Doğalgaza zam yapılınca kalitesi artmıyor... Tabiatıyla

Herkesin gündemi farklıdır. Benim ki bu aylarda doğal gaz. Doğal olarak. Tabiatıyla.

Bir arkadaşımla bulvarda oturuyorduk. Masamızda kuruyemiş, kadehlerimizde soğukluklar. Önümüzden bir araba geçti: Kömür arabası. Dikkatimi bile çekmedi. Dikkatimi çekmediğini konuşma başlayınca fark ettim. Hatta görmedim bile. Sadece burnuma kokusu geldi. “Gördün mü?” dedi arkadaşım. “Ne kömürdü be!”

Hadi be! Kömürün iyisi.

Kemal Tahir’in romanındaki satıcının köylere mal satarken bağırması düştü aklıma.

Kil satıyordu. Çamaşır için. Sabun nerede o zamanlar… Kurtuluş Savaşı falan…

Kilin iyisi… Kilin iyisi… Kadınlar başına üşüşüp almaya başladıklarında, yine bağırarak kelimelerin yerini değiştiriyordu.

O söyledi ya, o anda önümüzden bir kömür arabasının geçtiğini düşündüm. Gördüğüme yemin bile edebilirdim. Görmemiştim. Ama bilgi oluşmuştu. Önce kokusu geldi. Kokusunu aldım. İri kömürler iyi kokardı! Sonra görüntüsü. İyi kömürler güzel görünürdü! İnan olsun tam karşımdaydı. Her biri kahveci Haydar’ın yumruğundan bile büyüktü. Kel Haydar’ın saçı kadar bile tozu yoktu.

Abartı.

Kafa bulanıyordu.

Gündem farklı.

Doğal gaz. Adı üstünde, “doğal” olarak yakılabilir. Yakabilir. Zamlı ya da zamsız… Zam yapsanız da yanar, yapmasanız da. Yani fiyatını katladığınızda kalitesini artırmıyorsunuz. Aynı gaz aynı ısı… Yakacağınız miktara, harcayacağınız metreküpe bağlı.

Sistem aynı sistem…

Orta yere çıkıp, vatandaşlara, kalorisini artırdığınız için zam yaptığınızı da söyleyemezsiniz. Ben zamlı aldım, zamsız dönemdeki kadar ısı veriyor. Aynı paraya “daha fazla” miktarda düşük gaz alabiliyoruz. Doğal olarak.

Niteliği artırılmadıysa neden zam yapılır? Bunu anlamış değilim. Hamdolsun ülkemizin durumu iyi… Öyle denmedi mi? Belki yaşamımızın kalitesi artırılıyor. Bilemiyorum… Nasıl artırılıyor. Doğal olarak… Varsa yoksa gaz…

Bir hesap yapalım mı? Yapalım.

Ocak ayından Kasım ayına YTL gaz karşısında % 90’a yakın değer kaybetti. Kimse birilerini suçlamasın: Bunu ben diyorum. Bu iddianın sahibi benim. Yanılgılarım çoktur. Doğal olarak… İnsanız yani…

Hesaba başlayalım: (10 Metreküp doğalgazı 100 YTL’ye aldığınızı düşünelim.)

-1 Ocak’ta % 7.40 zam gelmiş. 10 Metreküpe 100 YTL’ye aldığın gaza 7, 40 YTL zam yapılmış. Artık aynı miktara 117, 40 YTL veriyorsun.

-6 Haziran’da % 7.40 bir zam daha geldi. 10 Metreküpe 117, 40 YTL veriyordun ya, artık bunu 8, 68 YTL daha artırarak 126, 08 YTL vermeye başlayacaksın.

-1 Ağustos’ta 16.88 daha zam gelmiş. 10 Metreküpe 126, 08 YTL veriyordun ya, geçti o devir. 21, 28 YTL daha fazla vererek 147, 36 YTL’ye çıkacaksın.

-1 Ekim’de 4.55 daha zam geldi. 10 Metreküpü artık 6, 70 YTL daha fazla vererek 154, 06 YTL’ye alacaksın.

-1 Kasım’da da 22.50 daha zam gelmemiş mi? 10 Metreküp 34, 66 YTL artarak, 188, 72 YTL’ye ulaşmış.

O zaman Ocak ayından bu yana yapılan zam oranı toplamına %88, 72 diyebilir miyiz? Diyelim ki, dedik. Yani 100 YTL vererek 10 metreküp doğal gaz alıyordun ya! Şimdi, 188, 72 YTL vererek aynı miktar doğal gaz alıyorsun.

Doğru mu? Doğru. Peki, bu durumda benim Ocak ayında 100 YTL olan param Kasım ayında “gaz” karşısında 11, 28 YTL’ye mi düşüyor? Neler diyorum ben? Şöyle mi oluyor ki? Ocak ayında aldığım 1000 YTL, iyimser bir hesapla 880 YTL’ye mi düşüyor? Zam oranı % 5 olduğuna göre, 44 YTL artışla tekrar 924 YTL’ye çıkıyor. Ama param daha az… Yahu bunlar bana zam yaptıkça cebimdeki para azalıyor. Sanki maaş yerine Devletten faizle kredi alıyorum.

Sanayiye yapılan her zam da bana yansıtılacağına göre…

Neyse…

***

Herkesin gündemi farklıdır. Benim ki kömür. Doğal olarak. Tabiatıyla. Geçen gün gördüğümüz kömür vardı ya, hani Haydar’ın yumruğundan büyük tozu kel Haydar’ın saçı kadar bile olmayan.

Ne kömürdü bre!

Üstelik somut yani…

Elle tutulabiliyor, gözle görülebiliyor.

***

Ne demişti, “bir gün köy odasında piyano çalındığında daha gelişmiş olacağız”. Ya da benzeri bir şey söylemişti sevgili Çetin Altan.

Gündemi tezek olanlara selamlar.

Not: Hesaplamalar yanlış olabilir. Aldırış etmeyin. Canım yandı kısaca…