Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Haziran '07

 
Kategori
Doğal Tedaviler
 

Doğal Antidepresan:Sarı Kantaron

Doğal Antidepresan:Sarı Kantaron
 

Sarı Kantaron (Hypericum perforatum); halk arasında kanotu, kılıçotu, yaraotu, mayasılotu hatta binbirdelik otu olarak da bilinir. Bizim dışımızdaki ülkelerde, özellikle Avrupa ve Amerika da ise St.John's Wort olarak bilinir.

Sarı Kantaron otu, üzerinde pek çok sarı çiçeği olan bir çalı türü olup, Asya’ dan Amerika’ ya kadar dünyanın pek çok ülkesinde doğada kendiliğinden yetişen ve Ortaçağdan beri güvenle kullanılan bir bitkidir. Öyle ki, Avrupa'da tarla, yol ve orman kenarlarında kendiliğinden yetişen bu bitki Kuzey Amerika'ya da uyum sağlamış ve doğal olarak kırlarda yetişmeye başlamıştır.

Bu bitki tarla, yol ve orman kıyılarında, tepelerde ve çayırlarda Temmuz’dan Eylül’e kadar çiçeklenen 25-60 cm boyunda olup, çok dallıdır ve sapları ayrı olduğu halde bir şemsiye biçimindeki çiçekleri 5 parçalı, korolla altın sarısı renkli ve kenarları siyah renkli guddeli tüyler ile çevrilidir. Erkek organları çok adette ve 3 demet halinde bir araya toplanmıştır. Yapraklar ışığa karşı tutulduğunda, yağ guddeleri, parlak noktacıklar halinde kolaylıkla görülebilir. Bitki, Tanen (tannin), uçucu yağlar (carophyllene, pinene, limonene, myrcene), flavon türevleri (quercitrin, quercitin, rutin), hipericin (hypericin), karoten (carotene), Vitamin C ve resin içermektedir.

Bu bitki son yıllarda Avrupa’da ve ABD’de popüler olmasına rağmen, asıl ilgi Haçlı seferlerine kadar dayanmaktadır. Öyleki Haçlılar bitkinin sarı çiçeklerini toplayarak zeytinyağında bekletirlermiş ve yağ kırmızı renk alınca, bu maddeyi kesik ve çizikler için tedavi edici olarak kullanılırmış. Sarı Kantaron bitkisi eski Yunan ve Roma medeniyetleri zamanında kötü büyülere karşı koruyucu olarak da ünlenmiş. Bunun için kullanılan madde, çiçeklenme döneminde toplanan çiçek ve tomurcukların toplanarak hemen kurutulması ile elde edilir.

Aslında bundan yıllarca önce başta Almanya olmak üzere birçok Avrupa ülkesinde bu bitki yan etkisiz bir “Doğal Antidepresan” olarak da kullanılıyordu. Depresyon önleyici olarak kullanılmasının nedeni; Sarı kantaronun içerisindeki başta hiperisin olmak üzere ve diğer bileşikler sayesinde, beyin içerisinde sinir uyarılarının iletiminde önemli seviye artışı sağlamasından kaynaklanmaktadır.

Sarı kantaron otunun Türkiye' de 70 kadar türü bulunmaktadır ve bu türlerden büyük çiçekli olanını yiyen hayvanlardan yalnız beyaz tüylü olanlarda bazen ölümle sonuçlanan, deri hastalıkları meydana gelebilir. Siyah tüylü hayvanlarda bu tip bir duyarlılık meydana gelmemektedir. Anadolu ‘da oldukça yaygın bir bitki olup; Hristiyan inancında kutsal bir yeri vardır. Avusturya’da İsa’nın haç kanı, , Tanrı kayrası otu ve peygamber kanı gibi isimlerle de anılmaktadır.

Yapılan araştırmalara göre bitki birçok etken madde içermekte olup; bunlardan en önemlileri hiperisin (hypericin), flavonoidler, taninler, resin ve prosiyanidinler’ dir. Hiperisin beyindeki Teta dalgalarını da arttırmaktadır. Teta
dalgaları normalde uyku esnasında meydana gelirler ve derin düşünce veya meditasyon, memnuniyet ve yaratıcı düşüncenin artması gibi şeylerle ilişkilidirler. Sarı kantaron ile ilgili çalışmalarda; endişe, kayıtsızlık, uyuşukluk, fazla uyuma, uykusuzluk, depresyon ve umursamazlık hissi gibi semptomlarda olumlu gelişmeler görülmüştür.

Genel olarak faydaları şu şekildedir: Anti-stres ve anti-depresyon etkilidir, korku, endişe, kaygı, umutsuzluk, umursamazlık ve çaresizlik duygularının giderilmesinde yardımcıdır. Uykusuzluk ve fazla uyuma problemlerinde faydalıdır, yara ve yanıkların iyileşme sürecini hızlandırmaya yardımcı olur, kronik yorgunluk sendromunda ve menopoz dönemindeki sıkıntı, stres ve gerginliklerin giderilmesinde yardımcı etkisi bulunmaktadır. Ayrıca sinir yaralanmalarında ve her türlü sinirsel şikâyetlerde, çarpma sonucu yaralanmalarda ve ağır kaldırma sonucu ortaya çıkan rahatsızlıklarda kullanılabilir. Bunların haricinde, ishale karşı da etkili bir bitkidir. Sinirsel yüz ağrıları, günde 2–3 bardak çayı şeklinde içilip, dıştan da (haricen) ağrılı bölgeler uzunca bir süre yağı ile ovalanarak iyileştirilebilir. Bitkinin ayrıca, sinir iyileştirici olarak adlandırılan ve sinirsel rahatsızlıklarda, nevrozlarda, uykusuzlukta ve sinir yorgunluklarında başarıyla kullanılmaktadır. Fakat hamile veya emziren kadınlar bu ürünü kullanmadan önce muhakkak doktorlarına danışmalıdırlar. Ayrıca, herhangi bir anti depresan ilaçla beraber kullanılmaması gerektiğine dairde bazı notlar bulunmaktadır.

../..

 
Toplam blog
: 671
: 2572
Kayıt tarihi
: 26.06.06
 
 

Anadan doğma bir İzmirliyim ve bu şehirli olmaktan gurur duyuyorum.. Hem bu şehirde doğmuş, hem b..