Doğru bilinen yanlışlar (1) Türkiye'de petrol var.

-Güzel ülkemizde petrol hem var, hem yok.

-“Var… Var, sen diğer bildiklerin gibi bunu da yanlış biliyorsun!”

-Siz öyle zannedin...

-Güzel kardeşim, insanların güzel duyguları ile neden oynar, hayal satarsınız?

-Yok! Mesele senin bildiğin değil!

-“Yabancı şirketler, ülkemizde petrol bulmuyorlar mı?”

-Haklısınız buluyorlar,

-"Buldukları petrol kuyusunun üzerine beton dökmüyorlar mı?"

-Haklısınız döküyorlar...

-“Açtıkları kuyuları kapatmıyorlar mı?”

-Haklısınız valla! Kapatıyorlar!

-“E… O zaman vatandaşın kafasını “Var… Yok” Diye neden karıştırıyorsun?”

-Güzelce kardeşim, siz konuşmanızı bitiriniz, açıklayacağım.

-Siz, günümüzün şartlarında, petrol kaç metreden çıkarılırsa verimli olur, karlı olur? İşlenmesi çıkarılması uygun olur bilir misiniz? Size şurada petrol bulundu diyenler, kaç metrede bulunduğunu, bulunan rezervin yaklaşık ne kadar olduğunu, oraya harcanacak kaynak ile oradan sağlanacak petrolün, ülkemiz için ne kadar karlı olacağını söylüyorlar mı?

-“Hayır”

-Aslında bilir misiniz, petrolün 3000- 3500 metreden daha derinlerde olanlarının, içerisinde bulunduğumuz şartlarda çıkarılması uygun, verimli ve karlı olmamaktadır.

-Özellikle petrol, 5000 metreden daha derinde ise çıkarılması, özel olarak geliştirilmiş yüksek teknoloji ve yüksek üretim maliyeti gerektirir. İçerisinde bulunduğumuz ekonomik şartlarda da, bu ne kadar uygun olur?

-Kıt, kısıtlı bütçe ve imkânlar ile bu şartlarda çıkarılacak petrol maalesef verimli olamamaktadır.

-Özeti ile saygıdeğer halkımıza bazı madenler ve petrolümüz hakkında bilgi verirken onların gururlarını okşayıcı bilgileri değil çıplak gerçekleri ifade edebilirsek, vatandaşda boş hayallere kapılmaz, kendini geliştirir boş işlerle uğraşmaz.

-Sorunuz bakalım; Ülkemizde büyük rezervlere sahip petrol yatakları kaç metre derinlerde bulunmaktadır?

-Biz, boş şeylerle uğraşır iken asıl kaynaklarımızı kaybediyoruz.

-En büyük kaynağımız gençliğimiz nasıl yetişmekte, nereye gitmektedir?

-Birlik ve beraberliğimiz ne durumdadır?

-Halkımız, ülkesinin geleceğine ne kadar inanmaktadır?

-Şimdi soralım bakalım; Japonya’nın Petrolümü varmış yoksa tarım yapacak toprağı mı?

-Nasıl Dünyanın 2.ci ekonomisi olmuş? Bunu araştıralım,

-Japon halkının tek kaynağı; birbirine saygısı ve ülkesine olan inancıdır.

-Halkımızın ülkesine olan inancından daha büyük maden, petrol kaynağı olabilir mi? Olamaz elbet…

-Birliğimizi ve birbirimize saygımızı koruyalım. Ülkemize inanalım.

-Diğer her şey yolunda gidecektir.

Resim:aykirihaber.net