Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Ağustos '08

 
Kategori
Dostluk
 

Dostluk, iki yürek arasında akan bir nehir gibidir…

Dostluk, iki yürek arasında akan bir nehir gibidir…
 

Dostluk, iki yürek arasında akan bir nehir gibidir…

Herhalde bir gösteriş, birine, aynı cinse,

Kadınsan erkeğe, erkeksen kadına karşı kendini beğendirme çabası,

Bir moda, bir gelgeç ruh hali değil...

Sempati... İlgi... Bağlılık... Yüceltme... Taçlandırma... Sorumluluk duyma...

Yürekten algılama. Bakışlarla anlaşma. Ses tonuyla destek verme. Kesintisiz ilişki..

Kayıp olmaz, yitmez, yoktan var olmaz bir duygu!

Bunların hepsi bir araya gelip, zaman içinde gıdım gıdım birikerek dostluğun çimentosunu oluşturuyor. Gazetelerde okuyoruz. TV'lerde seyrediyoruz.

Sağda, solda konuşmalarda adı geçiyor;

Güzel yemek yeme dostu...

Edebiyat dostu.

Türk Sanat Müziği dostu.

Çocukların dostu...

Halkın dostu…

Dostluklar nasıl oluşuyor, diğer değerlerimiz gibi onu da unuttuk. Yaşam mücadelesi, hızlı kent hayatı dostluk duygusunu, aklımızdan aldı. Yüreğimizden çaldı.

Oysa ki; dostluk, iki yürek arasında akan bir nehir gibidir.

gittiği yeri de temizler, geldiği yeri de…

Nasrettin Hoca bir Cuma günü, camide cemaate namaz kıldırmak üzere ezan okunsun diye bekliyormuş. Bir adam gelmiş. "Hocam" demiş! "Eşeğimi yitirdim..." Hoca da adama;

"Şu namazı kıldıralım, senin eşeğin çaresine bakarız" demiş. Hoca namazı kıldırmış, vaazını vermiş ve cemaate dönmüş: "İçinizde hiçbir dostuyla bir bardak çay içip saatlerce konuşmamış, dostuyla sekiz saatlik yürüyüşe çıkıp hiç konuşmadığı halde sıkılmadan yürüyüşünü tamamlamamış ve komşunun kızına kem gözle baktı diye dost bildiği arkadaşını arkadaşlıktan silmiş biri var mı?" diye sormuş.

Arka sıralarda saf tutmus, sümsük tipli biri parmağını kaldırıp, "Ben varım Hocam." demiş.

Hoca eşeğini yitiren adama dönmüş,

"Al bu adamı git, bundan büyük eşek olur mu? Yitirdiğin eşeğin yerine kullanırsın" demiş.

Olumsuz düşünür Sokrates'e öğrencileri sormuş: Dostluk nedir? Sokrates de onlara şu yanıtı vermiş; "Çocukluğumdan beri arzuladığım bir şey vardır. Kimi insan atları olsun ister... Kimi insan köpekleri. Kimisi altını, kimisi de şanı, şerefi, Bense bir dostum olsun isterim..."

İnsan biriktiren yaratık...

Şan, şöhret biriktiriyor... Süper zenginse boğazda, Bodrum’da villa biriktiriyor, tablo biriktiriyor. Repoda para, kasalarda naftalin kokulu döviz, antika biriktiriyor. Gençse plak, kaset, cd biriktiriyor. Yorgun bir ihtiyarsa, namaz niyaz biriktiriyor. Bazıları da Kuledibi'nde Çukurcuma'ya, Üsküdar'da Eskiciler Çarşısı'na, Unkapanı'nda Horhor'a gidip, antika lambalar, cam şişeler, eski koltuklar, tesbihler, tombaklar biriktiriyor. Alimse kitap biriktiriyor. Cahilse kin biriktiriyor. ALLAH, bizi alim geçinen cahillerden korusun! Dost biriktirmeyi içimizde kaç kişi deniyor?

Evet, kabul ediyorum, insan birçok kişiyle beraber mükemmel dost olamaz, tıpkı aynı zamanda birçok kişiye aşık olamayacağı gibi... Fakat cinnete düştük. Dost biriktirmeyi unuttuk. İyi halt ettik.

Sevgili Dostlarım;

    Nazik olmak için, bir gülümseme beklemeyin. Bir arkadaşın değerini anlamak için, yalnız kalmayı beklemeyin.Çalışmaya başlamak için, en iyi işi beklemeyin.Öğütleri hatırlamak için, düşmeyi beklemeyin.Dua’ya inanmak için, acıları beklemeyin.Yardım edebilmek için, zamanınız olmasını beklemeyin.Özür dilemek için, diğerinin acı çekmesini beklemeyin.Ne de barışmak için, ayrılığı beklemeyin, Sevmek için sevilmeyi beklemeyin.Sevdiğinizi söylemek içinse, asla beklemeyin.

Dost bazen minik bir kuş bazen var olmayan sevgili,

kimi zaman saksıda bir çiçektir,

ama asıl dost seni senden çok sevendir

Her dostluğun gökyüzünde bir meleği varmış,

yeryüzünde biten her dostluk için gökyüzünde bir melek ağlarmış,

sana ant olsun ki bizim meleğimiz asla ağlamayacak...


Dost ve Esen Kalınız…

Saygılarımla,

 
Toplam blog
: 17
: 8314
Kayıt tarihi
: 07.08.06
 
 

Ben, Hayat branşı hariç tüm sigorta branşlarında Sigorta Hukuku Uzmanı, Hasar Uzmanı ve Sigorta Müşa..