Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Diyetisyen Dicle Dilan Salman

http://blog.milliyet.com.tr/dicledilansalman

29 Ekim '18

 
Kategori
Beslenme
 

Dokunmaktan Korkma, Geç Kalma!

Dokunmaktan Korkma, Geç Kalma!
 

Meme kanseri, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de kadınlarda en sık görülen kanser türüdür. Meme kanserinde yaşam şekliyle ilişkilendirilebilecek birçok risk faktörü bulunmaktadır.

Fazla kilolu ya da şişman (obez) olmak, yeterli fiziksel aktivite yapmamak, hiç doğum yapmamış ya da ilk doğumunu 30 yaşından sonra yapmış olmak, doğum kontrol hapı ve iğnesi kullanmak, menapoz sonrası hormon tedavisi almak, alkol-sigara tüketimi, belirli kalıtsal genlere sahip olmak (özellikle BRCA1, BRCA2 gibi), yoğun meme dokusuna sahip olmak, memede iyi huylu oluşumların (fibroadenom gibi) olması, erken adet görmeye başlamak (özellikle 12 yaşından önce), menapoza özellikle 55 yaşından sonra girmek olasılığın artmasına neden olmaktadır.

Risk grubundaki kadınlar başta olmak üzere bütün kadınların mutlaka kendilerine klinik meme muayenesi yapması gerekir. En ideal yöntem, iki yılda bir Mamografi ile tarama programına katılmaktır.

Bunların yanısıra koruyucu yöntemlerin başında tabii ki doğru beslenme gelir. Meme kanseri beslenme takibi ve tıbbi beslenme tedavisinin en etkin olduğu kanser türlerinden biridir. Gerek tedavi süresince, gerekse tedavi bittikten sonra takip ve nüksleri azaltmak için verilen tedavide beslenme takibi son derece önemlidir.

Yapılan en büyük hatalardan biri hastalık süresince “Ne istersen ye, yeter ki biraz kilo al. Çok ye, tedavin işe yarasın” gibi cümlelerin kullanımıdır. Bu süreç boyunca kişi kendine yetecek kaloride ve dengeli bir biçimde beslenmesini planlamalıdır.

Dünya Kanser Araştırma Fonu(WCRF) ve Amerika Kanser Araştırma Enstitüsü (AICR) birçok beslenme, fiziksel aktivite ve kanser ilişkisini araştıran epidemiyolojik çalışmaları incelemiştir.

Bunların özetinde hayatınızda yapacağınız temel değişiklikler şunlardır;

Fast-food’u hayatınızdan çıkarın. Çıkaramıyorsanız bile en aza indirmeniz mutlaka yapmanız gereken davranış değişiklikleri arasında birinci sıradadır. Böylelikle hayatınızdan trans yağları, katkı maddelerini uzaklaştırmış olursunuz.

Beyaz ekmek yerine tam tahıllı ekmek tüketimini geçmek; buğdayın kabuk ve kepek kısmını tüketmenizi sağlar. Aynı zamanda posadan zengin, vitamin, mineral kaybı yaşamadan glisemik indeksi düşük bir besin tüketimi sağlamış olursunuz.

Yulaf kepeğini yoğurdunuza eklemek günlük posa alımınızı arttırmanıza fayda sağlar.

Kırmızı et tüketiminizi aza indirmeye özen gösteriniz.

Yemeklerin yağlı sulu kısımlarını tüketmeyiniz.

Pişirme işlemlerinde riviera zeytinyağını tercih edin. Isıl işleme tabii tutacağınızda sızma zeytinyağını pişirmeyin.

Günlük olarak aldığınız eklenmiş şeker miktarının 20-25 gram geçmemesine özen gösterin.

Haftada 2 -3 gün mutlaka kuru baklagilleri tüketmeye özen gösteriniz.

Günde 2 adet ceviz veya 5-6 adet fındık, badem tüketerek omega-3 yağ asidi açısından diyetinizi zenginleştirin.

Günde mutlaka 3-4 porsiyon meyve- sebze tüketimi yapılmalıdır. Tabağımız düşünüldüğünde sebzeler, meyvelerden daha çok yer kaplamalıdır. Vücudumuza giren besinlerde renk çeşitliliğini arttırmak vücudumuzun korunmasında daha fazla fayda sağlayacaktır. Mevsimine göre turp, brokoli, tere, roka, domates, havuç, şalgam mutlaka alınacaklar listesine eklenmelidir.

Günde bir iki fincan yeşil çay tüketimini alışkanlık haline getirin.

Bol su içmeye özen gösterin.

Soyalı yiyeceklerin tüketimini azaltın.

Fiziksel aktivitenin hücrelere nefes aldırdığını unutmayın, günde mutlaka 30 dakika aktif olarak hareket edin.

Meme kanserinde özel olarak keten tohumu tüketimi önemli bir yer almaktadır. Posa, vitamin, mineral yönünden zengin aynı zamanda fitoöstrojenik etkisi nedeniyle tüketimi kontrollü olmalı ve mutlaka doktora danışılmalıdır.

Meme kanseri hastaları için güçlü antioksidan alımı önemlidir. Nükslere karşı daha dirençli olmayı sağlar. Kurkumin (zerdeçal), C vitamini, selenyum, E vitamini, resveratrolden zengin bir beslenme programı hazırlanmalıdır. Bitkisel yağlar, kuruyemişler, deniz ürünleri, üzüm, dut, kızılcık, kivi, kavun, turunçgiller, zerdeçal baharatı diyete eklenmelidir.

Tedavi boyunca D vitamini ölçümlerinin takibi mutlaka yapılmalıdır.

Ülkemizde her ilde olan Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezlerinde (KETEM) ücretsiz olarak mamografi çekilmekte; ayrıca kendi kendine meme muayenesi eğitimleri ve broşürleri de ücretsiz olarak verilmektedir.

Kendine kendine meme muayenesi için buradaki broşürden yardım alabilirsiniz. http://kanser.gov.tr/bilgi-dokumanlar/afis-brosur/1509-kendi-kendine-meme-muayenesi-2015.html

Kaynaklar
*hsgm.saglik.gov.tr
*Beslenmenin Kanser Tedavisindeki Gücü
*Amerika Kanser Araştırma Enstitüsü (AICR)
 
Toplam blog
: 8
: 284
Kayıt tarihi
: 24.09.18
 
 

Merhaba, ben Dicle Dilan Salman. Ege Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik bölümünden mezun oldum. B..