlik için birkaç siyah zeytin ve seviyorsanız acı biber ekleyebilirmişiz. (İlginç, ilginç olduğu kadarda mantıklı)

Sorun: Öğleden sonra 3 civarında acıkıyorum ve abur cubur yiyorum. (O zaman diyet falan yapmayacaksın!)
Çözüm: Kahvaltıda ve öğlen yemeğinde kan şekerimize iyi gelecek gıdalar tüketirsek acıkmazmışız. Atıştırmak için yanınızda sağlıklı besinler bulundurabilirmişiz. Bunlar; havuç, elma, az yağlı yoğurt, birkaç tahıllı kraker, bir avuç yer fıstığı gibi…

Sorun: Stresli olduğumda karbonhidratlı gıdalar yiyorum diyorsanız.
Çözüm: Birçok insan stresli olduğu zaman karbonhidratlı gıdalar yer. Maalesef bu konuda hızlı bir çözüm yolu yok. Stresli olduğumuzda derin bir nefes alıp ve kendimize 10 dakikalık gezinti molası verebilirmişiz. Endişeyle baş etmenin en iyi yollarından biri de egzersiz yapmakmış. 20 dakikalık hızlı yürüyüş keyfimizi yerine getirip bizi sakinleştirebilirmiş.

Aslında akla ve mantığa çok uygun. Her çözüm yolu, Amerikan toplumuna göre yapılmışsa da, bu çözüm yollarını bizim topluma uydurmakta fayda var.

Malumunuz, gelişmiş toplumların yanı sıra, bizim toplumumuz da her gün obeziteye doğru hızla yol alıyor.

Herkese kolay gelsin…