Dost, arkadaş, eş ve sevgilinizi sizi sevenlerin içinde sizin de sevdiğiniz kimseler arasından seçin

Yani siz sevecek isteyeceksiniz o da sizi sevecek kabul edecek. İlişkinin kuralı budur. Kendi isteğiyle bir menfaat karşılığı dostluk, arkadaşlık, evlilik olmaz; onlarla sadece yatarsınız.

Biri var çok beğeniyorum; ama bana yüz vermiyor. İstediğiniz ilişki şeklini kabul etmiyordur belki “Yatmam ama dost olabiliriz” ya da “evlenmeyelim, arkadaşım ol” Hiçbir seçenekte sizi kabul etmeyen daha da fenası siz onun için ölseniz dahi sizden hoşlanmadığını belirten kimselere selam bile vermeyin, çok fena mutsuz olursunuz, onurunuz zedelenir. Bir kişi size “hayır” dedi mi “güle güle” bile demeyin, dönüp arkanızı gidin; hiç kimse vazgeçilmez değildir. Ve onurunuz sizin için Saba melikesinden daha önemlidir. Böyle bir kişiliğiniz yoksa zaten benimle de muhatap olmayın!

İnsanlar istememeyi, reddetmeyi bilmiyorlar; sizi aşağılayarak reddediyorlar; kovuyorlar, dövüyorlar. Gerçi isteyenler de masum değil, çoğu talepler hayvanca, ısrarcı. Ama özellikle “seninle evlenmek istiyorum, dost arkadaş olalım, sevgilim olur musun” taleplerinde kişilerin karakteri ortaya çıkıyor. Medenice hayır diyecek ve sen de medenice çekip gideceksin; facia oluyor!

Ezdirmeyin kendinizi… Genelde reddediliş nedeniniz sizin değerinizle alakalı değil, para, şöhret, mevkii gibi şeyler. Sizi bunlar için istemeyenler hiçbir şeye değmezler. Sizi siz olduğunuz için istemeyenlerse zaten istemiyorlardır, saygı duymanız lazım.

Sevmediğiniz hoşlanmadığınız kimseler sizinle evlenmek, dost, arkadaş, sevgili olmak isteyebilirler. İstemek ve teklif etmek haktır. Bana nasıl böyle bir şey teklif eder demeyiniz. İnsanlar size yatmayı bile teklif edebilirler ve siz onlara hiçbir şey yapamazsınız. Birine bir şey teklif etmenin müeyyidesi yoktur. Sadece kibar bir şekilde reddedersiniz. Israr etmesi halinde müdahale hakkınız doğar. Kanuna şikâyet edebilirsiniz ama bence kafasına çantayı indirmek daha mantıklı!

“Sizi sevenlerin içinde sizin sevdikleriniz” işte sizin dünyanız. Akrabanız olsa bile, tanıyor olsanız bile. Öğretmeniniz patronunuz neyiniz olursa olsun, isterse dünyanın en meşhuru, isterse Obama olsun sizi sevmeyen(yani sevgisini göstermesi anlamında sevmeyen, değilse herkes bir birine düşman değil. Daha tanımıyorsunuz tanışmamışsınız, elin adamı/elin kadını sizi ne ilgilendirir; tanıdıklarınız içinde diyoruz) ya da sizin sevmediğiniz (hem sizi sevmeyen hem de sizin sevmediğiniz de) kimselerle iş ve mecburiyet dışında (dost, arkadaş, evlilik, sevgili anlamında) diyalogunuz olmasın.