Doğa iyileştirir

Büyük bir çoğunluğumuzda olduğu gibi üzerimde bir karamsarlık, bir bıkkınlık, endişe hali.  “ Neler oluyor ve ne olacak ” sorusuna cevap arayışım. Güne iyimser başlayıp haber bültenlerini izledikçe, gazeteleri okudukça üstüme çöken karamsarlık. Oysa ki geleceğimiz için iyi olmam, iyi olmamız gerekiyor. Öncelikle kendimiz için, sonra ailemiz, sevdiklerimiz için ve ülkemiz için.

Ankara’ da, Ekim ayında, bugünlerdeki ılık, güneşli havayı bulmak biraz zordur aslında. Sanırım annemin deyişiyle;  “ Dünyanın da ayarı şaştı ”. Evden dışarı atıyorum kendimi. Öyle alışveriş merkezine, trafiğin, kalabalığın içine değil, en yakındaki parka gidiyorum. “ Müzik şifalıdır ” deyip kulaklığı takıyor, şarkılarımı dinlemeye başlıyorum. Olup bitenleri arkada bırakmak ister gibi, yürüyebildiğim kadar hızlı yürüyorum. Hafiften bir rüzgar yalayıp geçiyor yüzümü, rüzgarın selamını alıyorum. Güneş değiyor yüzüme, içim ısınıyor. Güzel ülkemde olup biteni düşünürken, yeşilliğin ortasında açmış sarı kır çiçeği çarpıyor gözüme, pırıl pırıl parlıyor, güzelliğe dair umudum yenileniyor. Onun da selamını alıyorum. Yanından geçtiklerime, tanımadığım insanlara selam veriyorum bende. Müzik çalmaya devam ediyor, şarkılar değişiyor, adımlarım hızlanıyor. Daha bir iyiyim, vücudum yoruldukça enerjim artıyor. Rüzgar estikçe yeni biçilen çimlerin kokusunu taşıyor, bir güzel içime çekiyorum, ruhum iyileşiyor. Önümden bir beyaz kelebek geçiyor. Etrafımda şöyle bir dönüyor, bir çiçeğe konup sonra bana doğru uçuyor. “ Tamam, aldım mesajını” diyorum. Etrafımda çiçekle, kelebekle konuşmamı izleyen biri varsa delirdiğimi düşünmüştür diye gülümsüyorum. Gülümseyebiliyorum yine hayata ve bunun için teşekkür ediyorum.

Demedi demeyin, ilk fırsatta sizde kendinizi vurun dağlara, bayırlara, kırlara ya da en yakınınızdaki parka. Doğanın şifasını çekin kendinize, son zamanlarda parça parça hissettiğiniz ruhunuzu iyileştirin. İyiliğe ve iyilere dair inancınızı yenileyin. Bir yaratıcı güce, ilahi adalete inanıyorsanız eğer iyilik, güzellik, refah için bol bol dua edin, kötüleri ve kötülükleri  gönderin gitsin. Sadece kendiniz için değil, hepimiz için olsun duanız, güzel dilekleriniz.

Bir bilen demiş ki; “ Kötü bir döneme girdiğinde, herşey sana karşıymış gibi göründüğünde,  bir dakika bile dayanmayacakmışsın gibi geldiğinde, sakın pes etme! Çünkü; işte orası, gidişatın değişeceği yer ve zamandır. ” 

Haydi ahali, hemen şimdi biraz gevşetin kendinizi, açın camı perdeyi, bulutlara gülümseyin...