Doğrular Doğru Ama

“Kerim Korkut her şeye karşı”

Neye karşıymışım ben?

“Sabır”a karşıymışım… Terk edeni belki geri dönüp gelir diye on yıl bekliyorsun. Kocan ölmüş çocukların için evlenmiyorsun. Her yerde saatlerce birini/bir şeyleri bekliyorsun. Kaybolanı gelmeyecek olanı bekliyorsun. Hastasın yaralısın acıya, kolayı varken zorluğa, belaya, düzelir diye yoksulluğa sabrediyorsun…

Oysa hiç bunlara gerek yok ama sen sabır denilen saçmalık yüzünden hayatını mahvediyorsun! Sana sabır tavsiye edenler ne yaptılar, Mars’a mı gittiler?

Sadakate karşıymışım… Adam dışarıda karılarla fink atsın sen evde otur kocanı bekle.

Saygıya karşıymışım… Saygıyı kullanarak eziyorlar sizi haberiniz yok. Ben saygı gösterirken de saygı görürken de rahatsız oluyorum. İnsanlar eşittir; yaşı, mevkii, şunu bunu fark etmez. Kölelik düzenlerine ait saçma sapan bir kavram. Statü olarak filan bizden yukarıda olan insanların kaprisi ve bizlerin onların karşısında nedeni korkuya dayanan eziklik alışkanlığımız. Sizin saygısızlık dediğiniz davranışlar kişilerin halleridir, beğenmezseniz şikâyet edersiniz olmadı gidersiniz, saygısız diyemezsiniz. Saygısızın dinsiz ya da ahlaksız gibi bir anlamı var çünkü böyle bir hakkımız olduğunu düşünmüyorum.

Ahlak, iyilik, dürüstlük gibi şeyler de aynı… Yalan söyleyen dünyanın en adı adamıymış. Ben yalan söylüyorum nolacak, inanma! İyilik zorunlu değil ister yaparım ister yapmam, yapmadığım zaman da kötü olmam; yolarım o senin bitli sakallı dervişlerinin sakalını, bize insanlık öğretmesin!

Gelişmiş ülkelerde bunların hiçbiri yok çünkü ihtiyaçları yok. Zaten medeniyet diye çırpınışımız bu yüzden!

Bu kavramlar temelde doğru olsa bile bilinçsiz toplum tarafından o hale getirilmişler ki örneğin sevgi insanın içindeki bir duygu, kimi sever kimi sevmez. Tanrı gibi tapıyorlar, mecburmuşuz sevmeye. Yüz kere diyorum ya dünya akılla düzelir sevgi mevgi hikâye!

Kısaca benim böyle şeylere ihtiyacım yok, bunları yazan kitapları da okumam, aklım bana yeter. Yolunu kaybetmiş olanlar aydınlıkta bile ışıksız yürüyemezler; ahlak, sevgi, saygı, iyilik, sadakat vs diye çırpınıp dururlar.

Yani bu kavramlar (çoğunu burada yazmadım 30’u aşkın) doğru ama her birisi hayatın belli durumları için geçerli küçük yaşam kodları. Bunlara göre kurduğunuz hayat ancak Türk filmlerine konu olur.