Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Ağustos '11

 
Kategori
Türkiye Ekonomisi
 

Doğru Dolar kuru

Doğru Dolar Kuru Nedir ? 

Bu soruyu sormadan evvel şunu sormak lazım. Dolar kuruyla ilgili doğru soru nedir? 

Doğru kur ne demektir, neye göre doğru? 

Doğru kur demek Türkiye’nin en menfaatine olan kur mu demektir. Eğer böyle ise Türkiyenin kısa, orta ve uzun vadede menfaatine uygun olan kurlar aynı mıdır? 

Uzun vade için doğru denilemeyecek bir kur kısa vadede yani hem bir yıldan kısa vadede hemde 1-2-3 hatta dört yıl gibi bir zaman dilimi içinde Türkiye için faydalı bir kur olabilir mi? 

Türkiye için faydalı kur ne demektir, cari açığı azaltacak kur mu, enflasyonu düşük seviyede muhafaza edecek kur mu, yoksa işsizliği en kısa zamanda en çok azaltacak kur mu? 

Yanlış kur ne demektir. Mesela riskli derecede düşük kur yanlış ise alınabilecek risk seviyesi hangi vadelerde hangi seviyelerde olmalıdır. 

Doğru kuru iktisatçılar genellikle şöyle hesaplar. Kurun doğru olduğu tahmin edilen veya varsayılan eski bir tarihe gidilir. Bu tarih 3-5 yıl bazen 8-10 yıl bazen de daha geriye gidilerek saptanır. Bu tarih genellikle büyük devalüasyonların olduğu tarihlerdir çünkü büyük devalüasyonların birikmiş yanlışlıkları düzelterek doğruya getirdiğini farzetmek makül bir varsayımdır. O tarihten bugüne kadar olan enflasyon hesaplanır. O tarihten itibaren dolar kurunun da aynı oranda artmış olması gerektiği varsayımı ile geçmiş tarihteki kur, aradaki enflasyon kadar artırılarak bugün için olması gereken doğru kur hesaplanır. 

Bu hesabın altında yatan teori şudur. İhraç fiyatlarımızın dünya piyasalarındaki seviyesi rekabetçi pozisyonumuzu bozmamak için geçmişe nazaran yükselmemiş olması gerekir; eğer dolar kuru enflasyon kadar artmamışsa dolar bazında ihraç fiyatlarımız artmış olacağından rekabet açısından mallarımızı pahalılandırmış oluruz. Bu mantık teorik açıdan doğrudur ama yeterlimidir ona biraz aşağıda geleceğim. 

İkinci bir metod şudur. Cari açığa bakarsınız. Eğer Türkiye'deki gibi sürdürülebilir olmayan seviyelerde yüksekse bunun çaresi ihracatı artırmak ithalata biraz fren yapmaktır. Bununda en kısa, en basit hatta en doğru yolu kuru artırmaktır. Bu durumda kuru kontrollu bir şekilde artırırsınız, taaa ki cari açık makül bir seviyeye gelinceye kadar. Böylece doğru kuru buluncaya kadar kuru yavaş yavaş artırırsınız. 

Bir başka görüşde şu olabilir. Dünyada bugün 2-3 trilyon dolar kadar likidite fazlası var. Bu nakit dünyada ordan oraya geziyor. Dolardan Euroya, ordan altına, ordan USA bonolarına, ordan gelişmekte olan ülkelerin tahvil ve hisse senetlerine vb. Bu paranın dünyada nemalanacağı fazla bir yer kalmadı. Dolara veya Euroya mevduat olarak yatırılsa getirisi yok denecek kadar az. Halbuki mesela Türkiyeye geldiği zaman getirisi çok yüksek ve bugüne kadar da başına bir kaza gelmedi Türkiye olmaktan veya girip çıkmaktan. Bu paranın %5’i veya daha azı Türkiye’ye gelmeye devam etse, Türkiye deki cari açık daha birkaç sene devam ettirilebilir bir mahiyet kazanır. Eğer öyle ise bırakalım cari açık bu seviyelerde daha bir kaç sene gittiği kadar gitsin. Peki bu hükümetin işine gelir mi? Gelir. Memleketin işine gelir mi? Gelir... çünkü hem enflasyonun düşük seviyelerde devam etmesi sağlanmış olur hem işsizliğin azaltılmasında faydası olur hem de kabızlığa, mayasıla, iştahsızlığa iyi gelir... 

Bu durumda gelin siz doğru olan dolar kurunu söyleyin. İstediğiniz metodu seçin, tercih edin. Ben her üç metodu kendi kafamda fazla da hesap yapmadan şöyle bir yorumladım. Bana göre şimdilik dolar kurunun 1.75 – 1.85 aralarında olması hem riski makül bir seviyede tutmak, hem de enflasyon ve işsizlik açılarından Türkiye’nin faydasına olur gibi geliyor. 

Doğrusunu Allah bilir.... 

 

 
Toplam blog
: 326
: 941
Kayıt tarihi
: 10.03.11
 
 

Okullar: TED Ankara Koleji, ODTÜ, Bogaziçi Üniversitesi (Master) İş Hayatı: Philips, Anadolu Endü..