Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Eylül '07

 
Kategori
Basın Yayın / Medya
 

Dizi dizi diziler ve anneannem ve dedem

Dizi dizi diziler ve anneannem ve dedem
 

80’li yılların başıydı yanlış hatırlamıyorsam.

O zamanlar tek kanallı ve siyah beyaz televizyonlarımıza bomba gibi bir dizi düşüvermişti.
“Dallas”.

Yayınlandığı saatte kimseler olmazdı sokakta.

Büyük küçük, çoluk çocuk gözümüzü kırpmadan izlerdik “Dallas” ı.

Öncesinde de gözümüzü kırpmadan izlediğimiz diziler vardı elbette.

“ Kaçak”, “ Görevimiz Tehlike”, “Küçük Ev”, “ Zengin ve Yoksul” gibi.

"Dallas" bir farkla bu dizilerden öne çıkmayı başardı.

Türk Halkı’nın ihanetle, entrikayla tanıştığı diziydi "Dallas".

Anneannem ve dedem de henüz hayattaydılar o zaman.

Hatırlıyorum da ikisi de “JR” ı sevmezlerdi.
Hatta “ JR” la, özellikle “JR” ın çapkınları yüzünden ekrandan kavga bile ettikleri olurdu!!

Bu kavgalardan “JR”ın hiçbir zaman haberi olmadı ama, “Dallas” , entrikalarıyla, ihanetleriyle bir döneme damgasını vurdu.

80’li yılların sonunda, birbirlerinin arkasından kuyularını kazanların dizileri iyiden iyiye boy göstermeye başladı.

Hem o zamanlara gelindiğinde ekranlarımız artık siyah beyaz da değildi, renklenmişti.
Hepimiz o dönemde özellikle hanımlar, “Yalan Rüzgarı” ve “ Cesur ve Güzel” i bağrımıza basmıştık!!

Anneannem ve dedem 80’li yılların sonunda da hayattalardı ve ikisi de bu dizilere karşı ciddi bir öfke duymaya başlamışlardı.
“ Bunlar insanın ahlakını bozuyorlar hanım” derdi dedem.
“ Evet haklısın “ diye yanıtlardı anneannem.

Onlar, çocukluklarını ve gençliklerini ülkelerinin bağımsızlık mücadelesine katkıda bulunarak geçirdiklerinden, lüks içinde yaşayarak, sevdiğini arkadan vurmak, birbirlerinin gözünün içine baka baka yalan söylemek gibi konularla çok fazla tanışık değildiler.

Ekmeği karne ile aldıkları dönemlere tanıklık ettiklerinden olsa gerek, sahip olduklarının değerini korumayı hep bildiler.

Sadece maddi anlamda değil, aşklarının, ailelerinin de değerini bildiler.

Üstelik hayatlarında bunları öğretici televizyon dizileri olmadan.

İkisi de hayata 90’lı yılların ilk yarısında veda ettiler.

Düşünüyorum da hâla yaşıyor olsalardı, şimdiki yerli diziler için ne düşünürlerdi?

Tüm kanallarda yaşanan birbirinin tekrarı dizi cümbüşüne ne tepki verirlerdi?

Sanırım ikisi de eğitici, öğretici amacından çoktan sapmış televizyonun düğmesini kapatırdı, mümkün olduğunca da açmazlardı.

Sonra dedem, anneannemin gözlerinin içine bakarak, çok sevdiği şarkıyı o güzel sesinle söylerdi, tıpkı son zamanlarına kadar yaptığı gibi ;

“ Ölürsem yazıktır sana kanmadan,

Kollarım boynunda halkalanmadan,

Diyorlar kül olmaz ateş yanmadan,

Gönüller durulmaz dalgalanmadan “.

Özlem’in Blog Notu.: Bu blogu yazmaya dün akşam “Binbir gece “ adlı diziyi izlemeye çalışırken karar verdim.

Dizinin senaryosunun “Dallas”vari bir hale getirildiği izlenimi uyandı bende.

Anneannem ve dedem mi ?

Çok oldular bu dünyadan gideli. Onları çok özledim.

"Dallas" deyince, yıllar önce ikisinin de "Dallas" a tepkileri geliverdi akşam gözlerimin önüne.

 
Toplam blog
: 157
: 1671
Kayıt tarihi
: 12.10.06
 
 

İstanbul doğumluyum ama 20 yıldır Antalya'da yaşıyorum. 3 yaşında bir oğlum var ve eğitimciyim. Kend..