Doğan-Erdoğan polemiğinin kodları nedir? Perde-2 açıldı...

Aydın Doğan bey ile Tayyip Erdoğan bey arasında başlayan polemik savaşının dün birinci perdesini izledik, bugün de ikinci perdesini hep beraber yeniden takip ettik.

O haklı, bu haklı mevzusuna hiç girmem!

Şu kadarını söylerim; siyasetçi, iş adamıyla polemik yapmaz. Aydın beyin varsa bir yanlışı, varsa bir usulsüzlüğü yargıya havale edersin, iş olur, biter.

Sayın Deniz Baykal’la polemik yaparsın. Çünkü her ikiniz de aynı platformda, aynı alanda, aynı parkurda bulunuyorsunuz ya da yarışıyorsunuz.

Ama iş adamıyla, en önemlisi Aydın beyle ağız polemiğine girmek, bir siyasetçiye ne kazandırır.

İşte burası püf noktasıdır. Şeytanın gör dediği yerdir.

Şimdi geçen haftalara bir bakalım mı?

Önce AKP Genel Başkan Yardımcısı Şaban Dişli beyin iş takibi nedeniyle 1 milyon dolarlık mesele ortaya çıktı. Neyse Şaban bey, MKYK’dan ve Genel Başkan Yardımcılığından istifa etti ve biraz soluk alındı.

Daha bunun gürültüsü ve tantanası geçmeden Deniz Feneri olayı patlayınca, hem de Başbakanlığa uzanınca durum çok ciddi bir hal aldı ve mutlaka bir hamle yapılması kaçınılmazdı.

O hamle kime yapılmalıydı?

Öyle veya böyle, az veya çok, idareli veya idaresiz, kontrollü veya kontrolsüz muhalefet yapan basın kimdi?

Cumhuriyet gazetesini çıkartırsak geriye bir tek doğan medya gazeteleri kalıyor. O zaman hamle kime yapılmalıydı?

Öte yandan şimdiye kadar hiçbir iktidarın cesaret edemediği Doğan Medya grubuna hamle yapma cesaretini göstermek, hamleyi ayrıca değerli kılmaktaydı.

Ve öyle de oldu!

Neyse buradan Tayyip bey ne kazanır?

Aha söylüyorum: en az 5 puan kazanır. Şaban beyin olayı ve Deniz feneri davası gündemin alt sıralarına iniverir.

Hem de bu yerel seçimlere bal gibi yansır!

Saygı ve sevgilerimle…

Ömer Özdamar/07 Eylül 2008