Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Efsane FB 1907 Baterist Metin

http://blog.milliyet.com.tr/efsanefb1907

02 Ocak '08

 
Kategori
Hayvanlar Alemi
 

Doğal Savunmalar

Doğal Savunmalar
 

Kafamı sık sık kurcalayan bir soru vardır... Bazı hayvanların, kendilerini tehlikelerden korumaya yarayan dış görünüşleri, acaba, kör sandığımız tabiatın, bizim gözümüzden kaçan bir sanatı mıdır? Bu işin sırrını bilmiyoruz, ama bir hayvanın herhangi bir tehlike karşısında, kendini korumak için doğal bir yardımdan yararlandığını görebiliriz.

Buna en güzel örnek de sanırım bukalemundur. Sıcak ülkelerde yaşayan, kertenkeleye benzer bu sürüngenin, üzerine konulduğu kağıdın rengini aldığını görmek, ilginç olduğu kadar da eğlendiricidir. Kağıt sarıysa, bukalemun da sarıdır, kırmızıysa kızarır, yeşilse yeşerir... Öyle ki rengini, içerisinde bulunduğu ortamın renginden ayırdetmek hayli zorlaşır. Yeşil bir çalının içerisine gizlenmiş bukalemunu seçmek kolay değildir, zira o da yeşil renk almıştır. Kurnaz hayvan, kumun üzerindeyken de aynı başarıyı gösterir ve sarı renk alır.

Doğanın bu hünerini görmek için sıcak ülkelere gitmeye gerek yoktur!.. Çevremizde rastlayabileceğimiz, bir günlük ömrü olan kelebekler, üzerine kondukları çiçekleri taklit ederler. Buna karşılık kelebeğin nemfleri ya da krizalitleri, içerisinde bulundukları barınakların renkleri altında gizlenir, kimi yerde bir çakılı, kimi yerde bir tomurcuğu, kimi yerde bir dikeni andırırlar. Diğer yandan, gündüz kelebeklerinden farklı olan gece kelebeklerinin rengi, akşamın alacakaranlığı gibi gri ve esmer değil midir? Peki ya "kakum", kışın çevresindeki manzara kardan bembeyaz kesilince, acaba neden o da beyazlaşır?

Denizin dibindeki sarı kum, pek az kırışıklığı olan, düzgün bir yüzey meydana getirir. Bu yüzeyden, onun gibi sarı ve düz olan pisi balığını ya da oldukça yassı ve soluk renkli vatozu ayırabilmek için, balıkçının, deniz dibini ağıyla karıştırması gerekir. Buna karşılık, kayaların çukurlarında saklanan kabuklular, kendilerini çevreleyen taşın rengine ve sertliğine sahiptirler.

İşte, bazı bitki ve hayvanların, saldırılardan korunmak için, yaşadıkları ortamla benzer hale gelmelerine tabiat bilgini "mimetizm" ya da "benzerleşme" adını verir.


Mimetizm çok çeşide ayrılabilir... Üçünü hemen şimdi aktarıyorum...

* Homokromi... Hayvanların, yaşadıkları ortamla renk benzeşikliği...

* Koruyucu mimetizm... Zararsız hayvanların, saldırgan hayvanlardan korunmak için, o hayvanların görünüşünü alması...

* Tehlikeli mimetizm... Etçil hayvanların, görünüşte zararsız hayvanlara benzemesi.

İyi bir korunmadan yoksun olan hayvanlar ancak bu yolla yaşama imkanı bulur. Fakat insan gözünün seçemediği herhangi bir varlığı, avcı bir hayvanın gözü pekala farkedebilir.

Yeniden uzak ülkelere gidelim... Steplerin güneşten sararmış, arkalarına uzun çubuklar halinde gölgeler veren ulu ve yüksek otlarının, postu tıpkı bu otlar ve gölgeleri gibi sarı ve siyah çizgilerle kaplı zebraya barınak olması boşuna mıdır? Diğer taraftan, ormanda yaşayan panterin kürkü, ağaç yapraklarının gölgelerini andıracak şekilde, koyu renkli beneklerle kaplıdır.

Mimetizm, hiç şüphesiz en belirgin, en değişik ve en başarılı örneklerini böcekler aleminde gösterir. Bu bakımdan "fasm", böceklerin en ilgi çekicisidir. Bu ince uzun, zayıf vücutlu, narin bacaklı hayvanı, yanından yüz kere geçseniz de farkedemezsiniz. Hareketsiz görünüşüyle bir dal kırıntısını andırır. Gerçekten de bir bitki olmadığını anlamak için, onu dürtmekten başka çareniz yoktur.

Hiç şüphesiz, mimetizm, olağanüstü bir savunma aracıdır. Hayvanlar, içgüdülerinin yardımıyla korunmak için neler yapmazlar!.. Onların bu alandaki buluşları ve kurnazlıkları saymakla bitmez. Mesela evimizin kedisi bile, rakibinin karşısında, olduğundan daha iri görünmek için nasıl da sırtını kabartır, tüylerini diker!

 
Toplam blog
: 1907
: 3759
Kayıt tarihi
: 28.07.07
 
 

03 Şubat 1967 İstanbul doğumlu, romantik bir müzisyenim işte... Müzik, bateri, spor, Fenerbahçe, ..