Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Nisan '07

 
Kategori
Dostluk
 

Dostluk ve arkadaşlık

Dostluk ve arkadaşlık
 

Bir dostum güzel bir söz eklemiş e-mailime; Dostluk, toprak bir maşrapa gibidir, önemsiz bir nedenden birdenbire kırılır ve bir daha kullanılmaz. ÇİÇERO" Bu nedenle blogumdaki ilk yazımı dostluk ve arkadaşlık üzerine yazıyorum.

Her insanın sevincini, kederini ve sırlarını paylaşa bileceği, içini dökeceği, içtenlikle bağlanacak dostlara ihtiyacı vardır. Ancak bu dostlar hiçbir amaç ve çıkar düşüncesi olmadan, sırf Allah rızası için kurulmalıdır. Bu düşünceyle kurulan dostluklar daha uzun ömürlüdür, Âhiret’te de devam eder. Âyet-i Kerime’de;

“Dostlar o gün birbirlerine düşmandır; takvâ sahipleri müstesna” buyruluyor. (Zuhruf:67)

Salih arkadaş edinmek, arkadaşlık haklarına azami şekilde uyarak bu dostluğu devam ettirmek dünya ve Âhiret saadeti bakımından son derece değerlidir. Hadis-i Şeriflerde şöyle buyuruyor Efendimiz (s.a.v);

“Sâlihlerden bir çok dostlar edininiz. Zira sülehâdan her fert kıyamet gününde şefaat etmek için izinlidir. (Camiu’s-sağir)

“Günahkâr ve isyankâr arkadaşlardan sakın. Zira senin de onlardan olduğun anlaşılır.” (Camiu’s-sağir)

“Kişi arkadaşının dini üzerinedir. Öyleyse her biriniz, kiminle arkadaşlık kuracağına dikkat etsin.” (Ebu Dâvud:4833)

Dikkat edilirse arkadaşlık kurulacak kimselerin durumlarını iyice irdelemek ve incelemek gerekiyor. Hadis-i Şerif’de:

“İki dost birbirini yıkayan iki el gibidir.” Buyruluyor.

Arkadaşının ihtiyaçlarını kendi ihtiyaçlarından üstün tutmalı. İstetmeden ve karşılık beklemeden, mal ve bedenle her türlü yardıma koşmalı, ilk seçme ve tercih hakkını arkadaşına bırakmalıdır.

Sevinçte ve tasada, kâr ve zararda daima dostunun yanında bulunmalı, hoşgörülü olmalı, daima hüsnüzan beslemeli, sırları saklamalı, hataları bağışlamalı, kusurları örtmeli, her hususta dostunun hukukunu gözetmelidir. Hayatında da vefatında da arkadaşını hayır dua ile anmalı, çocuklarını ve yakınlarını arayıp sormalı, vefakâr olmalıdır.

Arkadaş akarsu gibi, söğüt dalı gibi olmalıdır. Söğüt dalı gayet mütevazidir, tevazu eteklerinin yerlere kadar indirir. Akarsu da çok mütevazidir, taştan taşa çarpar yine de yoluna devam eder. Gerçek arkadaş bir akarsu gibidir; yolda bir çok gücenecek, incinecek haller görür, onlara hiç bakmaz, yoluna devam eder.

İşte yukarıda belirtilen arkadaşlık ve dostlukların bir an için herkes için varolduğunu düşünelim dostlar; acaba bu gün karşılaştığımız birçoğumuzun iğrenerek baktığı ve okuduğu cinayet haberleri, ölümler, adam kaçırmalar, kavgalar, gürültüler olur muydu? Daha geçtiğimiz gün Malatya’da olan olar olur muydu? Bir an düşünelim ve cevap verelim kendimize…

 
Toplam blog
: 22
: 3684
Kayıt tarihi
: 23.04.07
 
 

Emekli öğretmenim. Kütahya ili Tavşanlı ilçesinde yaşıyorum. Hayatı ve insanları seviyorum. İnsanlar..