Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Ekim '10

 
Kategori
Güncel
 

Domates, Biber, Patlıcan Enflasyonu

Domates, Biber, Patlıcan Enflasyonu
 

Her ayın ilk haftasında bir önceki ayın enflasyon rakamları açıklandığında en çok tüketici fiyatları üzerinde yorum yapılır. Tüketici enflasyon değerlerinin yüksek çıkması ve bunun gıda fiyatlarındaki artıştan kaynaklanması ekonomide gıda üretiminin önemini bir kez daha göstermiştir. Bu ay domates, biber ve patlıcan fiyatı en çok yükselen gıdalar arasında yer aldı ve enflasyondaki artışın temel sorumluları olarak gösterildi.

Gıda fiyatlarındaki artış veya dalgalanmaların birçok sebebi olmakla birlikte temelde rasyonel bir tarımsal üretim politikasının olmamasından kaynaklanmaktadır. Dönem ve koşullara göre önceden yapılan bir üretim planlamasının olmaması, üretim maliyetinin yüksek olması, tarımsal ürünlerin ithalatının artması, ürünlerin üreticiden tüketiciye ulaştırma zincirindeki yüksek düzeydeki haksız kazançlar tarımsal ürünlerin fiyatlarındaki artışın temel nedenleri olarak sıralamak mümkündür.

Birçok üründe olduğu gibi gıda fiyatlarında arz-talep ilişkisi çok önemlidir. Talebin altında gıda üretimi fiyatları yükseltirken, tersi durumda yani fazla arz genelde gıda fiyatlarının düşmesine neden olmaktadır. Arz-talep dengesini en optimum düzeyde tutmanın yolu ülke tarımsal üretim koşulları ve halkın sosyo-ekonomik gerçekleri göz önünde tutularak bir tarımsal üretim modelinin hayata geçirilmesi ile olasıdır.

Son yirmi yıldır uygulanan özelleştirme politikaları sonucunda ülkemiz tarımsal ürünlerin birçoğunu dışardan ithal etmek zorunda kalan bir ülke haline gelmiştir. Mısır, soya fasulyesi, kanola, domates ve karpuz tohumunun çok büyük bir kısmı dışardan ithal edilmektedir. Tarımsal ürünlerin ithalatının artışı ülkemiz tarımsal üretimini ciddi düzeylerde kısıtlamıştır.

Özelleştirme politikaları ile tarımsal üretimde yapılan kısıtlamaların olumsuz etkileri gün geçtikçe daha da belirginleşmektedir. Bilindiği gibi tütün üretiminin kısıtlanması başta tütün üreticilerini sonrasında sektör çalışanlarını mağdur etmişti.

Tarımsal üretimde maliyeti azaltarak üretimi artırmak yerine bu ürünlerin ithalatına gidilerek çözüm aranması yine başta üreticiler olmak üzere sektör çalışanlarını mağdur etmektedir. Tüketici ise kısa süreli rahatlamalarla yetinir duruma gelmiştir. Kırmızı et ithalatında yaşananlar bunun en güzel örneğidir.

Tarımsal ürünlerde meydana gelen fiyat artışlarının diğer önemli bir nedeni de ürünlerin üreticiden tüketiciye ulaştırma zincirindeki yüksek düzeydeki haksız kazançlardır. Üreticiler arasındaki yanlış veya yetersiz örgütlenme üreticinin ürününün karşılığını alamamasına neden olmaktadır. Aracı kurumlar üreticiden neredeyse maliyetine aldıkları bu ürünleri piyasa koşullarını da göz önüne alarak çok yüksek fiyatlara tüketiciye satmaktadır. Bu da üreticinin ürünün para etmemesine tüketicinin ise ürünü daha pahalıya almasına neden olmaktadır. Üretici ve tüketici mağduriyetini gidermenin yolu üreticilerin örgütlü bir hale gelerek aracı kurumların etkinliğini en aza indirmekle mümkün olacaktır.

Tarımsal üretimde uzun yıllardan beri özelleştirme adı altında yapılan birçok üretimi kısıtlama politikalarının uzun vadede ülkeyi sosyo-ekonomik yönden olumsuz etkilediği ortadır. Kendi tarımsal potansiyelimizin farkına vararak uygulanacak üretim politikaları ülkemiz tarımını hak ettiği yere getirecek tek seçenek olarak halen önemini korumaktadır. Bu değerlendirilmediği takdirde domates, biber, patlıcan enflasyonu hayatımızın bir parçası haline gelecektir.

 
Toplam blog
: 87
: 2735
Kayıt tarihi
: 02.07.09
 
 

Çukurova Üniversitesi, Ziraat Fakültesi’nden 1997’de mezun oldum. Aynı Üniversitede yüksek lisans ve..