Dokunulmazlıkta karar…

AKP nin kapalı gurup toplantısında karar çıktı. Dokunulmazlıkların kaldırılması ile ilgili olarak sadece BDP lilerin dokunulmazlık dosyalarının değil, başkaca yüz kızartıcı dosyaların da işleme konulması yönünde eğilim ortaya kondu.

Daha önce birçok Kürt kökenli milletvekilinin sırf BDP ile ilgili fezlekelerde hayır diyecekleri konuşulmaya başlayınca başbakan oluşmakta olan çatlağı kapamak üzere bu sefer kapalı gurup toplantısı adı altında bir terapi seansı uyguladı. Ne kadar başarılı olduğunu zaman gösterecek.

Görünen o ki, BDP lilerle ilgili dokunulmazlık dosyaları başka birkaç dosya ile örtülecek. Bu şekilde bir kısım milletvekili tatmin edilmeye çalışacak. Birkaç dosya diyoruz. Açıklanan bilgiye göre bir komisyon oluşturulup başbakanın uygun görmediği dosyalar elenecek. Çünkü yaklaşık 900 fezleke sıra bekliyor.

Tabii ki bunların içinde AKP lilere ait olanlar az. Hele bu dönemde kolay mı bir mahkemenin AKP lileri yargılaması? Deniz feneri davasında savcılara neler yapıldığını biliyoruz. Hâkim ve savcı atamalarında Silivri davalarında sahte ve düzmece delillere rağmen tutukluluk kararı çıkaran savcıların, buna uyan hakimlerin nasıl ödüllendirildiğini, “hayır” diyenlerin nasıl alt kademelere sürüldüğünü biliyoruz.

Yinede başbakandan böyle bir karar çıkmasının nedeni bana göre iktidarın yargıyı tamamen kendi memuru haline getirdiğini düşünmesindendir.

Şu anda iyi bir fırsat çıkmıştır. Önce iktidar için riskli görülen bazı dosyalar elenecek, mahkemelerden temiz çıkartılacak dosyalar işleme konacak, böylece büyük bir temizlik operasyonu yapılacaktır. Yapılacak işlemler AKP ve yandaşları dışında kimseyi tatmin etmeyecek, toplumsal barışın daha da bozulmasına neden olacak, güneydoğuda bir toplu isyanın fitilini ateşleyecektir. Zaten mahkemelerde ana dille savunma, okullarda kıyafet serbestliği gibi birçok dinamit ülkemizin, özellikle güneydoğunun altına yerleştirilmektedir.

PKK nın ağzı gibi davranan bu partinin politikacılarını meclisten atmak bir çözüm değildir. Çözüm PKK yı yok etmektir. Onu yapmıyor veya beceremiyorsanız, sözcülerini yargılamak hiçbir işe yaramayacak, üstelik zaten aleyhimizde olan birçok AB ülkesinin yanına yeni terör sempatizanı ve destekçisi ülkeleri de ekleyecek ve güneydoğuda topyekun bir kalkışmayı tetikleyebilecektir.

Eğer sizde adalet duygusu var ise bütün bu dikenli yollara girmek yerine basit ve doğru olanı yaparsınız. CHP Başkanı Kemel Kılıçdaroğlu’nun da dediği gibi kürsü haricinde bütün dokunulmazlıkları kaldırırsınız. Eş zamanlı olarak yargıyı özerkliğine kavuşturursunuz. Bunların sonucu bazı suç işlemiş politikacılar ceza görür ama bu zarardan erken dönme yolunda büyük bir adım olur. Çünkü yarın rüzgârın değişiverdiğinde yarattığınız bu canavar en önce sizi yutacaktır. Tarih böyle örneklerle doludur.

İzmir 2012-12-05