Doğmamış bebeğime mektup

Çoğu kişi doğmamış çocuklarına bu tarz yazılar yazar. Çok da iyi yaparlar. Çünkü dünyaya gelen ve gün gelip de yaşı kemale eren çocuğun, yokluğunda neler hissedildiğini bilmeye hakkı vardır. Ya da onun için kurulan hayalleri, yapılan altyapı çalışmalarını. Sonuçta bu hem ebeveyn için bir duygusal tatmin çocuk içinse geçmişin güzel bir aynası olacaktır.

Hayatta en büyük başarının iyi bir evlat yetiştirmek olduğunu düşünüyorum. Kendimizin ve sevdiğimizin en kıymetli parçasına sahip olmak ve ona yol göstermek tuvaline fırça darbeleri vuran ressam kadar yetenekli olmayı ve en az hasarla yaşamını sürdürmüş sağlıklı bir ruha sahip olmayı gerektirir. Mümkün olursa bir gün, bizim başarımız, soyumuz ve en nadide eserimiz evladımız, gelecek nesillere olan aktarımımız olacaktır. Bunun değeri de paha biçilemez.

“Benim bir tanecik bebeğim, senin için öncelikle, kendimi en sağlıklı hale getirmeye çalışıyorum. Her okuduğum kitaptan, her karşılaştığım insandan güzel ve olumlu düşünceleri, öğretileri bünyeme alıyor, aromalarını süzüp en faydalı kısımlarını emiyorum. Kemiklerim daha sağlıklıklı olması ve seni kucaklayıp düşürmeden daha iyi taşıyabileyim diye her gün süt içiyor, kendimi kalsiyum deposu yapıyorum. Annenannen ve dendenin sevgi havuzunda bol bol yüzüp sevgi aşılıyorum bedenime. Aile, bağlılık ve mutluluktan ne kadar nasiplenirsem sana o kadar çok verebilirim değil mi miniğim? Gözlerim ne kadar iyi görürse seni o kadar iyi gözetirim diye havuç suyuna bile alıştım. Ayrıca, kaçınılmaz karşılaşacağımız hastalıklar hakkında şimdiden bilgi topluyorum, donanımlı olalım ki seni en az hasarla en kısa sürede iyileştirelim isterim. Sen dünyaya gelince dünyanın en yakışıklı kuzenine sahip olacaksın. Onun yarı annesi sayıldığım için aynı anne şefkati ile vakit geçiriyor, bir nevi eğitim alır gibi sana kendimi hazırlıyorum bebeğim. Seninle yaşacağımız harika anlar için, senin öpüp koklayacağım o pamuk günler için inanılmaz sabırsızlanıyorum. Her aşamasında yer almanın ayrı bir keyfi olacağına eminim canım.

İçin çok rahat olsun bebeğim, harika bir annen olacağı gibi harika bir baban da olacak senin. Seni sarıp sarmalayıp canı kadar sevecek. Tıpkı deden gibi iyi huylu, becerikli dünya tatlısı biri olacak o. Ne bana, ne sana kıyabilecek, gözünün bebeği olacağız bir tanem. Sen öyle şanslı olacaksın ki, daha doğmadan hayatını garanti altına almaya çalışıyorum canım. Annen, daha şimdiden senin için kilometrelerce yol kat edip bir sürü kendini bilmeze katlanıp sana aş olsun diye para biriktiriyor yavrum. Sana neşeli olmayı öğretebilmek için hem gülüyor hem güldürüyorum bebeğim. Her ne kadar tiyatrocu olmasam da çevremde pek bir seviliyorum. Sen de katılınca hayatıma hep beraber güleceğiz yavrucuğum. Bu arada bugün annen için çok özel bir gün canım. Yıllar evvel milliyet blog da yayınladığım yazılarımın içinde tam da bugünü dünya şımartma günü olarak belirleyip kutlamıştım canım. Herkes etrafımda adeta pervane olmuş, çiçekler ve mutlu haberlerle beni çok mutlu etmişlerdi. Ben de bugün seni düşünerek, yıl dönümünde kendimi kutluyorum bebeğim. Dilerim seni de herkes çok sever ve hep iyiliklerle karşılaşırsın. Aksi takdirde kapı gibi annen senin hep yanında olacak zaten canım. Seni her türlü kötülüklere karşı koruyabilmek için seni çok sıkmadan, seni çok hırpalamadan büyüteceğime dair söz veriyorum. En uygun şartları bulur bulmaz senle buluşmak dileğiyle bebeğim.

En derin sevgilerimle,

Annen”

http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=29245

Hamiş: Sevgili bayanlar Dünya Kadınlar günümüz de kutlu olsun. Ayrıcalığınızın farkında olmanız dileğiyle..