Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Ekim '10

 
Kategori
Öykü
 

Dominocular kralı

Dominocular kralı
 

Özden Sevim'den http://www.fotografdefteri.com/70352/


Değerli fotoğrafçı dostum Özden Sevim'e...

Naim amca, kendisini bir haftadır yatağa bağlayan soğuk algınlığını sonunda atlatmış olmanın sevinciyle uyandı o sabah. Daha dün kadim dostu Cezmi uğramış, kendisini iyi gördüğünü, sabaha daha iyi hissederse kahveye birlikte gidebileceklerini söylemişti. Evet, iyi hissediyordu. Hem sonbahar başladığından beri de gitmemişti kahveye. Ne güzel olurdu heyecanlı bir domino oynamak Cezmi ile ve kazanıp ' Domino ' diye alaycı bir kahkaha atmak.

Bu duygularla çıktı yatağından ve ayaküstü bir şeyler yedi. Eşinin ısrarına da kızdı, ' Kahvede içerim çay, ısrar etme ' dedi. Odaya geri dönüp dolaptan ekoseli gömleğini çıkardı, özenle giydi. Pantolonunu ve ceketini de giyip askıdaki kasketini taktı, mutfağa doğru seslendi ' Hadi bana eyvallah, Cezmi'yle kahvedeyiz soran olursa ' deyip, besmele çekerek çıktı evinin kapısından.

Yol üstündeki Cezmilerin evine gelince pencerelerinin camını tıklattı. Cezmi'nin gözleri parladı Naim amcayı görünce. Gençliklerinden beri dosttular. Kahvedeki oyunları dışında hiç kapışmamışlardı o yıllardan beri. Cezmi ayakkabılarını giyip çıktı ve Naim amcanın koluna girdi gülümseyerek. ' Hadi koca ihtiyar, gene yırttın kefeni ' dedi muzipçe. Naim amca şakayla karışık homurdandı ' Sanki kendin koca ihtiyar değil misin ' diye. Birlikte Zeyrek yokuşunu tırmanmaya başladılar, yolun sonlarındaki salaş kahveye ulaşmak için.

Kapıda iki eski dostu gören arkadaşları şakayla karışık seslendiler. Hâl hatır sorulduktan sonra ayrı bir masaya oturdu Naim amcayla Cezmi. Kahveci Asım domino taşlarını getirdi daha onlar söylemeden. Masaya koyarken de takıldı ihtiyarlara ' Siz yokken ağladı taşlar ' diye.

Oyunun daha başlarıydı. 40'lı yaşlarda gençten biri girdi kahveye, boynunda fotoğraf makinasıyla. Taşları dizerken yan gözle görmüştü adamı Naim amca. Bazı masaların yanına yaklaşıp bir şeyler konuşuyor, sonra da fotoğraf çekiyordu sessizce ve özenle. Asım'ın masaya bıraktığı çayları karıştırıp oyuna başladılar Cezmi ile. Naim amcanın gözleri iyi seçemiyordu ama, inadından yakın gözlüğü de taşımıyordu yanında. Yıllardır alışmıştı domino taşlarına dokunmaya, ne gerek vardı yakın gözlüğüne, taşa dokunup, bir de gözlerini kısıp baktı mı, bilirdi üstünde kaç nokta olduğunu.

Oyunun en heyecanlı yerinde fotoğraf makinasıyla az önce gördüğü genç adam yanaştı masaya. ' Şeytanınız bol olsun ' dedi gülümseyerek ve fotoğraflarını çekmek için izin istedi. Cezmi başıyla onaylar gibi yaparak gülümsedi hafiften. Naim amca baştan kızacaktı ama, Cezmi öyle yapınca ' Çek bakalım ne işine yarayacaksa ' dedi gönülsüz gönülsüz. Genç adam makinasını ayarladı, en güzel anı yakalayabilmek için üstüste basmaya başladı deklanşöre. Naim amca bir ara yorgun gözlerini dikerek ve eliyle yoklayarak taştaki noktaları sayıyordu ki, deklanşöre en güzel an için çoktan basılmıştı bile. Naim amcaya bu ancak beş dakika süren deklanşör sesleri bile fazla gelmişti ki, sesini yükselterek ' Yeter artık yaaa! ' deyiverdi adama. Kendi kendine söylenerek oyuna devam etti ve oyunun sonunda neşesi yerine geldi. ' Domino ' diye basmıştı kahkahayı Cezmi'yi yendiği için. Oyunun üstüne biraz daha sohbet edip evlerinin yollarını tuttular.

O akşam oğlunun evine gideceklerdi eşiyle. Hastayken oğlu, gelini torunu hep uğramışlar ve ' İyileşir iyileşmez bize gelin akşam yemeğine ' demişlerdi. Zaman akıp gitmiş, akşam olmuştu. Oğlu iş dönüşü arabasıyla uğrayıp aldı Naim amcayla eşini. Naim amca neşelendi akşam yemeğinde. Özlemişti akşam evden çıkmayı, ailecek bir masanın başında olmayı.

Yemekten sonra torunu odasına çekildi. 20 yaşındaydı Naimcan. Basın yayın / Gazetecilik bölümünde okuyordu. Fotoğrafa oldum olası meraklıydı, bir de gazetecilik bölümünde okuyunca, internette sürekli fotoğraf sitelerini inceliyor, bakış açısını genişletmek istiyordu. O gün eklenene fotoğrafları inceliyordu ki, bir anda şaşkınlık ve neşeyle çığlık attı. ' Dede ' diye bağırarak girdi salona. ' Dede koş gel bak, hep merak ederdin ya, insanlar nasıl bir günde meşhur oluyor diye, sen de meşhur oldun, anasayfadasın ' dedi Naim amcaya, kahkahalar arasında. Naim amca monitöre yanaştı merakla, gözlerini kıstı iyi görebilmek için. İçinden ' Cezmi haklıymış, koca ihtiyar gibi çıkmışım, yanaklarım, avuçlarım kırış buruş ' diye geçirdi ama belli etmedi Naimcan'a. ' Oku bakayım ne yazmış altına, fotoğrafı çeken hergele ' dedi. Naimcan okudu ' Dominocular Kralı Naim amca diye yazmış dede ' dedi kahkahayla. Naim amca kızdı ' Ben sorarım o hergeleye, benimle dalga geçmek nasıl olurmuş görsün ' dedi dışından ama, bir yandan da için için sevinip plân yaptı kafasında ' Ne yapıp edip bu fotoğrafı Cezmi'ye göstermeli, dominonun kralı kimmiş görsün '

 
Toplam blog
: 261
: 2212
Kayıt tarihi
: 23.07.07
 
 

1954 Antalya doğumlu ve Antalyalı'yım. Ülkemin ve özellikle bu şehrin sevdalısıyım. Sanatın pek çok ..