Dünya Basınında Atatürk (1)

Nuri M. Çolakoğlu tarafından on beş yılda hazırlanan, Doğan Kitapçılık A.Ş. tarafından yayınlanan bu devasa esere Prof. Dr. Haluk Ülman ile gazeteci/yazarlar Can Dündar ve Bülent Çaplı sunum yazıları yazarak katkıda bulunmuşlar.

Yeniden yapılanan genç Türkiye’nin kurucusu Atatürk ve onun vefatı hakkında dünya basınında çıkmış
olan Kasım 1938 tarihli yazıları içeren bu kitapta tüm yazılar orijinal gazete kupürlerinden birebir çeviriler şeklinde yer alıyor.

Kitabı okudukça Atatürk hakkında yazılanlar karşısında şaşkınlık, beğeni ve öfke gibi duygulara kapılıyorsunuz. Ancak kaynak ve kupür göstererek yazılan satırlar karşısında okumaktan başka seçeneğiniz kalmıyor.

Yazılanlar arasında öne çıkan noktalar:

Diktatör

Hemen hemen tüm yazılarda Atatürk hakkında “diktatör” unvanı kullanılıyor.

Doğum tarihi konusunda çelişkiler

 Atatürk’ün doğum tarihi hakkında bir mutabakat olmadığı 1880-1884 arası yılların doğum tarihi olarak yer aldığını görüyoruz.

Atatürk’ün yedi ismi

Atatürk’ün yaşamı boyunca:  Mustafa, Kemal, Mustafa Kemal Paşa, Gazi Mustafa Kemal Paşa. Gazi Mustafa Kemal, Atatürk ve Kamal şeklinde yedi adet isim kullandığı aktarılan bilgiler arasında bulunuyor. (Kamal: sağlam yapı, kale)

Vefat sonrasında Ankara’nın yeni ismi

TBMM aldığı bir kararla başkent Ankara’nın ismini, modern Türkiye’nin kurucusunun ismi Atatürk olarak değiştirdi. Karar ittifakla kabul edildi. (Le Figaro FRANSA, 12 Kasım 1938)

İlk defa duymuş olduğum bu bilgi karşısında şaşırmamak elde değil. Mecliste böyle bir karar alınmış ise daha sonra bu karardan neden geri dönüldüğü bir başka araştırma konusu olabilir.

Atatürk’ün günlük yaşamı

Özel hayatında tüm kurallara meydan okuyan Atatürk sürekli içer, eğlenir, dans eder, bütün gece poker oynar ve günde 150’ye varan sayıda sigara içerdi. (Boston Post ABD, 11 Kasım 1938)

Boston Post gazetesi haber kaynağı Atatürk’ün bir günde içtiği sigarayı paket olarak değil de adet olarak yazabilecek derecede titiz(!) bir çalışma yapmış.

Duayı yasaklamak

Kendisinin dinle pek alakası yoktu ve üst sınıf Türkler arasında bu tavrının yaygınlaşmasını sağladı. Geçtiğimiz yıl (1937) geçirdiği rahatsızlık sırasında iyileşmesi için dua edilmesini yasakladı. (The Washington Post ABD, 13 Kasım 1938)

Gene ABD kaynaklı ve gene oldukça ilginç ve bir iddia. Bir tanık veya kanıta gönderme yapmaya gerek duyulmamış. Atatürk’ün din konusunda yaptırmış olduğu çalışmaları burada tekrarlamaya gerek duymuyorum.

Atatürk’ün Haremi

Atatürk’ün “kızları evlat edinme” sistemine çoğu kimse istihza ile bakıyordu. Çok eşliliği tamamen kaldırmasına rağmen bu şekilde haremsiz kalmadığı iddia ediliyordu. (TIME ABD, 21 Kasım 1938)

Böylesine küstah bir iftirayı mütareke basını bile beceremezdi.

İleride ne olacaksın sorusuna ne cevap verdi?

“Ben olacağım” diye cevap vermişti askeri lise öğrencisi Mustafa, ileride ne olacağı sorusuna. O gerçekten bir şey oldu: Halkının adı asla unutulmayacak ve nesilden nesile aktarılacak olan kurtarıcısı. (12 UHR BLATT ALMANYA, 11 Kasım 1938)

Avrupa’nın ilk diktatörü

Gazi Kemal ilk Avrupalı diktatördü. Mussolini ve Hitler’in takip edecekleri ve nicelerinin girmeye yeltenecekleri yolu çizen oydu. (LE MONDE ILLUSTREE FRANSA, 19 Kasım 1938)

Anlaşılan o ki Fransız gazetesi bırakın dünya tarihini kendi tarihini bile okuyup yorumlamayı becerememiş.

Diktatördü ama…

Kemal pek az insana nasip olan bir ihtişam yaşadı. Kim bilir belki de bundan biraz başı döndü! Kimi istismarların, kimi haksızlıkların, kimi gaddarlıkların tek başına tatbikçisi olmasa da bunların sorumluluğunu taşır. . (LE MONDE ILLUSTREE FRANSA, 19 Kasım 1938)

Nasıl bir diktatör ise yaptıklarına tek başına karar vermemiş. Çoğulculuk anlayışına sahip bir diktatör… 

...

Sürecek...