Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Ağustos '13

 
Kategori
Futbol
 

Dört üç üç

Fenerbahçe’nin korkutucu oyuncuları var.

Bunlardan Kuyt, Sow ve Emenike sarı lacivertlilerin rakiplerini korkuturken, Bekir, Topuz ve Baroni de aynı duyguları Fenerbahçe taraftarına yaşatıyor. Hal böyle olunca da ortaya karambol şeklide seyreden karşılaşmalar ve papatya falı gibi sonuçlar çıkıyor.

Bu bireysel performans sorunlarını şimdilik park ederek sistemden başlayalım.

Yıllardır aklımın ermediği, yanıtını bulamadığım soru şu: neden 4-3-3?

Bu modern ve hücuma dayalı sistemin faydalarının farkındayım ama sistem ne olursa olsun, uygulanabilmesi için öncelikle ona uygun oyuncular gerekemez mi? Bu sorunun doğal olarak farkında olan, 4-3-3’ün mimarı, Aykut Kocaman, bu sisteme geçerken oyuncuları da düşünmüştü. Nitekim Stoch ve Dia hatta sonraları Krasic sırf bu amaç uğruna alındı. Ancak bu futbolcular hiçbir zaman beklenen performansı gösteremedi ve sistem hiç çalışmadı. Buraya kadar her şey anlaşılabilir olsa da işin garip yanı bundan sonra başlıyor; kadroda ona uygun oyuncular olmamasına karşın 4-3-3’te neden ısrar edildi ve dahi ediliyor?

 Torku Konyaspor maçındaki değişikliklerden sonra Fenerbahçe’nin ileri üçlüsü solda Sow, ortada Emenike, sağda Webo şeklinde oldu. Bir başka ifadeyle üç santraforun ikisine yanlarda görev verildi.

4-3-3 hücum ağırlıklı bir diziliştir. Klasik 4-4-2’nin göbekteki 2 adamına karşı sizin bir üçgeninizin olması orta alanda size ekstra bir oyuncuya sahip olma fırsatı verir. Fakat bu sistemin çalışması için kanat oyuncularının hem rakip atakları kesmesi, hem topla rakip ceza sahasına kat etmesi, hem de en uçtaki oyuncuya pozisyon hazırlaması gerekir.

Sow ve Webo bunları yapabilir mi? Hayır yapamaz.

Üstüne üstlük takımın beklerinin biri devşirme diğer de “idare eder” seviyede bir futbolcuysa 4-3-3 fanteziden öteye geçmez. Nitekim son zamanlarda Fenerbahçe’de olan da bu.  

Bireysel performanslara dönersek…Bu köşeyi hasbelkader takip edenler Bekir ve Cristian hakkındaki görüşlerime aşikârdır diye tahmin ediyorum. Fakat tekrar etmek gerekirse ve en yalın ifadeyle bu iki futbolcudan beklenenler ile onların ortaya koydukları arasına düzeltilemeyecek ve üstesinden gelinemeyecek derecede büyük farklar mevcut ve onların oynadığı her maç Fenerbahçe için büyük bir risk. Bu büyük riske Mehmet Topuz’un asla alışık olmadığı şekilde sağ bek oynaması da eklenince ortaya 2-0’dan maç verebilecek bir takım çıkması şaşırtıcı değil.

Eleştirilerden sonra çözüm de önermek gerekir.

Fenerbahçe’nin kadrosu STSL için bırakın yeterli olmayı, fazla bile. Gerçekten de

  • Volkan veya Mert
  • Gökhan (o iyileşene kadar Bekir veya alt yapıdan bir sağ bek) –Alves- Kadlec – Hasan Ali
  • Kuyt Emre(Salih) Meireles (Topal) Alper
  • Emenike - Sow

şeklindeki bir on bir ve dizilişin alacağı neticeler muhtemelen  sarı lacivertli taraftarları bugünkünden çok daha memnun edecektir. Bu neden uygulanmaz veya neden eskide ısrar edilir, bu sorunun yanıtını kimse bilmiyor; Yanal’dan başka.

Fenerbahçe’nin hafta içi çok önemli bir Avrupa maçı var. Arsenal’in kötü görüntüsü içimizde bir umut ateşi yaksa da temsilcimizin ondan aşağı kalmayan hali bu ateşin üzerine dökülen birkova su gibi.

Fenerbahçe’nin geleceğinin oyuncu ve format değişikliğine bağlı olduğuna inanan biri olarak bu değişikliğin ne kadar erken yapılırsa o kadar faydalı olacağı kanaatindeyim; umarım Çarşamba öncesi yapılır.

can.nizamoglu@mail.com

Twitter:_acn_           

 
Toplam blog
: 788
: 1417
Kayıt tarihi
: 11.11.07
 
 

Çoğu çocuk gibi ben de futbolcu olmak istedim, olmadı. Bu oyundan kopmamak adına üniversite yılla..