Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Aralık '12

 
Kategori
Aşk - Evlilik
 

Doğru diye yutturulan yanlışlar!

Doğru diye yutturulan yanlışlar!
 

Kaynak: ozgunresimler.com


Bizler Türk filmleri kıvamında yaşamak istemiştik aşklarımızı bir vakitler, bu nedenledir kırklı yaşlarında olanların bir çoğunun boşanmaları!

Hayal kırıklıklarımızı kol kanatlarımızın altında sürdürebilirdik belki, kader diyerek, televizyon icat edilmeseydi!

Farklı kültürleri görmeseydik, bilmeseydik eğer…

Kavga ile büyüyen çocuklar, kavgayı tartışma olarak algılarlar, hiç kavgaya tanık olmadan yetişen çocuklar her evde zanneder ki aynı durum var!

“Kol kırılır yen içinde kalır” mantığı ile kara kutu gibi saklanan özel yaşamlar, gerçeklerle yüzleşmeye pek de izin vermemiştir, nedense…

Kıyaslanma korkusu diyorum ben bunlara!

“Seven erkek kıskanır!” nidaları ile büyüdük, kaç kadın bilirim sevgilisi, eşi kıskanmıyor diye kendisini sevmediğini, güzel bulmadığını düşünen, bu hezeyanlar içinde yıllarını, ilişkisini heba eden!

Sevgi karşısındakini kabul etmektir, var olduğu değerlere saygı duymak, sahip olduğu değerlere saygı duyulduğunu ve kabul gördüğünü bilmektir!

Bu özgüven içerisinde karşılıklı olarak birbirine güvenmektir!

Birbirine güvenen kişiler neyi, kimi, neden ve niye kıskanacaklar?

Burasını aklım almıyor işte, dolayısıyla, özgüven eksikliği ile kadınlara uygulanan yaptırımların, benden başka erkek tanımasın, kıyaslayacak biri olmasın tarzı dayatmaların toplum tarafından meşrulaştırılması olarak algılıyorum!

Meşrulaştıranlar kimler, elbette ki erkekler, kadınlar da inanıyorlar zaman içinde bu masala…

Yuvayı dişi kuş yapar deniliyor, erkek kuş ne yapıyor yuva için mesela? Dişi gücün anaçlığı vurgulanıyor, kısmen, ki doğrudur, ancak erkek kuşun yuva yapımında rol almaması gerekliliği de yoktur!

Yani, dişi kuş yuvayı yapsın, erkek kuş istediğinde sevişsin, minik minik kuşlar üresin, dişi kuş minik kuşları büyütsün, yaptığı yuvayı devam ettirsin, erkek kuş da, çok yoruldum alimallah nidalarıyla hizmet beklesin, yetmedi atsın kendini dışarılara, dönsün sonra yuvasına!

Kol kırılsın, yen içinde kalsın!

Maço erkekler revaçtadır her daim, toplumuzda!

Erkeklik güçtür, kodum mu oturttururum diyen erkekler gücü temsil eder!

Kaba gücün dışına çıkamayan erkeklerin kendilerine bir başka armağanıdır!

Nedir, böylelikle sağduyulu, kadına saygılı erkekler kolayca bertaraf edilmiş olur, hattı zatında bu düşünce ile reddedilen erkekler, davranışlarından kendilerini sorumlu tutup, maço erkek olma yolunda adımlar atmaya dahi yeltenebilirler ki maço erkelerin bu durumda ekmeklerine hem yağ, hem de bal sürülmüş olur!

Oysa güç… Oysa sevgi… Sevdiklerinin yaşamını kolaylaştırmaktan geçer!

- Doğruyu söylersem kızar mı?

- Sinirlenir mi şimdi?

- Laf eder mi bu bluza?

- Yemeği beğenmez mi?

Gibi… Kaygıların olmaması gerekir sevgiden söz edilen ortamlarda, sevgi güvendir, kuşku ile bağdaşması mümkün değildir, kuşku var ise sevgi de sorgulanmalıdır, ilişki de!

En son şunu söylemek isterim: “Kişi kendinden bilir işi!”

Dürüst olan biri karşısındakinin dürüstlüğünü sorgulamaz, samimi olan biri samimiyetsiz bulmaz herkesi!

Sevgi özgürlüktür aslında!

Özgür olduğunda sevgi çoğalır!

Özgür bırakabilmek için ise tek şart: Özgüvendir aslında!

Özgüveni olan kişi güvenebilir ancak karşıya!...

 

 

http://twitter.com/Gulgunkaraoglu

gulgun_2006@hotmail.com

 

 
Toplam blog
: 1269
: 1343
Kayıt tarihi
: 18.09.07
 
 

İzmir, 1963 doğumluyum. Dokuz Eylül Üniversitesi İngilizce bölümü mezunuyum ve özel bir şirkette ..