Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Mayıs '18

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Dolar mı, Euro mu, TL mi, Sağlık mı?

Dolar mı, Euro mu, TL mi, Sağlık mı?
 

Değerli Milliyet Blog Yazarları, Ekim ayının sonlarında Papatya Somer’e (Pembe Nar editörü) artık Pembe Nar’daki yazmış olduğum yemek yazılarına son vermek istediğimi yazdım. Kolay değil yani üç yıl boyunca yapmış olduğum ürünlerin fotoğraflarını çekmek, tariflerini yazmak ve haftada birkaç gün gazeteye yollamak. :)) Yemek yazıları diğer yazılan yazılara göre daha zahmetli bir iş tabii ki bu benim fikrim çünkü beyin bedene göre daha hızlı çalışıyor. Yemek yaparken de epeyce bir zaman bedeninizi çalıştırmak zorundasınız.

Hani iyi ki de bırakmışım çünkü 2018 yılı bana pek yaramadı, Ocak ayının sonunda iki gün içinde bronşite çeviren bir grip mikrobuna yakalandım ve bir ay süren, beni öksürüklere boğan hastalığımla mücadele ettim. Tam iyileştim bir hafta sonra da düz yolda düşüp diz kapağımı önden ve arkadan olmak üzere iki yerinden kırdım. Doktordu, röntgendi, MR dı derken kırık ayakla yine epeyce elimde bastonla dolaştım. Ayağımı alçıya da aldırmadım onun yerine ayağıma bir alet taktılar, onu da 8 saat kadar takabildim çünkü ayağım şişiyor ve kızarıyordu, allerji yapıyordu. Doktora söylediğimde “Zaten belli, ayağını epeyce zorlamışsın” dedi bir de benim yerimden zıp zıp bir şey bahane edip ayağa kalkmam da işin tuzu, biberi olmuştu.

Eşim yıllık izninin büyük bir kısmını benim için kullanmıştı çünkü evdeki ve dışarıdaki işler için en iyi onun iş gücüne ihtiyaç vardı. Başka şehirde olduğu zamanlar sadece hafta sonu için geliyordu ve evin iç ve dış işleriyle boğuşuyordu. Bu sefer ben “Hadi artık emekli ol bu sene” diye tutturdum, iş için şehir dışına sık sık giden eşim artık Evliya Çelebi’yi geçmişti.

Neyse artık iyileştim ve 15 gündür tek başına dışarı çıkıp alış veriş edebiliyorum ve araba kullanabiliyorum. Allah başka hastalık vermesin aslında iki ayağım kırılmadığı için Allah’a şükrettim çünkü tek ayakla bile çektiğim sıkıntılardan sonra hayatta en önemli şeyin sağlık olduğunu bir kez daha anladım. Sadece kırık deyip geçmeyin, kırıklarda ilik zedelenmeleri de oluyor onlar daha büyük sorunlara yol açıyor.

Şimdi bana sorsalar, önüme sarayları koysalar, Dolarları, Euroları, Türk Liralarını koysalar ve sağlık mı diye sorsalar inanın sağlık derdim. Sağlıklı insan her türlü güçlüğe dayanabiliyor ama paranız olup da sağlığınız yoksa neye yarar.

Sağlığım yerinde ama hiç param yok, az param var diye dövünmesin kimse, parasız olmuyor ama sağlıksız hiç olmuyor. İnsanoğlu sağlık olunca her şeyin üstesinden gelebiliyor bir de dünyayı fazla abarttık dünya insanları olarak halbuki insanlık yararı için tüm dünya insanları bir şeyler yapsa, paylaşmayı bilseler bu kadar kötülükler olmazdı oysa hala ülkeler nükleer enerji peşindeler. Sadece başkalarına değil dünyamızın iklimine ve yaşayan canlılara da zarar veriyoruz ve sonunda başka tarafa atılan oklar bumerang gibi dönüp herkesi vuruyor.

2018 yılı sadece bana değil ülkemize de pek yaramadı gibi inşallah 2018 yılı bundan sonra ülkemize, yaşayanlara ve tüm dünya insanlarına iyilikler, güzellikler getirir.

Sibel Koçarslan

 
Toplam blog
: 627
: 3456
Kayıt tarihi
: 11.06.11
 
 

Kendi halinde yaşayan doğa tutkunu, sıradan bir vatandaş. İnsanların dış güzelliğine değil iç güz..