Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Nisan '10

 
Kategori
İlişkiler
 

Doğru adam doğru kadın...

Doğru adam doğru kadın...
 

mutluluk...


“doğru adam, doğru kadını” inşa eder, “doğru kadında doğru adamı...” yeşil bir eskitme okuma lambasının ışığında, kırmızı bir deri koltukta okuduğum kitabın içinden çıkan kurutulmuş sarı Frezyanın kokusu bir anda içimi sararken, cümlem yarım kaldı.

Bir uçak yolculuğunda yan koltukta oturan bir adamın alyansını sağ elinin işaret parmağına taktığını fark eden yazar yorum yapmaktan kendini alamaz; 'Bayım alyansınızı yanlış elinize takmışsınız!'
Adam bunun üzerine; 'Yanlış kadınla evlendim de ondan!' diye karşılık verir.

Ziglar bu anıyı aktardıktan sonra şöyle sorar; “Peki ya bu adam doğru adam mı?

Yani kadın doğru adamla mı evlenmiş?
Yanlış seçilmiş bir insana doğru insanmış gibi davranırsanız sonuçta doğru insanla evlenmiş olmaz mısınız?

Doğru seçilmiş bir insanla evlendiğiniz halde yanlış davranıyorsanız yanlış bir evlilik yapmışsınız demektir çünkü. Doğru insan olmak doğru insanla evlenmekten çok daha fazlasıdır!..

Ve yazar kitabında şu öyküyü anlatır...

“Yıllar önce Hawai'de başlık parasına benzer bir uygulama revaçtadır. Bir erkeğin sevdiği kızla evlenebilmesi için kızın ailesine belli sayıda inek vermek zorundadır. İnek sayısının 10 adet olması gerekmekle birlikte kızın özelliklerine göre bu sayı değişebilmektedir.

Ve adada iki kızı olan bir adam yaşamaktadır. Kızlardan büyük olanı bizdeki deyişle “kabul görmeyen” tipte, şanssız bir kızdır ve babası ona 3 inek fiyat biçmiştir; 2 inekli bir teklifi de kabul edecektir; hatta iyi bir pazarlıkla 1 ineğe fit olmaya bile razıdır.

Bir gün adanın zenginlerinden Johnny Lingo bu eve geldiğinde herkes onun diğer kızı isteyeceğini düşünür. Oysa yaşlı adamı sevince boğarak büyük kıza talip olur. Herkes en azından isteneni, yani 3 inek ödeyeceğini düşünürken Johnny yanında 12 tane inekle gelmiştir!..

O dönemlerde normal bir balayı ortalama bir yıl sürmektedir ama gelin ve damat iki yıllık balayı planlamıştır.

Damatla gelinin dönmesinin beklendiği gün ahaliden biri dönüşlerini haber vermeye gelir gelmesine ama gelenlerin Johnny ve eşi olduğundan emin değildir. Aslında Johnny'i tanımıştır fakat kızdan emin olamamıştır; yaklaşan kadın çok güzel, zarif birisidir. İyice yaklaştıklarında kimsenin tereddüdü kalmaz. Fakat kızın güzelliği, cazibesi ve çekiciliği en eleştirici gözle bile reddedilmeyecek ölçüdedir. Yakından bakanlar Johnny'nin 12 inek karşılığında iyi bir alışveriş yaptığını düşünürler.”

Yazar işin püf noktasını şöyle özetler; “Johnny 12 inek ödedi, kız 12 ineklik bir kadın haline geldi.”

Yanlış anlaşılmasın, başlık parasını veya böyle bir değerlendirmeyi tasvip etmiyorum, sadece verilmesi gereken değeri anlatabilmek içindi.

Bu hep böyle olmaktadır; eşinize veya sevgilinize veya bir arkadaşınıza, bir dostunuza verdiğiniz değer, ona kazandırdığınız değerdir. Aslında “doğru adam, doğru kadını” inşa eder, “doğru kadında doğru adamı...”

Frezya kokusunda… Aşk frezya ile başlamalıdır, yıllar sonra bakıp hatırlamak için. En asil duygunun çiçeği, durup durup kokladığım ve içime çekmekten artık kokusunu
alamadığım kış kokusuyla, kar kokusuyla karışık mükemmel kokulu çiçek.

Yeni yağmış yağmur sonrası hissedilen tazeliğin bir çiçekte sembolleşmiş, aşk mevsiminin açılışına işaret eden, sevgilinin nefesi kadar güzel harika kokulu aşk çiçeği.

Frezya kokusunda günler diliyorum... Ki ben her yıl bu zamanlar sorarım çiçekçiye: “frezya çıktı mı?”

 
Toplam blog
: 110
: 811
Kayıt tarihi
: 12.03.07
 
 

Hayatta iki şey vardır; masallar ve sonuçlar. (Erol Aslan)      ..