Diyorlar "Ula keko, kulağını elliyorlar, niye duruyorsun korkuyor musun yoksa?"

Apo mu Apo yoksa avukatlar mı Apo? Ya da… Apo ise Apo… Ört ki ölem! 

Bir devlet“birliğine, dirliğine” bu denli zarar veren bir şakiyi, elinin altında bari denetleyemez mi? 

Denetleyemiyorsa eğer böyle durumlar için şöyle denilir: 

*Ya bir haller var da bu şakiye karşı, fazla üstüne gidilemiyor. 

*Ya gerçekten donanımsızız da bu işlerde de becerip hale yola koyamıyoruz. 

*Ya da bu işlerin arkasında daha büyük işler var da, bunu açıklayamıyoruz! 

*Ya da, ya da… Bu iş dost kuvvetler, düşman kuvvetler ilişkisi üzerine inşa edilmiş! 

*Yoksa ABD bu Apo’yu, silah tüccarları için saklamış olup, onu o işlerde kullanmak mı istiyor? 

*Ya da Büyük Ermenistan bu oyunlarla mı tesis edilmeye çalışılıyor? 

*Ya da Doğu ve Güneydoğu Anadolu, Ermenilerle Yahudiler arasında böyle mi paylaşılacak? 

Kürtlerle Türklerin arasına iyice kan sokup, Türklerin Kürtlere dönüp bakmasını mı engelleyecekler? 

Ne haliniz varsa görün işte mi dedirtmeye çalışıyorlar Türklere? 

Ve bir zamanlar Şii İran’dan çektikleri gibi bu sefer Ermenilerden ve Yahudilerden mi çekecek Kürtler? 

Baksanıza ASALA ortadan kalktı deniyor oysa PKK’nın neredeyse yarısı ASALA! 

Öldürülen teröristlerden sünnetsiz olanlar Ermeni gençleri mi? 

Bunun için mi “PKK künyesi” bulunup ortaya çıkarılamıyor? 

Bu işte bir bit yeniği yok mu sizce de? 

*”Kastamonu baskının” Apo tarafından yaptırıldığını söyleniyor! 

*Ülkede son günlerde azan terörü Apo yaptırıyor deniliyor. 

Ne acı bir tablo bu yahu hangi modern devlet bu tür suiistimallere fırsat verir? 

Biz bu şaki ile avukatlarının “fitne ve fesatlıklarını” önleyemiyorsak aşk olsun vallahi! 

Sanıyorum halktan bir şeyler saklanıyor halkçıyım, Müslüman’ım diyenlerin bunu yapması yanlış! 

“Çok sevgili devletim” ben o avukatlara söz söyleyenin Apo değil de “tavşana kaç, tazıya tut “ diyenler olduğuna inanıyorum. Diyorum da kimselere de anlatamıyorum ve işte böyle acabalarla boğuşup kalıyorum! 

Demokrasilerde erdem; “sır saklamak değil de şeffaflıktır!” Bu iş beni çok rahatsız ediyor. Acaba diyorum, “benim devletim esir mi edilmiş?” 

Bir “İmralı senaryosu” almış yürümüş gidiyor, herkes de onun arkasına sığınıyor. Sanırsınız ki bu ömrü ihanetle geçmiş adam “dünya lideri!” 

“Milli devlet” bu değil, “milli devlet” halkıyla “etle tırnak olmuş” devlettir. Onun kılına halel gelse dünyayı ayağa kaldırır “milli devlet!” 

Ben PKK’ya ulaşan talimatların APO tarafından gönderildiğine inanmıyorum! İnanırsam o zaman inancım kalmaz devletim… Yaşamamın anlamı kalmaz yahu! İşte haykırıyorum: “Apo, Apo değil, avukatları da Apo değil, gerçek Apo Siyon!” 

Bilinir ki “derin dünya devletinin” başını Siyon Cemiyeti çekiyor. Bunu oyuna gelen tüm Kürtler de bilsin! Şurası açık bir gerçek ki bu savaştan ya da savaşımdan birileri çok şey kazanıyor, kazanacak da! Ama bu hiçbir zaman Kürt halkı olmadı olmayacak da! 

Bu işte Kürt halkının görevi Türkiye’yi istikrarlaştırmak ve onun daha müreffeh hale gelmesini engelleyip, küresel sermayenin değirmenine su taşımak olacaktır! Bunun adı da ihanettir! Dindar olarak bildiğim Kürt halkı, ihanetin Allah’ın hiç hoşlanmayacağı bir yaklaşım olduğunu unutmamalı! 

Bana göre çözüm: 

Halk, özellikle AKP seçmeni PKK künyesini bulması için AKP kurmaylarını özellikle başbakanı sıkıştırmalıdır. İşte bu künye bulununca PKK ne için kurulmuştur herkes görecektir! 

Özellikle lüzumsuz bir ayrılık sevdasının ateşinde kavrulan Kürtler ne kadar yanıltıldıklarını görecekler. Korkarım o zaman iş işten geçmiş olacaktır! Bin yıllık kardeşliği bir çırpıda harcayanlar bunun karşılığında büyük acı çekecekler. Eskiden bir Şii İran’la baş edemeyen Kürt’ler bu sefer Yahudi’yle Ermeni’yle de başa çıkmak zorunda kalacaklar! İşte o zaman el uzatacakları bir dost bulamayacaklar yanlarında! Türk bu ihaneti bir daha görmezden gelmeyecektir! 

Bizim Kürt’lerin ya çekecekleri ya görecekleri var. 

Son günlere şöyle iyice bakacak olursak, “sanki bir gizli el Türk’ün yumuşak karnına vuruyor!” 

Dikkatli olmak lazım! 

Aklın egemenliğinde güzel günlere…