Dostum parkinson

Haziran 16, 2006, 09:10:47 pm

DOSTUM PARKİNSON

Parkinson la 1997 yılında resmi olarak tanıştık. Birbirimizi tanıdıkça tanışıklığımızın aslında 1995 yılına indiğini anladık. Parkinson tıp biliminin çaresiz kaldığı hastalıklardan. Zaman içinde birbirimizden çok şey öğrendik (ben öğrendim). Şu soruyu sizden duyar gibiyim. -Nasıl oluyor da Parkinson gibi bir hastalık dostun olabiliyor? - Bu sorunun yanıtını şöyle vereyim. Yanımda olması gereken dostluklarla Parkinson gibi dostluklar ters orantılıdır. Yani yanımda olması gerekenler yanımda olsaydı Parkinsonla değil dost olmak yanıma dahi yaklaşamazdı. Olması gerekenler olmazsa onun yerini olmaması gerekenler alır. Dostum Parkinsonla süreç içinde madde içinde yer alan iki zıt unsur gibi olduk(diyalektiğin zıtların birliği ilkesi). Dostum Parkinson dan öğrendiğim bir olayı sizlere anlatacağım sayın softa ve molla beyler. Beni iyi dinleyin ama sakın bana kızmayın Parkinsona kızın isterseniz onu size göndereyim bir güzel şeriat mahkemesinde yargılarsınız. Tabi onu yargılayacak güç kalırsa sizde. Tamam hemen sızlanmayın. Göndermiyorum. Zaten dostumda sipariş üzerine bir yere gitmez. Geçen gün Orhan Velinin şiirlerini karıştırırken, ‘sol elim zavallı elim’ dizelerinin geçtigi şiirini okudum. Siz softa ve molla beyler 'sol el helada şey(kıç)yıkamaktan başka bir işe yaramaz dersiniz bu deyiminiz meşhurdur. Anımsadınız değil mi!!! bu ve buma benzer sözleriniz sizin bilimden de ne denli uzak olduğunuzu ortaya koymakta şimdi beni iyi dinleyin... İnsan vücudunu komple ele alıp bir toplumsal yapı olarak algılayalım. Beynimizin de sağ ve sol yarım küreleri vardır. Onları da toplumun siyasi yönetimleri olarak kabul edelim. Anlaştık mı?. Güzel... Şimdi size soruyorum. Bu toplumun en iyi hangi tarafı çalışır. Bıyık altından gülmeyin, tabi ki sağ tarafı iyi çalışır. Durun hemen havalara girmeyin. Beynimizin sağ ve sol yarım kürelerinden bahsettik ve bu yarım küreleri de toplumun siyasi yönetimleri olarak kabul edelim demiştik. İtiraz var mı yok. beyler iyi çalışan sağ tarafı beynimizin sol tarafı çalıştırır. hani sizin çok beğendiğiniz çok iyi çalışan tarafı beynimizin sol tarafının iyi yönetimi sayesinde olmuştur. O sağın değil o tarafı iyi yöneten solun başarısıdır. Golllllllll Bir sayın softa ve molla beyler. Gelelim sol tarafa sol taraf hani helada şey yıkamaktan başka bir işe yaramayan taraf. Anımsadınız değil mi? Evet güzel bu tarafı da beynimizin sağ tarafı çalıştırır. Tıpkı dünyayı binlerce yıldır yöneten sağ yönetimler gibi...... Hani Sıpartaküs’ leri, galieolari, şeyh Bedrettinleri, Katar Şovalyelerini Pir Sultanları kesen. Bizlere büyük adam diye tanıtılan aslında tahta geçmek için sülalesini kesen cani padişahların yönettiği dünya. Avrupa da engizisyon mahkemelerinin aydınlanma çağında bir sürü aydını katlettiği yönetimlerin ve bizlere yansıyan bu günkü halinde ne var............. Savaşlar açlıklar katliamlar. İçinde yaşadıkları dünyayı yok edecek kadar gözü çıkar ve nalıncı keseri gibi hep bana diyenlerin yönettiği dünyadan memnun musunuz işte sağın verdiği bu. Siz zavallılarında inandığı bu. Şimdi ben soruyorum softa ve molla beyler. Pardon efendiler. Helada şey yıkaması gerekenler sol mu sağ mı. Ama yine şansınız var. Biz size şey yıkatmayacağız. Beyler biz taharet musluğu ve tuvalet kağıdı kullanıyoruz. Bana kızmayın durun bana da bilim öğretti....... Nezir…