Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Ocak '13

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Doğru Namaz'ın yolu doğru cinsel bilreşmeden geçer diyen İslami yaşam koçu!

Doğru Namaz'ın yolu doğru cinsel bilreşmeden geçer diyen İslami yaşam koçu!
 

Size bir soru: Doğru namazın yolu nereden geçer?

Bu nasıl soru dediğinizi duyar gibi oluyorum.

Ünlü(!) İslam bilgini Ali Rıza Demircan ne demişti?

‘Sevişmek ibadetle aynıdır. Cinsel ilişki namaz kılmaktan da önemlidir’

Bu görüşe İslam bilginlerinden her hangi bir yorum gelmedi. Sadece Yaşar Nuri Öztürk bir şeyler söyledi o kadar…

Şimdi yukarıda sorduğumuz soruya gelince;

Akşam Gazetesi’nden Sibel Ateş Yengin’e konuşan Sibel Üresin, çok tartışılan ‘Cinsel ilişki namaz kılmaktan da önemlidir’ açıklamalarına yeni bir boyut kazandırdı.

Sibel Üresin’e göre, doğru namazın yolu doğru cinsel birleşmeden geçiyor. Diyerek olaya yeni bir bakış açısı getirdi.

Yaptığı açıklamalarla çoğu kadının nefretini kazanan, soyadı üzerinden ‘Üremesin’ esprileri türetilen, ‘Cinsel ilişki namaz kılmaktan da önemlidir’ diyen yaşam koçu Sibel Üresin’e, Ali Rıza Demircan’ın ‘Sevişmek ibadetle aynıdır’ açıklamaları üzerine yaptığı ‘Cinsel ilişki namazdan bile önemlidir’ açıklaması hatırlatılmış. Ve “Namaz yerine cinsel ilişkiyi mi koyuyorsunuz?” sorusu yöneltilmiş.

Sibel Üresin’in cevabı şu: “Birinin yerine diğerini koymuyorum. Doğru namaz kılmanın yolu doğru cinsel birleşmeden geçiyor. Kıyaslamak yanlış. Cinsellik bir ibadettir. Cinsellik o kadar tabu ki konuşmak bile insanları rahatsız ediyor, edepsizlik olarak algılanıyor. Konuşulmadığı için sıkıntı var. Helalinden bir cinsel ilişkiden doğan çocukla, haramla girilen cinsel ilişkiden doğan çocuğun yaradılışları aynı mı? Doğru namaz kılmak iyi abdest almaktan geçiyorsa, Allah’a iyi kul olmanın koşulu da sağlıklı döllenmektir. Bu yüzden önceliklidir.”

Gördüğünüz gibi İslam’ı kendilerine kalkan edinenlerin akılları fikirleri hep belden aşağıya çalışıyor.

Bu görüşü de aldıktan sonra, ünlü yazar, yorumcu Nihat Genç’in bir yorumu aklıma geldi.

Nihat Genç şöyle diyordu: Dünyada iki türlü inanç vardır. Bir; yaratana inanmak, kayıtsız şartız tanrının varlığına inanmaktır. Başkalarına biat etmeden, araya kimseyi koymadan direk tanrıya inanmak. İki; Tanrıyı kendisine kalkan edinenlere inanmak! Yani tanrı ile arasına birilerini koymak.

Günümüzde bunun birçok örneğini görüyoruz. Tarikat liderleri, siyasi parti liderleri…

İşte yukarıdaki görüşleri savunanlar, kendileri ile İslam Dini arasına eklentiler koyan kişiler.  Yukarıdaki söylemleri ile birilerinin değirmenine su taşıyorlar. Ancak taşıma suyla değirmenin dönmeyeceğini bilmiyorlar!    

 
Toplam blog
: 3842
: 3093
Kayıt tarihi
: 23.03.08
 
 

Antalya'da 1956 yılında doğdum. Emekliyim, Üniversite mezunuyum. Evliyim, bir oğlum var Mimar. Gü..