Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Ocak '19

 
Kategori
İnançlar
 

Duanın Önemi

Allah Kuran’da(Furkan suresi 77. Ayet) buyuruyor, De ki: “Duanız olmasa, Rabbim size ne diye değer versin! Allah buyurdu, Mümin suresi 60. Ayet, “Bana dua edin, duânıza cevap vereyim.” Bakara suresi 186’da, “Benden isteyenin, dua ettiğinde duasına karşılık veririm.”

Bu ayetlerden de anlaşılıyor ki Allah, dua eden hiçbir kulunu geri çevirmez. İster müslüman ister islamı kabul etmeyen biri olsun, muhakkak ona icabet eder. Zira, dua ederken kişi Allah’ı kabul etmiş olmaktadır, O’na yönelmiş olmaktadır.

Dua etmek kulluk gereğidir, illa kabul edilecek demek değildir, ancak Allah muhakkak duaya karşılık veririm diyor. Bunu gören insan ise Allah’ın var olduğuna daha yakin iman etmiş olur. Böyle böyle imanı artar.

Muhammed(sav) buyurdu, Acele etmediği müddetçe her birinizin duasına icabet olunur. Ancak şöyle diyerek acele eden var: "Ben Rabbime dua ettim duamı kabul etmedi.”

Hz. Enes(ra), Muhammed(sav)den şu hadisi rivayet etmektedir: “Sizden her biriniz ihtiyaçlarınızın tümünü rabbinden istesin, hatta kopan ayakkabısının bağına ve (evinin)tuzuna varıncaya kadar istesin .”

Mevlana der ki, “Çaresizlik Allah’tan gelen en güzel işarettir. Duanın vaktinin geldiğini gösterir.”

Dua edilirken, kabul edileceğine inanarak etmek gerekir, zira gücü herşeye yeten Allah’tan istenmektedir. Yine duanın edebi vardır, acele etmeden güzel sözler seçilmelidir. Olmayacak şeylerin istenmesi uygun değildir. Ayrıca, Allah’tan ne istediğimizi söylememiz yeter, yine haram şeyler dua ile istenmemelidir. Sadece dünyalık istemek de uygun değildir, zira ayette dünyada isteyene dünyada verileceği ancak ahirette verilmeyeceği bildirilmektedir,  dolayısıyla hem ahirette hem dünyada iyilik ve güzellikler verilmesini istemek Muhammed(sav)in de öğrettiği şekilde en uygunudur.

Nitekim, namazlarda okunan ayetler dahi duadır. Felak, nas duaları nazar ve büyüye karşı okunması gereken dualardandır. Kuran’da Allah, bizlere duaları da öğretmektedir. Yunus Emre der ki namaz duadır. Muhakkak, en güzel dualar da Allah’ın öğrettiği bu ayetlerdir.

Bilmelidir ki, dua edebilen insana bu nasip olduğu için de şükretmelidir. Allah, kullarını imtihan eder.

Dua bir sözlü bir de fiilidir. Çalışan bir insan, fiili dua etmiştir, Allah emekleri zayi etmez. Her dinden insan bu duayı etmektedir. Allah bazı kurallar belirlemiştir, İsra 13’de “Biz her insanın kaderini kendi çabasına bağlı kıldık” buyurulmaktadır. Dolayısıyla bunların dua ile değişmesi beklenmemelidir. Bu dünya imtihan dünyasıdır, herkes bir şekilde imtihan olacaktır.

İnsan dua ederken dikkat etmelidir, yanlış şeyler isterse kendi başına bela eder. Mesela bir sahabi hasta düşmüştü. Peygamber(sav) âdeti gereği onu ziyarete gitmişti. Muhammed(sav), hastanın durumuna hayret etti ve ona; Allah’a dua ettiği zaman nasıl dua ettiğini ve O’ndan ne istediğini sordu. Hasta da:

- Allahım, âhirette beni ne ile cezalandıracaksan onu bana dünyada iken hemen ver.» diye dua ediyordum” dedi. Bunun üzerine Resûlüllah (s.a.v.):

- “Sübhanallah, senin buna gücün yetmez. “Allah’ım sen bize dünyada da iyilik-güzellik ver, âhirette de iyilik-güzellik ver ve bizi, ateş/cehennem azabından koru.” diye dua etseydin ya” buyurdu. Enes sözüne devamla “sonra Resulullah bu adam için dua etti, Allah da ona şifa nasip etti” demiştir.

Dua kulun kulluğunu kabul etmesi, Allah’ın yüceliğini kabul etmesidir. Dua, Allah’ı tanımaktır. Allah’ım beni affet demek de duadır. Peygamberimiz(sav) günlük hayatında çokça dua ederdi, her işinde ayrı duaları bulunmaktadır, yatarken uyanınca hep dua ederdi, zira kullukta O’ndan ilerisi bulunamaz.

 
Toplam blog
: 36
: 251
Kayıt tarihi
: 08.04.13
 
 

Anadolu kültüründeniz efendim! Merhametli ama kötülüğe karşı keskin kılıncız. İnsanı nedir insan ..