Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Mart '19

 
Kategori
Deneme
 

Doğruyu Kabul Etmeyebiliriz

“Doğru”ya “gerçek” diyenler var, gerçeğin de doğru olduğunu düşünenler.

Hatta “doğru”yu “gerçek”ten ileri görenler…

Rakamsal doğrular gerçektir, diğerleri kabul.

“Gerçek”: Var, olmuş/oluyor, yaşanmış/yaşanıyor; kendisi ya da ispatla delille ortada.

“Doğru” malum, doğru olduğu bilinen, söylenen, yazılan.

Rakamsal ya da bilimsel araştırma sonucu olan doğruların dışındaki her şey tartışılıyor.

Gerçeğin allame bir yanı yok ama gerçek işte, “doğru” ile bir şeye benzetmeye çalışıyoruz.

Ama doğru da biraz trilim, inanırsak var; yani bilimsel doğruları alıp kalanını atabiliriz, hiç kimse doğru denilen şeylere inanmak zorunda değil.

Ama doğru hayatımızda çok önemli, yolumuzu onunla buluyoruz; ya da kaybediyoruz! Doğru denilen şeyler de o kadar doğru ki itiraz da edemiyorsun.

Benim yazdıklarım da bana göre doğru ama kimseye kabul edin inanın demiyorum. Hep merak etmişimdir bilimin dışındaki doğruları atsak nasıl bir dünya/hayat meydana gelir acaba?

Başlık kimsenin hoşuna gitmemiştir, “Ne demek doğruyu kabul etmiyorsun!” Kabul eden eder etmeyen etmez. Bazıları “Bilim ve gerçek bana yeter” diyebilir. Ah bir de yapabilsek.

Doğru, hikâye bir şey neyini kabul edeceğim, herkes bir şey söylüyor; ölçmedik tartmadık doğru mu yanlış mı ne bileceğim. “Doğru” denilen şeylerin benim yazılarımdan farkı yok; aklıma yatarsa, hoşuma giderse… Yoksa hiçbir şeyi hiç kimse bana kabul ettiremez.

Bir de, doğruysa doğru; işime gelmiyorsa yine kabul etmem! Düşüncenin kölesi değilim, hepsi benim için araç.

 

 
Toplam blog
: 6332
: 653
Kayıt tarihi
: 21.09.08
 
 

Sadece sayfalarda kalan yazılar şaheser olsalar bile önemsiz ve anlamsızdır. İnsanlara ulaşan ve ..