Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Ağustos '09

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Dönüşler, Kavuşmalar, Buluşmalar...

Dönüşler, Kavuşmalar, Buluşmalar...
 


''İnsan, kuş misali'' derler ya, gerçekten öyle...

Hesaplıyorum, bir günde yaklaşık 3500 kilometre yol katetmişim...

Demirden bir kuşun kanatlarına takılıp, ırakları yakın etmişim...

***
Seyahat etmeyi seviyorum ama yolları? Hayır!

Hele gideceğim yollar uzunsa, son derece tedirgin oluyorum...

Her yolculuk öncesinde garip bir şekilde, ''Gidip de dönememek, dönünce geride bıraktıklarımı bulamamak'' düşüncesi, gelip zihnimin orta yerine yerleşiyor...

Yollara düşmeden gidebilsem...

Hattâ ışınlanabilsem keşke(!)

Bir bilim-kurgu filmin içindeymiş gibi; moleküllerime ayrılıp, ışık hızıyla gittiğim yerde, tekrar ben olsam yine(!)

***
Severim yağmurları...
Ayrıldığım kentte yağmur yağıyordu ve bu durumdan kendime pay çıkardım ''bu şehir bana çok alıştı, arkamdan ağlıyor '' dedim...:)

Severim rüzgârları...
İstanbul'da rüzgâr karşıladı beni, bir havalandım, bir keyiflendim, yine üstüme alındım...
Çünkü o, bir yandan saçlarımı dağıtırken, diğer yandan kulağıma eğilip ''Bak! Senin için böyle serin esiyorum'' diyordu. Duydum...(!)

Mutluydum, çünkü Antalya semalarında, akşamla erken randevum vardı...(!)

Yaz aylarının son demlerinde, günün bu saatlerde akşama el verdiğini nasıl da unutmuşum...(!?)

Aşağıda, sisler altında, seyrek, belli belirsiz şehir ışıkları...

Yanarak bulutların arkasına saklanan Güneş...

Yoluma kırmızı bir halı sermişcesine, âşık olduğum günbatımı renkleriyle ''hoşgeldin'' diyen gökyüzü..

Ve nihayet yeniden balkonumda, falezlerde, kumsalda karşılayacağım dolunayın müjdesini veren altından bir hilâl şeklınde ay...

Farkındalıklar varlığımı besliyor...

Buluşmaları, kavuşmaları, dönüşleri seviyorum...

***
Seviyorum seyahatten dönüşleri...

Hele uzunca bir süre evimden ayrı kalmışsam..

Saatlerce süren stresli bir yolculuğun nihayetinde, sevdiklerim beni karşılamaya gelmişse ...

Sevdiğim bedenlere sarılıp, onları doya doya öpmüşsem hele...

Saatlerdir kapalı duran telefonum, aralıksız çalmaya başlamış ve ''Hoşgeldin'' mesajlarıyla özlendiğim, önemsendiğim hissettirilmişse birde...

Bana özel hazırlanmış sofradaki lezzetli yemekleri afiyetle yemiş ve sonrasında tamda hayal ettiğim gibi demli bir çayın buruk tadıyla buluşmuşsam hele...

Bülbülü altın kafese koymuşlar da,''Ah vatanım!''demiş misali, tozlu, kirli, sıradan evim gözüme saray yavrusu gibi görünmüşse...

Haftalardır uzak kaldığım güzel yatağım, kocaman kollarıyla beni koynuna davet etmişse...

Ve ben, yorgun başımı gömdüğüm yastığımı hasretle kucaklamışsam hele...

Ve saatleri geceden sabaha öğütmüşsem, bir an gibi...Huzurla, şükranla, sevgiyle...


 

 
Toplam blog
: 247
: 1493
Kayıt tarihi
: 29.01.08
 
 

Antalya ve Akdeniz aşığı bir öğretmenim. Bol bol okurum, blog yazarım, şiir yazarım. Yazdıkça ve ..